Yuh be!

Ermenek’te maden kuyusunda kalan oğlu için yaşlı kadın:

 

“Yüzmede bilmiyordu. O suyun içinde ne yapacak oğlum.” Demişti. Ve o umutsuzluğun fotoğrafı toplumsal hayatımızın duyarlı insanlarının yüreğine bir bomba gibi düşmüştü.

Ve bu kez bir başka fotoğraf tüylerimizi diken diken etti.

Soma’nın Yırca köyünde zeytin ağaçları bir gecede yerle yeksan edildi.

Hayatında yalnızca toprak, mavi gökyüzü ve geçim kaynağı için zeytin ağaçları olan Yırcalı kadın, zeytin ağacına bir ananın evladına sarıldığı gibi sımsıkı sarılarak feryat etti.

O fotoğrafta paslı bir mıh gibi çakıldı gözlerimizin içine!

Ne diyordu o müthiş yergi dolu türküsünde Âşık Mahsuni Şerif:

Uzaktan yakından yuh çekme bana 
Sana senin gibi baktım ise yuh 
Efendi görünüp bütün insana 
Hak'kın kullarını yıktım ise yuh 
Yuh yuh soyanlara soyup kaçıp doyanlara 
İnsana kıyanlara,Yuh nefsine uyanlara yuh 
Ben hoca değilim muska yazmadım 
Ben hacı değilim arap gezmedim 
Kuvvetliyi tutup tutup zayıf ezmedim 
Namussuza boyun eğdiysem yuh 
Yuh yuh soyanlara soyup kaçıp doyanlara 
İnsana kıyanlara, Yuh nefsine uyanlara yuh 

Ve bu türkü bu milletin anasını ağlatanların alayına kapak olsun.

 

 

Yayın Tarihi
09.11.2014
Bu makale 2404 kişi tarafından okunmuştur.
Bu Haber İçin Yorum Yapın
NOT: E-Mail adresiniz web sitemiz üzerinde yayınlanmayacaktır.
CAPTCHA Image
Bu makaleye ilk yorumu yazan siz olun.

Yazara Ait Diğer Makaleler

Çerez Kullanımı

Kullandığımız çerezler hakkında bilgi almak ve haklarınızı öğrenmek için Çerez Politikamıza bakabilirsiniz.

Daha Fazla

Arama Yap!