Üç Din, İbrahimi Dinler yok, Tanrı farkı da var-2-

Fazla değil, birazcık İslam dinini bilenler, olamayacağını görebiliyor…

Bu gerçeği görmek istemeyenler (eğer aynı tanrı iddiasında iseler), o zaman şunu cevaplamalılar: İncillerin aşağıda bildirdiği tanrısının özellikleri, Kur’an’ın bildirdiği Tanrı’nın sıfatlarında (haşa) var mı oluyor?..

Yu.5: 19 ..Baba ne yaparsa Oğul da aynı şeyi yapar.

Yu.5: 20 Çünkü Baba Oğul'u sever ve yaptıklarının hepsini O'na gösterir...

Yu.5: 22 Baba kimseyi yargılamaz, bütün yargılama işini Oğul'a vermiştir.

Varolamayacağı, yukarıdaki İncil haberlerinde (Baba tanrı, Oğul İsa) net bir şekilde görülebildiğine göre, “aynı tanrı oluyor” diyenler “İslam dinini tahrip ediyor/lar” olmuyor mu? Bizce olan aynen bu oluyor…

Çünkü İslam dini, “Tanrınız Rab kenti elinize teslim edince, orada yaşayan bütün erkekleri kılıçtan geçirin. Kadınları, çocukları, hayvanları ve kentteki her şeyi yağmalayabilirsiniz. Tanrınızın size verdiği düşman malını kullanabilirsiniz. Yakınınızdaki milletlere ait olmayan sizden çok uzaktaki kentlerin tümüne böyle davranacaksınız” (Tesniye, 20; 13-15) anlayışına, Baba ile Oğul kelimelerinin hiçbir zaman Allah (c.c.) için kullanılmasına izin vermez, vermiyor. Ünlü İslam alimi Birûni’nin; Yahudilerde bir şeye mâlik ve sahip olmak anlamıyla, tanrılık için; kainatın idaresine karışmaya kudretli nefisler için kullanıldığı gibi, bunlar adına yapılan putlar, hükümdarlar, büyükler için de istiâere ve mecaz yoluyla da kullanılıyor derken, Hıristiyanlıktaki ‘Baba’, ‘Oğul’ kelimelerinin de, tanrı kelimesi gibi kullanıldığını zikrediyor olması da (14), İslamın Tanrısı ile, diğerlerinin tanrı dediklerinin aynı olmadığını, bunun iddia edilemeyeceğini ortaya koyuyor. Ya da, RAB insanların yaptığı kenti ve kuleyi görmek için aşağı indi” haberindeki gibi (Tevrat/Tekvin/Yaratılış Kitabı 11)”, mekan içre olan bir tanrı anlayışı ile, İslamın mekandan münezzeh Tanrısının ilgisi olamaz, olmuyor. Aşağıdaki ayetler de zaten, anlamak isteyene gerçeği anlatıyor:

“O kendilerine kitab verilenlerden oldukları halde ne Allaha ne Âhıret gününe inanmıyan, Allahın ve Resulünün haram ettiğini haram tanımıyan, ve hak dinini din edinmiyen kimselere küçülmüş oldukları halde elden cizye verecekleri hale kadar harbedin” / Tevbe Sûresi (9) 29

“Yehudîler ‘Uzeyr Allahın oğlu’ dediler, Nesrânîler de !Mesîh Allâhın oğlu’ dediler, bu onların ağızlariyle söyledikleri sözleri ki önceden küfredenlerin sözlerine benzetiyorlar Allah kahredesiler nereden saptırılıyorlar?” /  Tevbe Sûresi  (9) 30

 “Ahbarlarını, ruhbanlarını Allahdan başka rablar edindiler, Meryemin oğlu Mesîhi de, halbuki hepsi ancak bir ilâha ıbadet ile emrolunmuşlardır ki başka ilâh yok ancak o, tenzih o sübhana onların koştukları şirkten münezzehtir.” / Tevbe Sûresi  (9) 31

Yahudiler ahbarlarını (alimlerini, hahamlarını), Hıristiyanlar da rahiplerini ve Meryemoğlu Mesih’i, Allah’dan başka rabler edindiler. Hıristiyanların bir kısmının, “İsa, Allah’ın oğludur’; bir kısmının; ‘Allah, yalnız ve yalnız İsa’dır’ ya da ‘Allah üçün üçüncüsüdür’ deyip Teslis inancına sahip olmaları ve de Yahudilerin, Hz.Üzeyir’in “Allah’ın oğlu” olduğunu iddia etmeleri ve hem Yahudilerin, hem de Hıristiyanların kendilerinin, (haşa) “Allah’ın oğulları” olduklarını iddia etmeleri; ayrıca da bütün peygamberlere ve (gerçek) semavî kitaplara birden iman etmemeleri gibi, İslam inancı olmayan inançlara sahip olmaları sebebiyle de, “Bir/Tek” olan Allah’a iman da etmiş sayılmazlar zaten. Hıristiyan ve Yahudi olmayan;,” Müslüman olan” Hz.İbrahim’in, kavmine hitabı da, bu “farklılığı” ortaya koyuyor:

