Hoca'nın bedduası

Okurlardan tepki var. Diyorlar ki, son üç yazında (Bir seçim hikayesi, Temel nerede?, Sarı öküzü vermeyin!) etliye, sütlüye dokunmadan, hikayelerin yorumlarını bizlere bırakarak yazılar yazıyorsun. Öncelikle referandum sonuçlarını değerlendirmeni bekliyoruz. Böyle tepkiler var… Teşvik de var… Hikayeler okurun bir kısmının çok hoşuna gitmiş… "Böyle devam et" diyorlar. Okur her zaman haklıdır. Bir süre daha hikâyeleri, referandum öncesi ve sonrası söylenenleri hatırlatmaya çalışacağım…
REFERANDUMDA CEMAATLARIN ETKİSİ
Referandum sonrası genelde ve yerelde sonuçlara cemaatlerin etkisi tartışılıyor. Pensilvanya’da yaşayan Fethullah Gülen "Mezardaki ölüler bile kalkıp evet oyu kullanmalılar" demişti. Diğer bir cemaat ise serbest bırakılmış, dilediğince oy kullanmaları için. Ama alt birimleri de "Evet" oyu kullanılması talimatı vermiş!… Durum bu ahvalde…
Mevcut siyaset, ticaret ve tarikat ilişkisinin kanıtı için genelde ve yerelde iki somut örnek verip, peşinden de Mehmet Şevket Eygi hocanın dinin siyasete alet edilmesine gösterdiği tepkiye köşemde yer vermek istiyorum.
Referandum sonrası teşekkür konuşmasında isim vermeden Fethullah Gülen'e teşekkür eden Başbakan Erdoğan şöyle seslendi: "Dünyanın dört bir yanından, okyanus ötesinden bu sürece destek veren tüm kardeşlerimi kutluyorum."
ALANYA’DA SONUCU CEMAAT OYLARI MI BELİRLEDİ?
Hafta başında Yeni Alanya'nın Politika Editörü Alper Kutay şunları yazdı: "Alanya’da halk oylamasının ardından deniliyor ki: ‘12 Eylül 1980  darbesinde kurs hocaları birer ikişer gözaltına alınan Süleymancı Cemaati, tercihini Evet’ten yana kullandı. Kanaat Önderi Arif Ahmet Denizolgun’un, 80 darbesinde kendilerine yapılan haksız uygulamalardan ötürü cemaati serbest bıraktığı, Alanya’daki cemaatın da tercihlerini sandığa ‘Evet’ olarak yansıttıkları da gelen haberler arasında. Geçen yerel ve genel seçimlerde olduğu gibi  gücünü sandıkta hissettiren cemaatin köy ve beldelerde bu denli yüksek ‘Evet’ oyu çıkmasına sebep olduğu da belirtiliyor."
"SİZE BEDDUA EDİYORUM"
Gerçek bir din adamı olan Mehmet Şevki Eygi Hoca, eylül ayı başında Milli Gazete’deki köşesinde, dini siyasete ve ticarete alet eden dincilere beddua yağdırdı.
Eygi'nin çok konuşulan yazısından bazı bölümler şöyle:
"Allah cezanızı versin! İslamcılığın cılkını çıkardınız! Ben, çoğunuzun eski mücahitlik günlerini bilirim. Ne nutuklar atıp, mangalda kül bırakmıyordunuz. Sonra mücahitlik postunu çıkardınız, müteahhit oldunuz. Müslüman’san, hangi meşrep ve mezhepten olursan ol, mutlaka doğru ve dürüst olmak zorundasın. Siz yıllar var ki, doğruluk şişesini taşa vurup paramparça ettiniz. Allah bin kere belanızı versin! Bre uğursuzlar!... İslam'da devlet ve belediye bütçelerini hortumlamak var mıdır?
Rüşvet almak, ihalelere fesat karıştırmak var mıdır? Haram yollarla süper zengin olmak var mıdır? Size beddua ediyorum. Allah belanızı versin! İki yakanız bir araya gelmesin!
Haram servetlerinizi huzur içinde yiyemeyin e mi? Müslümanların yüzünü kara çıkarttınız. Başınız beladan kurtulmasın!..."
Müslümanlık adına Mehmet Şevki Eygi Hoca’nın referandum öncesinde yaptığı bu uyarıdan alınacak çok ders olmalıdır. Hocanın bu yazısından çıkarılabilecek siyasi yorumu ise "Dini siyasete alet edenlere" bırakıyorum...

Yayın Tarihi
17.09.2010
Bu makale 1759 kişi tarafından okunmuştur.
Bu Haber İçin Yorum Yapın
NOT: E-Mail adresiniz web sitemiz üzerinde yayınlanmayacaktır.
CAPTCHA Image
Bu makaleye ilk yorumu yazan siz olun.

Yazara Ait Diğer Makaleler

Çerez Kullanımı

Kullandığımız çerezler hakkında bilgi almak ve haklarınızı öğrenmek için Çerez Politikamıza bakabilirsiniz.

Daha Fazla

Arama Yap!