Kimin için?

Aman be, lanet olsun, yine şehit verdik! Siyasiler terörist başının ev hapsini gündeme getirip sonrasında ağırdan alırlarsa olacağı budur işte! Andızlı Mezarlığında yatan şehit Murat Oktay Can ise sadece bir örneği, kabri bile yapılmamış, taşlar yığılmış üstüne öbeklenmiş, hangi garibanın evladı, kıyamadığı? Aklım karışıyor; Kimin için ölüyorlar?

        Bu millete koca dünya bir oldu gene diz çöktüremedi, kaldı ki ne idiğü belirsiz üç beş sürüngen mi başaracak? Biz bu bayrak, bu vatan, kısacası namus ve istiklalimiz için başımızı ortaya koymuşuz, canımız kanımız feda olsun.

Kavimden millet olmaz, daha dün hâşâ taptıkları Saddam’ın boynuna ip takanlar heykellerinin üstünde dans eden yandaş farelerinin asla gücü yetmeyecektir. Üç beş dönme ya da kanından şüphesi olanlar kıt akıllarıyla memleketi bölmek istiyorlar(mış) hah güleyim bari! Kimsenin gücü yetmez, yetmeyecektir de… E-ee ne demişler: "itin aklı eksiği baklavadan pay umarmış

                Altmış Sekiz Kuşağıyız diye övünen liboşlar size de sözüm var bir çift:  İşçi, köylü, emekçi hakkı diye zulalarda kıçınızı yırtarsınız, iş eyleme dökülünce hangi deliğe gireceğinizi şaşırırsınız. Sözde haklarını savunduğunuz sınıfın çocuklarıyla çorba dahi içmez, onları beğenmezsiniz, hakir görürsünüz, hatta garibanlarla aynı ortamda bulunmaktan imtina ederseniz. Aslında karakterinize insanlık bulaşır bunu hesaplasanız keşke! Şimdi neredesiniz? Davası uğruna ipe gidenlerin yiğitliklerini dillendirip övünün sadece! Peki siz ne yaptınız, ne yapacaksınız, planlarınız ne, sizin felsefeniz ne? Ot düştüğü yeri yakar. “Başımız sağ olsun” dersek eğer, üç beş kopil Atamızın kurduğu mecliste istiklalini İlan cüretini gösterir işte. Bu bağlamda soyadımdan da çok rahatsızım billahi! Vatan sağ olsun ama satan da yok olsun artık!..

         Sorarım size: “ Hangi zenginin, hangi, ağanın, hangi siyasinin evladı karşı karşıya mevzileşti şimdiye dek?” Şükürle gününü geçiren “mesele vatansa, gerisi teferruattır “ diyenlerin Koçyiğitleri vuruldu hep. Bu coğrafyadaki paylaşımda yadsınamaz iki grup vardır:  Mutlu azınlıklarla çoğunluk çilekeşler. Hisselerine düşense; üstekilerin her günü bayram, alttakilerinse kan, endişe, gözyaşı ağıttır. Oysaki emperyalistlerin sahnelediği perdede satılmış yönetmenlerin kandırdıkları figüranlara bölüştürdükleri acımasız rollerdir bunlardır. Özerklik talebinden dem vuranların kışkırtmalarına kulakasan cahiller, durmaksızın kalleşlik yapıyorlar işte.  Şehit babası “vatan sağ olsun” derken ağzında yalnızca tek dişi kalmıştı, gördüm içim burkuldu, biriciğinin anası yaşmağının ucuyla gözyaşını silerken fotoğrafını öpüyordu. Devlet nerede? Hak hukuk nerede? Ayıp, ötesinde yazık, utanç verici!

           "Dağlıca’da şehit düşen ana kuzularına Allahtan rahmet, geride kalanlarına, ulusumuza baş sağlığı ve sabır diliyorum. En son cümleyi kurdum, hep aynıdır; Allah sabır versin, baş sağlığı. Yarın yeni bir gün, en doğrusu birazdan herkes işinin başına dönecek ve aşağılık köpekler, evlatlarımızı, kuzularımızı parçalamak için pusu kurup yine ürecekler ve biz elimiz böğrümüzde bağlı oturduğumuz yerden ahkâm keseceğiz her daim olduğu gibi

Yayın Tarihi
20.06.2012
Bu makale 9991 kişi tarafından okunmuştur.
Bu Haber İçin Yorum Yapın
NOT: E-Mail adresiniz web sitemiz üzerinde yayınlanmayacaktır.
CAPTCHA Image
Kayıtlı Yorumlar
Yazar,daha ne desin; gaflet ve dalaletten öte geçen ihanetler ve puştluklar çemberini daha güzel ve kalıcı içtenliğiyle daha nasıl söylesin.Yiğitçe tavrı ve söylemi için Afife'yi kutluyorum.Asıl beni ürkütüp küşümlere düşüren;böylesi yürek yangılarını,kaval niyetine dinleyen cürufun sessizliği.bir bakıma,olayları kaderi belleyip koyun gibi boyun eğmişliği!...

Abdullah Şanal 20.06.2012

Yazara Ait Diğer Makaleler

ÇOK OKUNAN

Çerez Kullanımı

Kullandığımız çerezler hakkında bilgi almak ve haklarınızı öğrenmek için Çerez Politikamıza bakabilirsiniz.

Daha Fazla

Arama Yap!