Türkiye‘de 60. yılda sahnelenen, iki perdelik oyunun dünya prömiyeri Antalya’ya 1 Ekim de kısmet olmuş. Oyunu Hüseyin Erdoğan yazmış. Orhan Aklaya yönetmiş. Bu ay ki sondan bir önceki oyunu izlemek bana da nasip oldu. Zaman zaman çok istemenize karşın terslikler olur göremezsiniz.
Bunca yıllık tiyatro izleyici tecrübemden yüreklenerek, uzun yıllardır izlediğim en gizemli oyunların başta gelenlerinden olduğunu ilan edebilirim. Beş yaşımdan beri tiyatro izlerim. İlk gördüğüm oyunu bu gün gibi anımsarım. Bursa’da Halkevi’nde oynanan Cevat Fehmi Başkut’un Paydos adındaki oyunuydu. Beni, ”Çocuk küçük ağlar“ diyerek tiyatroya almak istememişlerdi. “Eğer beni almazsanız o zaman ağlarım“ dediğimde şaşırarak almak zorunda kalmışlardı. O gün bu gün aman ağlamasın diye midir bilmem beni tiyatrolara alırlar…
Gelelim bizim Kaş Gelinine; Yazarından, yönetmenine, oyuncularına, dekor tasarımcısına, giysileri tasarlayana, ışık düzenleyicisine, müzik seçicisine, emeği geçen bütün sorumluların ellerine sağlık. Özene bezene hazırlanmışlar. Ortaya bana göre harikulâde bir eser çıkarmışlar. Bu oyun bana kalırsa bütün ülkeye dolaşarak tiyatro severlerle buluştuğu gibi yurt dışında da sergilenmeli. Yabancı dildeki operaları nasıl alt yazıları okuyarak izliyoruz. Aynı yöntemle yabancılar da bizim oyunlarımızı izleyebilirler.
Değerli okurlarım, oyunun mistik havasına kapılıp giderken, bir bakıyorsunuz ki binlerce yıldan bu yana değişen hiçbir şey yok. İnsanlar hep aynı entrikaları çeviriyor. Özellikle iktidar koltuklarını kaptırmamak, tek hakim olabilmek için gözlerini kırpmadan herkesi her şeyi feda etmekten çekinmiyorlar.
Milattan önce, 1700-2500 lü yıllar arasında Anadolu da büyük uygarlık kurmuş olan, Türk kökenli oldukları varsayılan Hititlerin kralı, 3. Hultuşili, bir rahip olarak yetiştirilir. Bir Huri rahibinin kızı olan Pudunhepa ile evlendirilir. Bu arada Mısırlılarla, Suriye üzerinden geçen ticaret yollarının paylaşımı yüzünden savaşırlar Kadeş önlerinde gerçekleşen savaş, tarihte ilk kez Hititler tarafından kullanıldığı söylenen çift atlı savaş arabalarının sayesinde Mısır Kralı ikinci Ramses’in yenilgisi, Hititlerin zaferi sonucunda Kadeş antlaşmasıyla sonuçlanır.
Üçüncü Hattuşili’nin hastalanarak geri planda kalması kraliçe Pudunhepa‘nın kendisini tek yönetici gibi görerek, dini siyasete alet etmeye başlamasıyla imparatorluk çöküş dönemine girer. Ülke de karanlık güçler kol gezmekte, faili meçhul cinayetler günden güne artmakta, halk gölgesinden korkar hale geldiği için huzursuz ve mutsuz bir yaşam biçimi sürdürmektedir.
Tüm kanunsuz işlere kocasının yerine de parmağında taşıdığı kocaman mührü basmaktan çekinmeyen kraliçe Pudunhepa, (Hem kutsal, hem sıcak yatak) felsefesini baş kanunu olarak kabul ettiğinden, Mısır Kralı ikinci Ramses’le barışı,dostluğu sürdürmek için kızıyla evlendirmeyi planlar. Kızını yalnız göndermeyecektir. İkinci bir gelin olarak da tapınak rahibelerinden bir genç kızı seçer seçmesine de, kızın sevgilisi vardır .Mısıra gelin gitmek istemez. Kraliçeye karşı gelmek de olanaksızdır. Oyun gizemli bir müzik eşliğinde sürer gider.
Sonunu söylemeyeceğim. Görmek isteyenler olabilir. Sihir bozulmasın .
Aslında bir kapısından girip,diğer kapısından çıktığımız şu yaşamalara doyamadığımız dünya da kocaman bir tiyatro sahnesi değil midir?!
Doğumumuzla birlikte perdesinin açıldığı, tiratlarımızı söylediğimiz, ağladığımız, güldüğümüz, sövdüğümüz, dövdüğümüz, dövüldüğümüz işaret geldiğinde de selamımızı vererek perde arkasındaki loş kulise doğru yürüdüğümüz.
Benden önermesi. Gidenlere iyi seyirler efendim.
Antalya’da gökyüzünden denize pedal çevirdiler
Fırtına kazaya sebep oldu, sürücüye ilk müdahaleyi kadın fizyoterapist yaptı
Alanya’da 2 aranan şahıs yakalandı
Motosiklet sürücüsü ölümden döndü
Dünya Yürüyüş Şampiyonası başladı
Hasan Arat: "Türkiye Kupası’nda hedefimize mutlaka ulaşacağız"
Dünya Yürüyüş Şampiyonası sona erdi
Eğitim Bir Sen Gazze için meydanlarda
Arıcılar yeni sezona hazırlanıyor
Dünya Atletizm Yürüyüş Takımlar Şampiyonası’nda ALKÜ damgası
Kirletilen ve Kirlenen Siyaset 08.04.2024 DR. ALİ YILMAZ