Sahilleri kullanım kuralları

Bir süredir sahillerde ki magandalar konusunu bu köşede dile getiriyordum.

Benzer konuyu dün Antalya Ticaret ve Sanayi Odası (ATSO) Başkanı Çetin Osman Budak da gündeme getirdi.

Ben sahil magandalarını ikiye ayırıyordum.

Birinci tip maganda; mayo yerine donuyla, kot pantolonuyla, eşofmanı il denize girenler.

İkinci tip maganda; gördüğü bayanları gözleri ile taciz edenler.

Başkan Budak ise sahillerin kurallarına göre kullanılmadığını dile getirerek, insanların külotları ile denize girdiğini, kimilerinin ise kumsala kilim sererek tüp üzerinde yemek pişirerek ve mangal yakarak piknik yaptığını vurguladı.

*****

Antalya gibi geçtiğimiz yıl 12 milyona yakın yabancı turisti ağırlayan bir turizm kentinde sahiller sahipsiz.

Bir taraftan sahillerin turizmciler tarafından işgal edildiğini, yine şezlonglar konularak da işgallerde bulunulduğunu söylüyoruz, ama diğer taratan da bu tür işgallerin olmadığı yerlerde ise sahillerin kurallarına göre kullanılmadığından bahsediyoruz.

*****

Geçtiğimiz Pazar günü, halkın ücretsiz şezlong, şemsiye kullanmaya başladığı Konyaaltı sahilinin bir kısmı için Büyükşehir Belediyesi açılış yaptı.

Açılıştan önce Konyaaltı Sahili’nin işletme hakkı verilen Büyükşehir Belediyesi şirketi olan ANET A.Ş’nin Genel Müdürü Gökalp Dinçmen ile benzer konuyu da konuştuk.

Özellikle bir anne kız açılıştan birkaç saat önce Sayın Dinçmen’in yanına gelerek sahil magandalarından şikâyetçi olduğunu da vurgulamış.

*****

Benzer olayları da geçtiğimiz hafta bizzat bende yaşadım.

Her sabah saat 06.30 ile 07.30 arası Konyaaltı varyantının Beach Park girişinde denize girerim.

O saatte sahilde uyuyan gençleri görürsünüz, yerlerde bira şişelerini ve daha birçok çöp denecek pislikleri görebilirsiniz.

Gerçekten sahillerimiz işgal altında olmasın diyoruz ama bu söylemin dışında da sahillerimizin güvenlikli, hijyenik olmasının yanı sıra kurallarına göre kullanılması yönünde de görev kime ya da hangi kurumlara düşüyor ise gereğini Antalya adına, turizm adına yapmalıdır.

Çünkü Antalya’da nasıl ki imar plan tadilatları ile tarım alanları ticaret ve konut alanlarına dönüştürülerek tarım sektörü bitirilmeye çalışılıyor ve tepkimizi ortaya koyuyorsak turizm sektörü de sahillerin sahipsizliği yüzünden bitmesine engel olmayan kişi ve kurumlara da tepkimizi ortaya koymalıyız.