“Sizin için güzel bir örnek İbrahim ile beraberindekiler de oldu: Vaktiyle onlar kavımlarına şöyle dediler: ‘Biz sizlerden ve Allahdan başka taptıklarınızdan beriyiz ve sizi tanımıyoruz, taki siz Allahın birliğine iyman edinciye kadar, sizinle aramızda ebedî buğz-u adavet başladı’…” / Mumtehine (60) 3

Kur’an-ı Kerim’in Tanrısı’nın, diğerlerinin “tanrı” dediklerinden “farklı” olması, kainatı yaratırken, “yorulup, yorulmama” hâlleri de “farkı” zaten ortaya koyuyor…

* * *

Kur’an-ı Kerim’in, göklerle Yer’in “altı (6) gün”de yaratıldığını bildirmesinin yanında, Tevrat’taki “Yaratılış kıssası”nda da “altı (6) gün’”de gerçekleştirilen Yaratılıştan söz edildiği de bilinmektedir (Kitab-ı Mukaddes, Tekvin, Bab I, S.1-2). O zaman, Kur’an’ın bildirdiği altı gün ile, Tevrat’ın bildirdiği altı gün aynı zaman dilimi mi olmaktadır? Bu sorunun cevabı, aynı olmadıklarıdır. Çünkü, Tevrat’ta yer alan kıssada bildirilen gün kelimesi, bildiğimiz hafta günlerinden “altı gün”dür. Öyle olduğu için de, Tevrat’ın Tanrı’sı, “altı gün”de kainatı yarattıktan sonra yedinci gün olan Cumartesi günü’nde dinlenmektedir. Oysa, gerçek bir Tanrı’nın yorgunluk duyması sözkonusu bile edilemez. Tanrı’ya izafe edilen bu “yorgunluk ve dinlenme” hali ise, ilahi bilgilerin insanlar eliyle değiştirilmesinin sonucu olarak ortaya çıkmıştır. “M.Ö.6’ıncı yüzyıl din adamları, haftanın yedinci (Cumartesi) gününü dinlenme günü olarak geçirilmesini halkı teşvik etmek için, yaratılışı bu tarzda hikaye etme yoluna gitmişlerdi(r).” (10).

Buna karşın, Kur’an-ı Kerim’in bildirdiği ‘Tanrı’ olan ‘Allah’, diğer tanrı denilenlerden farklı olduğunu; kainatı yaratırken “yorulmadığını” bildiriyor:

 

“..biz gökleri yeri ve aralarındakileri altı günde yarattık; bize bir yorgunluk da dokunmadı.” / Kaf (50) 38

 

Bu “farkı ortaya koyan gerçek de; “Tevrat ve İncillerin tanrısının ilahi olmayan, yani; insani olan bir tanrı olduğu”, haliyle de, sözkonusu “Yorulan tanrı’ya Tanrı; bunu bildiren habere de, “kutsal haber/din” denilemeyeceği; sadece “Kur’an’ın Tanrısı’nın ve haberlerinin,Gerçek Tanrı (Yaratıcı) ve de Kutsal haber/din olduğu”, diğer hepsinin ise “insani oldukları” anlaşılabiliyor.

Ezcümle: “Üç din” demek ya da İbrahimi dinler” demek ya da “İslamın tanrısı ile, diğerlerinin tanrısını aynileştimek”, en hafif deyimiyle, “İslam olanı reforme etmek”; bir başka deyişle de, “İslam dinine” SALDIRI olur; başka bir şey olmaz, olmuyor da…

 

http://www.ahmetmusaoglu.org

Yayın Tarihi
03.09.2012
Bu makale 11284 kişi tarafından okunmuştur.
Bu Haber İçin Yorum Yapın
NOT: E-Mail adresiniz web sitemiz üzerinde yayınlanmayacaktır.
CAPTCHA Image
Bu makaleye ilk yorumu yazan siz olun.

Yazara Ait Diğer Makaleler

Çerez Kullanımı

Kullandığımız çerezler hakkında bilgi almak ve haklarınızı öğrenmek için Çerez Politikamıza bakabilirsiniz.

Daha Fazla

Arama Yap!