Parti içi demokrasi masalları

“Bu kayıtların sahte imza olduğu, sokakta birileri tarafından yapıldığı ortaya çıktı”

Bu sözlerin sahibi CHP İl Başkanı Özer Ülken.

Ülken, Antalya’da günlerdir çalkalanan yeni üye kayıtlarlıyla ilgili sessizliğini bir bozdu, pir bozdu..

Ülken, Gazipaşa ilçe örgütünü ziyaretinde bin 700 yeni üyenin kaydıyla ilgili zehir zemberek açıklamalar yaptı, “Hukuksuz” olduğunu söylediği bu duruma da artık seyirci kalmayacaklarını söyledi.

Uzun süredir bu konuya değinmedim, gelişmeleri izleyip, bir sonuç çıkarmaya çalıştım.

Ancak gelinen noktanın CHP açısından ve temiz siyaset açısından yakışıksız olduğunu görünce de sessiz kalmanın bir anlamının da olmadığına karar verdim.

Şöyle diyor Özer Ülken, “ Üye kayıt formlarını nereden aldılar, kimlerin yaptığı belli değil. Parti tüzüğünün 12'inci maddesinden kaydedilen bu kişilerin ne anlamda partiye kayıt edilmek istendiğini bu çabanın ne için olduğunu anlayamadık”

Aslında üye kayıtları konusunda karmaşa çıkması sürpriz değil..

Çünkü bir süredir’ parti içi demokrasi’ nutukları atan kimileri, CHP Genel Merkezi’nin, hatta CHP Genel Bakanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun talimatı, ya da görevlendirmesi ile üye kayıtları yaptıklarını söylüyorlar, parti tabanını da bu yönde etkilemeye çalışıyorlardı.

Gelişmeler ve CHP Genel Merkezi’nden ulaşan bilgiler, kendilerine böyle bir görev veya talimatın verilmediğini gösteriyordu.

İşin ilginç olan yanı ise parti içi demokrasiden söz edenlerin parti yönetiminde oldukları ya da partide etkili konumda bulundukları sırada parti içi demokrasi işletmemiş, “Küçük olsun benim olsun” mantığını güderek CHP’nin kapılarını dürüst siyaset yapmak isteyen, partiye olanakları ölçüsünde katkı koymak isteyenlere kapamış olmalarıydı..

Dahası bugün CHP Antalya örgütünde yeniden hortlatılmak istenen ‘gurupçuluk” anlayışını gütmüş, kendilerinden olmayanı dışlamayı siyasetin kurallarından birisi olarak yerleştirme çabasını sürdürmeleriydi..

Geçmişte sahte imzalarla üye yazmayı alışkanlık haline getirenler, hatta bunu bir gelenek olarak yerleştirmeye çalışanlar, bu hukuksuzluğa başvurarak küllerinden yeniden doğmaya, partide egemen olmaya, partiyi ele geçirmeye çalışıyorlar.

Parti tüzüğünün 12. maddesinden yararlanarak üye yazılanların bir bölümünün partinin binasının nerede olduğunu bilmedikleri gibi, nasıl bir amaç için CHP üyesi olduklarını, daha doğrusu yapıldıklarını da bilmiyorlar.

Üye listelerinin askıda kaldığı sürede sorumlu olarak davranan bazı partililer, listelerde adı bulunan sözde yeni üyeleri tanımadıklarını,mahalle ve sokaklarında oturmadıklarını söylüyorlar..

Çok sayıda yeni üyeye bu nedenle itiraz edildiği biliniyor.

İtirazların sonucu ne olacak bunu da yakından izleyeceğiz ve sizinle paylaşacağız.

Kaygı yaratan sosyal demokrat anlayışı benimseyen CHP’de birilerinin partiyi ele geçirme, kontrol etme, delege ağırlığını kazanma ve yönetimde söz sahibi olma adına sahteciliğe başvurması.

Olayın bir kaygı verici bir yanı ise parti örgütlerinin Antalya’yı yakından izlemeleri, pek çok konuda Antalya örgütünü örnek seçmiş olmaları.

CHP Antalya örgütü, Anadolu’nun gözdesi..

Şimdi bin 700 sahte imza ile, hem de sokakta partiye üye yazıldığını bu insanlara nasıl anlatırsınız

Antalya örgütüne sempati duyan Anadolu’daki CHP’lilerin uğradıkları hayal kırıklığına ne demeli..

CHP’nin en büyük sorunu sevgisizlik..

Herkes birbirinin kuyusu kazıyor, dedikodu olanca hızıyla sürüyor, kimsenin öne çıkmasını, başarılı olması istenmiyor, başaran, sivrilen bir şekilde hedef adam haline getiriliyor, olmadık yalan ve iftira atılıyor, özel hayatına bile müdahale ediliyor.

Bunu yapanlar bir de utanmadan sahte üye yazma yoluna giderek CHP’nin altına dinamit koymaya çalışıyor.

Bu tür hukuksuz yollara başvuranlar, partiyi babalarından kalan bir miras gibi görenler, tabanı kucaklamak, yönetimlere destek olmak, katkı vermek yerine kamplaşmanın, bölünmenin, ayrışmanın tohumlarını ektiklerinin ne yazık ki farkında değiller.

Yıllarca partinin kapılarını kapatan, kendilerinden olmayana yaşama hakkı tanımayanların şimdi ‘parti içi demokrasi masalları’ ile kongre sürecinde CHP’ye leke sürmeye çalışmaları da kabul edilir, affedilir gibi değil..

Antalya’nın da, Türkiye’nin de CHP’ye ihtiyacı var..

Çok zor bir süreci yaşarken, bu ayak oyunları hepimize zarar veriyor..