CHP ve DSP kapıştı

Düne kadar birlikte siyaset yapanlar, birlikte hizmet üretmek için yola çıkanlar gün geliyor karşı karşıya kalabiliyor.

Her zaman söylerim; futbol takımı gibi siyasi parti tutmaması lazım, partileri de kendi menfaatleri adına kullanmaması lazım..

Her siyasi partinin bir ideoloji, parti tüzükleri ve programları vardır.

Bir insan hangisine yakın ise ve hangi siyasi parti ve adaylarının gerçek hizmeti yapacağına inanıyorsa ona göre taraf olmalıdır.

Körü körüne taraf olmak ülkeye ve kente hizmet etmez.

Siyaset, nasıl bir hizmet etmenin aracı ise hizmette elbette ki iktidar olabilecek olan partide olunca amacına ulaşır.

Ancak, hangi siyasi partiye mensup olmak da kişinin iradesine de bağlıdır.

Hiç kimse zorla birilerinin yanında ya da bir siyasi partiye üye olmak zorunda değil.

İsteyen istediği partide ya da bağımsız olarak siyaset yapabilir ve aday da olabilir.

Ancak buna karşılık da “Sen benim istediğimi yapmadın” diyerek de bazı konuları gündeme gelmesine imkan vermemesi de lazım.

Dün ilçe belediyelerin yerel seçimlerinden sonra son (olağanüstü meclis toplantısı hariç) meclis toplantısı vardı.

Muratpaşa Meclis toplantısının tek bir özelliği vardı,o da Başkan Süleyman Evcilmen’in CHP’den aday gösterilmediği için DSP’den aday olarak meclise başkanlık etmesiydi.

Dolayısı ile bu mecliste bir şeylerin olabileceğini düşünmüştüm.

Gerçekten de öyle oldu ve meclisin ilk dakikalarında sıcak saatler yaşandı.

Öncelikli olarak Muratpaşa Belediye meclis toplantısında bugüne kadar görmediğimiz kalabalık da izleyici vardı. Bu kalabalığın büyük bir çoğunluğu partilerine yeni katılan ve aday olan Evcilmen’i desteklemek için gelen DSP’lilerdi.

Böyle bir kalabalık ortamında CHP’li Zühre Yolcu’nun Evcilmen’e yönelik 8 Şubatta ki gerçek Atatürkçüler 9 Şubatta mı sahte Atatürkçü oldu. Yakaya Atatürk rozeti takma ile gerçek Atatürkçülük olunmaz. Bu durumda siz sahte Atatürkçü olmuyor musunuz?” sorusu  ve CHP il binasını işgal edilmesine ve Evcilmen’in DSP’ye katılma törenine katılmadığı gerekçesiyle işten çıkarıldığına yönelik iddialarda bulunmasının yanı sıra “Sık sık konuşmalarınızda bizleri kastederek ‘Her ağaç kendi kurdunu üretir’ diyordunuz. Sizi hangi ağaç üretti?” sorusu hem Evcilmen’i kızdırdı hem de kendisine destek vermek için Meclise gelen DSP’liler ile CHP’liler arasında tartışmaya neden oldu.

Tabi bu iddialara Evcilmen’in yanıtı da sert oldu.

Evcilmen önce kendisinin Atatürkçü Düşünce Derneği’ni kuranlar iki kişiden biri olduğunu söyledi, ardından da hiçbir belediye işçisini işten çıkartmadığını söyledi.

Yolcu’nun sorusu hoş değildi belki ama Evcilmen’in verdiği cevaba karşılık DSP’li izleyicilerin bayan bir meclis üyesini yuhalanması da bir o kadar hoş değildi.

Çünkü, tartışmanın içinde olanların tamamı iki dönem hep birlikte Muratpaşa’ya hizmet etmek için çalışan insanlardı.

Siyasetin her zaman stres ortamında yapılmamasını düşünürüm.

Bir siyasetçinin yada bir seçilmişin söyleyecekleri çok önemlidir.

Bir anda söyleminin arkasında binlerce insan daha ne demek istediğinizi anlamadan tepkisini ortaya koyabilir.

Dünkü Muratpaşa Meclisi, gerçekten de hoş geçmedi.

Bakalım, Çarşamba (yarın) günü başkan Evcilmen’in katılmayacağı olağanüstü son meclis nasıl geçecek.

Yayın Tarihi
03.03.2014
Bu makale 3019 kişi tarafından okunmuştur.
Bu Haber İçin Yorum Yapın
NOT: E-Mail adresiniz web sitemiz üzerinde yayınlanmayacaktır.
CAPTCHA Image
Bu makaleye ilk yorumu yazan siz olun.

Yazara Ait Diğer Makaleler

Çerez Kullanımı

Kullandığımız çerezler hakkında bilgi almak ve haklarınızı öğrenmek için Çerez Politikamıza bakabilirsiniz.

Daha Fazla

Arama Yap!