Antalya ve deprem

Son 4 gün içinde Antalya’da 32 ayrı deprem meydana geldi.

Gazeteler durmadan bu depremleri okuyucusuyla paylaşıyor.

Jeoloji Mühendisleri Odası (JMO) Antalya Şubesi Onursal Başkanı Kutlu Taner ile İnşaat Mühendisleri Odası (İMO) Antalya Şube Başkanı Dr. Cem Oğuz dışında da hiçbir yetkili kamuoyuna bir açıklama yapmıyor.

Hepimiz oturmuşuz, 1998 deprem yönetmeliği öncesi yapılmış ve bugün itibari ile hangi durumda oldukları belli olmayan 120 bin adet yapının tepemize yıkılmasını bekliyoruz.

Sadece 17 Ağustos 1999’da yaşanan Marmara Depremi’nin yıldönümünde ise Deprem Master Planı aklımıza geliyor.

Antalya Büyükşehir Belediyesi yıllardır Deprem Master Planı tarafından yapmıyor.

Büyükşehir Belediyesi eski Başkanı Prof. Dr. Mustafa Akaydın döneminde Deprem Master Planı çalışmalarına başlanmıştı.

İşin başına da eski milletvekillerinden Sancar Sayın getirilmişti.

Ancak parasızlık yüzünden bu çalışma tamamlanamadı.

AKP hükümeti paranın insan canından daha önemli olduğunu düşünmüş olacak ki, CHP yönetimindeki geçen dönemin Büyükşehir Belediyesi’ne para vermedi.

İş sadece Deprem master Planı yapılmasıyla bitmiyor elbette.

Mahalle bazında Kentsel Dönüşüm’ün de yapılması gerekiyor. Yani binalar yenilenirken, yeni imar planlarıyla mahalleler turizm kenti Antalya’ya yakışır şekilde dönüşmesi gerekiyor.

Bu çalışmalar uzun vadeli de olsa bile öncelikli olarak Deprem Master Planı ile belirlenecek pilot mahalleye tespiti yapılmalıdır.

Konu deprem olunca yapılması gereken bir başka çalışma ise “Afet Sonrası Yerleşim Alanı”dır.

Yine Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türel’in ilk belediye başkanı olduğu dönemde 1/25 bin ölçekli Nazım İmar Planı ile Aksu İlçesi Atatürk Mahallesi’nde hazine mülkiyetinde bulun 229 parsel olarak tanımlanan bölge “Afet Sonrası Yerleşim Alanı” olarak belirlendi.

Eski Başkan Akaydın döneminde önce 1/5 bin ölçekli Nazım İmar Planı yapıldı.

Sıra 1/1000 ölçekli Uygulama İmar Planı’na geldiğinde ise 229 parsel üzerinde var olan gecekondu sahipleri Büyükşehir Belediye Meclis toplantısını basarak olay çıkarttı.

Daha sonra oy çokluğu ile 1/1000 ölçekli Uygulama İmar Planı yapıldı ama bu kez de Maliye Bakanlığı siyasi bir kararla 229 parselinin tahsisini CHP’li belediyeye devretmedi.

Yani bugün olası bir büyük ölçekli deprem olsa insanların gidebileceği bir “Afet Sonrası Yerleşim Alanı” bulunmuyor.

Antalya da olmayan bir başka şey ise olası bir afette yıkılacak olan binaların molozlarının götürülebileceği alan.

Böyle bir alan da yıllardır bulunamadı.

Dolayısı ile işin sorumluları sessizliğini koruyor. JMO Başkanı Taner ile İMO Başkanı Oğuz duyarlılık göstererek deprem konusunu gündemde tutmaya çalışıyor.

Bizlerde oturduğumuz binaların tepemize ne zaman çökeceğini merakla bekliyoruz.