Zor değerlendirme

Turizm ile ilgili yine gelir, katma değer, çevre, mimari, kalite değerlendirmelerini yapacağımız sezon sonuna az kaldı. Elbette bu değerlendirmeleri yapacağımız başlıklar, altlıklar yılardır devrolunarak gelir. Başköşeyi de oteller tutar. Yıldız sayıları, pansiyon şekilleri, denizin, havuzun durumu liste uzar gider tüketici değerlendirmesi ayrı, turizm alakadarlarının değerlendirmesi ayrı. Halkın oluşturduğu kavramlar farklı, kamunun farklı, sektör STKlarının ki farklı. Ortak payda “kalite” kaliteli otel, kaliteli turist.  İstatistiklere giren teknik kavram “nitelik” nitelikli otel, nitelikli turist.

Türkiye’nin turizm istatistikleri her yıl artan oranda nitelikli turizm tesisine sahip olduğumuzu yayınlar. Alakadarlarda, tüketicilerde hiç sorgulamadan kafalarımızı bir aşağı bir yukarı kaldırıp indirerek memnuniyetle onaylar dururuz.

Dışarıdan baktım yeşil türbe yaklaşımı ile mimari, donanım, çok kat, çok teferruat ölçütü kullanılarak nitelikli otel tespitinin yapıldığını da biliriz.

Her yıl nitelikli otel sayımızdaki artış bir yıl öncesi ile mukayeseli olarak verilir.  Bu istatistikleri okurken de biliriz fiziki mekanları, aleti, edevatı, dekoru, tabağı, çanağı, çevreyi kullanımdaki “işletme becerisi” ölçütü olmadan istatistiklere geçmiştir kavram. Çünkü nitelik dediğimiz şey üzerine pek de bir anlaşma olmadığını gösterir bu istatistikler.  Daha fazla maddi varlıkların değerlendirmesi ile nitelik belirlenir. Oysaki niteliği belirleyen en birincil unsur işletme becerisidir ve nitelik değerlendirmesinde öncelik onda olmalıdır.

Bu noktada anlaşma olmadığı içindir ki; her yıl istatistiklere artarak giren nitelikli otellerimize(!) rağmen ucuz tatil ülkesi olarak anılmaktayız.

İçinde bulunduğumuz 2014 yılının ilk altı ayında turizm gelirleri beklenenin altında kaldı.  İlk altı ayda net turizm gelirleri sadece 346 milyon dolar yükselmiş, buna karşılık yatırım gelirlerindeki çıkış önemli ölçüde (1 milyar 10 milyon dolar) azalmış ve 4 milyar 305 milyon dolar düzeyinde olmuş bu tespitte istatistiklere girmiş.

Bu sonuç bana “nitelikli otel” ölçütünde “mimari-donanım-teferruat”la şekillenen bir değere itibar etmenin yanlışlığını anlatıyor. Küçük hesapların hissedilmediği çevreye sinmiş tarihi, kültürü, insan dokusunun bir adımda bulunacağı arzdan gittikçe uzaklaşarak nitelikli otel kavramının içi beyhude doldurulmaya çalışılıyor. Bu yaklaşım sektörün toyluk zamanlarından kalma olumsuz alışkanlıklarına ve yanlış politikalarına bağlı. Bölgede turizmin sözünü söyleriz iddiamızla uyumlu olmayan bir durum yani.

Dünyanın eşsiz koylarına sahip ege’de, akdeniz’de  tatilci olarak camımı açtığımda içeriye dolan güzelliği çok şükür doğa korunmuş, çok şükür çevreyle uyumlu, çok şükür koca bloklar arasında kalmamış, çok şükür meyve bahçeleri talan edilmemiş, çok şükür aslına uygun restore edilmiş, çok şükür işletme becerisi şahane insanların elinde demeyi çok isterdim.

 

Ben sezon sonuna yaklaşırken Urfa merkezli Güneydoğu Anadolu’mda geçirdiğim zaman eşsiz tecrübeler yaşattı. Yerel yönetimlerin turistik doku oluşturulmasındaki vizyonunun önemini bir kez daha teyit etmesi bakımından eşsiz tecrübeler yaşattı.  Gözlemlerim bu dönüşümde otellerin niteliğini belirleyecek sorumluluğun işletme becerisi yüksek işletme sahiplerinde olduğunu kesinleştirdi.

Niteliklerin belirlenmesinde odağında mimari olan yaklaşımın yerleşmesinde yatırımcının kararı ve vizyonu ne kadar önemli? Salt mimari yaklaşım yasayla belirlenmiş niteliklere karşılık bulmak için önemseniyor olabilir mi? Nitelikle ilgili kafa karışıklığımı giderebilmek için en sık kendime sorduğum sorular bunlar. Farklı sektörlerden ve ülkenin dört bir yanında iş yapan yatırımcının turizm sektöründe yatırım yapıyor olması da cabası.  Bu durumda  siyasal, toplumsal,ideolojik,sosyo-kültürel bağlantılar yumağını önümüze koyuyor. Çözüme ihtiyaç duyan bu örüntüdeki gerçekler turizm işletmelerinin niteliklerini belirliyor.  Anlamadan dünya markaları yaratmak, Nitelikli Otel kavramını doğru yere konumlandırmak mümkün olacak mı?  Anladığım o ki; tek tek yaratılan cennetlerle, tek tük başarıya ulaşmış işletme becerileri ile ekonomik katma değeri yüksek bütüncül, sürdürülebilir bir turizm değeri için halihazırda çok daha dikkate ve çalışmaya gereksinim var.

Zor değerlendirmeler bizleri bekliyor.

İyi haftalar…..

 

Yayın Tarihi
14.09.2014
Bu makale 6041 kişi tarafından okunmuştur.
Bu Haber İçin Yorum Yapın
NOT: E-Mail adresiniz web sitemiz üzerinde yayınlanmayacaktır.
CAPTCHA Image
Bu makaleye ilk yorumu yazan siz olun.

Yazara Ait Diğer Makaleler

Çerez Kullanımı

Kullandığımız çerezler hakkında bilgi almak ve haklarınızı öğrenmek için Çerez Politikamıza bakabilirsiniz.

Daha Fazla

Arama Yap!