Binali Bey klasiği!

Kim ne derse desin bu bir “Binali Bey klasiği”dir.
Hatırlayın, TAV’ın meşhur “TAV’lama uçuşu” için geçen yıl Hasan Sipahioğlu, Cemburak Özgenç ve ben İstanbul’a gitmiştik.
İstanbul’a iner inmez, “Sivil Havacılık bu uçuşa izin vermiyor, geri dönün marş marş!” demişlerdi bize…
Biz de arkamıza bakarak kös kös geri dönüp gelmiştik.
O zaman izin verilmeyen uçak modeli, bu yaz boyunca haftada iki kez Gazipaşa’ya inip kalkan Transavia’nın 149 kişilik 737-700 uçağıydı.
Sonra n’oldu da bu uçağa izin verildi?
Havaalanı aynı…
Pist aynı…
Şartlar aynı…
Birileri bizimle oyun oynuyor.
Papatya falı açıyor; “İner, inmez, iner, inmez…”
Böyle keyfi bir anlayış Osmanlı’da bile yoktu.
Bu sabah keyfim yerinde, “İzin verdim, gitti” diyecek birisi…
Bekleyeceğiz; başka çare yok!
Alanya’nın artık birşeyler yapması lazım.
Bize dediler ki, “Aman fazla üstüne gitmeyin Binali Bey'in… Sessiz sedasız her şey hallolacak…”
Farkındaysanız havaalanını ve kahramanımız (!) Binali Bey'i yazmaz çizmez olduk neredeyse…
Yeter ki işimiz çözülsün.
Yeter ki buraya charter uçuşları sıklaşsın.
Yeter ki haftada bir iki uçuşla sadaka gibi verilen izinler “imtiyaz” gibi sunulmasın.
Tamam.
Biz yazmadık.
Biz üstüne gitmedik olayın.
Ancak, “Binali Bey klasiği” işlemeye, hatta “best seller” olmaya devam ediyor.
Dünkü uçuşla ilgili komediye bakar mısınız Allahaşkına?
Corendon’a Sivil Havacılık diyor ki, “Uçabilirsiniz, sorun yok. Yazılı izni de uçak kalkıncaya kadar veririz.”
Siz Corendon olsanız n’aparsınz?
Devletin kurumuna inanır, uçuşu planlarsınız değil mi?
Nitekim, elimizdeki dönüş biletinde "Amsterdam– Alanya" uçuşu yazıyordu.
Schipol Havalimanı monitörlerinde de "Alanya" yazıyordu.
Yazılı izin gelmek bilmeyince telefon trafiği başladı.
Bir yandan Corendon, bir yandan Alanya uğraşıyordu.
Alanya Belediye Başkanı Hasan Sipahioğlu ile AKP İlçe Başkanı Hüseyin Güney de devreye girdi.
Ama nafile…
Efendim, Sivil Havacılık Genel Müdürü yurtdışında tatildeymiş, zat-ı muhterem dönünce, konuyu tekrar inceleyip imzalayacakmış!
Ya burası Muz Cumhuriyeti mi?
Genel Müdür yoksa vekili de mi yok?
Bu kurumda işler genel müdür izinde olunca yürümez mi?
Devlette devamlılık esas değil midir?
Hani mesele “ipe un sermek” olunca her şeyin bahanesi bulunur.
Allah da biliyor ki, talimat yukarıdan geliyor.
Birisi suflörlük yapıyor.
Kimin ne yaptığını herkes az çok tahmin ediyor.
Ancak, unutulmasın ki, mahkeme kadıya mülk değil.
O makamlar gelir geçer, arkada kalan sedanız “hoş” olmaz!
Sıkıntı büyük tabi…
Buraya charter uçakları inmezdi hani?
Başbakan’ı TÜROFED toplantısında, kürsüden bas bas bağırttıran kimdi?
Hatta, Turizm Bakanı’na fırça attırtmadı mı?
“Boşuna popülizm yapmayın, buraya daha büyük uçak inmez, dağ var, tepe var. Görüp göreceğiniz Borajet’in pervanelisi…” dedirtmedi mi?
Sonra n’oldu?
Yaz boyunca 149 kişilik 737-700’ler inmedi mi?
İnince n’oldu?
Kimyası bozuldu tabi…
Şimdi bir de 737-800’ler inmeye başlarsa, ne diyecek sonra ağababasına?
İşte, dünkü yaşadığımız ikinci hayal kırıklığının sebebi bu…
Ama ben umutluyum.
İnanıyorum ki, Alanya bütün bu olanları iyi özümseyerek ve gerekli yerlere iyi anlatarak aşacak bu olumsuzlukları…
Alanya’nın silkinerek kendine gelme zamanı geldi de geçiyor artık…
ALTSO Başkanı Kerim Aydoğan aradı dün; “Nasıl bir hareket planı yapacaksak yapalım artık” diyerek.
Gün siyaset zamanı değil…
Gün, “Alanya’nın olmak ya da olmamak” zamanı! 
Yayın Tarihi
20.10.2011
Bu makale 9758 kişi tarafından okunmuştur.
Bu Haber İçin Yorum Yapın
NOT: E-Mail adresiniz web sitemiz üzerinde yayınlanmayacaktır.
CAPTCHA Image
Bu makaleye ilk yorumu yazan siz olun.

Yazara Ait Diğer Makaleler

Çerez Kullanımı

Kullandığımız çerezler hakkında bilgi almak ve haklarınızı öğrenmek için Çerez Politikamıza bakabilirsiniz.

Daha Fazla

Arama Yap!