Ama ne taktik!..

Dün TBMM' de 12 yıldan beri ilk olarak milli iradenin tecellisine tanık olundu. Hangi partiye mensup olurlarsa olsunlar bütün vekiller birleştiler ve neredeyse tamamı 4 vekil için soruşturma açılmasını onayladılar.

Kendilerince iyi hazırlanmış bir senaryonun sonucudur bu. Ama millet ne kadarını yutar, orası belli değil.

Hesaplar iyi yapılmış, ama ölçüler iyi alınmamış. Savunma yapan vekillerin ayakları yorganın dışında kaldı biraz.

Bu kadar suç isnadına, rüşvet ve yolsuzluk iddialarına karşı bir vekil 10 dakika içinde kendisini nasıl savunabilir ki !.. Olsa olsa, dün olduğu gibi, hac ve umre ziyaretlerini, türbanı nasıl savunduğunu falan anlatır. 10 metrelerce uzaktan, içeriğinin ne olunduğu bilinmeyen elindeki kağıdı sağa sola sallayarak "İşte belge" diye şov yapabilir. Biraz da bağırarak, kendisini izleyenleri sindirmeye çalışır.

Eğer milli irade tecelli ettirilecekse 5 aydır neredeydi bu meclis. Olayların üstüne neden gitmedi, televizyon ekranlarında izlenen rezaletlerin hesabını neden sorulmadı?

Olayları ortaya çıkaran binlerce emniyet mensubu ve yüzlerce savcının hallaç pamuğu gibi atılmasına neden seyirci kalındı?

On iki yıldır, TBMM'de ülke için hayati birçok konu konuşulurken bir defa bile olsun neden böyle bir ittifak sağlanamadı. Din-iman sahibi sayın vekillerimiz, yolsuzluk konusunda ne kadar duyarlılarmış meğer. İşte şimdi, yapılacak soruşturma sonucunda göreceğiz bu duyarlılığın ölçüsünü.

Bakalım sayın vekiller aynı ittifakla aklanmaları için Yüce Divan'a mı sevk edilecekler, yoksa yasak savma aşamasında mı kalacak bu iş?

Haaa, sakın yanlış anlaşılmasın, ben sayın vekillere herhangi bir suç isnadında bulunmuyorum. Zira bu beni aşar. Kendimi ne yargıç yerine koyabilirim ne de savcı. Sadece dün televizyon ekranlarında izlediklerim için bir yorumda bulunmaya çalıştım.

Saygılarımla...