Ramazan Şenlikleri Antalyalıları sokağa çıkardı

Ramazan ayı eskiden akşamları bol bol eğlenilen bir aydı. Dört yıldır Antalya Karaalioğlu Parkı’nda Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Sayın Menderes Türel, Kepez Belediye Başkanı Sayın Erdal Öner ve Konyaaltı Belediye Başkanı Sayın Muhittin Böcek tarafından bölgelerinde düzenlenen Ramazan Şenlikleri programları Antalya halkına Ramazan ayı içinde akşamları büyük bir hareket getirdi.

 

 

Bilmem hatırlar mısınız? Çok değil daha 20-25 yıl öncesine kadar,  TRT televizyonu ve Radyosu aylar öncesinden sıkı bir çalışma içine girer,  bu kutsal ayın akşamlarında halkın eğlenceli bir gece geçirmesi için Ramazan ayına özel, iftar sonrası ve sahurda yayınlanmak üzere birbirinden güzel programlar hazırlarlardı.

Yirmi yıldan bu yana ülkemizde televizyon kanalları sayısal bakımdan artmasına karşılık, hiç biri Ramazan ayına özgü eğlence programları yapmaz oldular. Bu yıl da görüyorum ki, Eylül ayı içinde TV kanalları yeni yayın döneminde ara verdikleri dizi ve yarışma programlarına kaldıkları yerden devam etmeye başladılar. İftar saatlerinde verilen kısa ‘İftar Saatini’ bildiren anonslar da olmasa TV’lerde, neredeyse Ramazan ayı içinde olduğumuzu bile anlamayacağız.

 

 

ESKİDEN YENİKAPI

Öte yandan daha öncesi yıllarda, yani benim çocukluk yıllarımda yaşadığım ve yıllar geçtikçe azalan Ramazan eğlenceleri de yapılmaz oldu. Eskiden durum tam tersiydi. Ramazan demek eğlence demekti. Çocukluğumuzda birçok aile akşam erken yatıp sahura kalkmak yerine, o saate kadar oturur; tombala veya pişti, papaz kaçtı gibi iskambil oyunları oynayarak vakit geçirir, sahur yemeklerini yer, öyle yatarlardı. Ramazan ayının en akıldan çıkmayan anıları, iftardan sonra başlayan eğlence yaşamıydı.  

Tarık Akıltopu’nun bir zamanlar bana aktardığına göre; “Eskiden Ramazan'da Antalya’nın eğlence mekânı Yenikapı idi. Kalabalıktan iğne atsan yere düşmezdi. Ramazan ayına bir hafta kala hazırlıklar başlardı. Tatlıcılar, turşucular en nadide imalatlarını vitrinlerinde sergiler; tiyatro kumpanyaları şehre gelmeye başlarlardı. Bazı kahvehanelerde saz sohbetleri yapılır, bazılarında ise meddahlar sahne alır; hemen her büyük kahvehanede karagöz perdesi kurulurdu.”

Benim hatırladığım 1950’li ve 1960’lı yılların başlarında Antalya’nın Yenikapı semtindeki Vatan Kahvesi ile hemen karşısındaki Abdullah Efendi’nin Kahvesi’nde, Kalekapısı yakınındaki Borsa Kahvesi’nde Ramazan, yaz aylarına rast gelmişse Tophane Çay Bahçesi’nde tiyatro gösterileri yapılırdı. Özellikle karagöz, orta oyunu, meddah seyredilen Yenikapı’daki pencereleri bezden siyah perdelerle kapatılan Vatan Kahvesi dolup taşardı. Tiyatroların olmadığı diğer gecelerde ise bu kahvehanelerde ailelerle birlikte topluca tombala oynanırdı.

İstanbul, İzmir ve Ankara’da faaliyet tiyatrolar ve geçimi bundan sağlayan profesyonel veya amatör tiyatro kumpanyaları dört gözle Ramazan ayını beklerlerdi. Antalya’mızın Yaşayan Çınarı Adnan Selekler’in anlattığına göre: “Ramazan ayında böyle bir tiyatro kumpanyası ilk defa 1914-1915 yıllarında bugünkü Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türel’in dedesi Ethem Şadi Bey tarafından getirilip oynatılmış.”

 

VASFİ RIZA ZOBU

Antalya'ya 6 Mayıs 1929 günü turne ile gelen ünlü tiyatro oyuncusu Vasfi Rıza Zobu, bir süre kaldığı Antalya'da verdiği temsillerle ilgili olarak hatıralarında Antalya tiyatro seyircini överek şunları yazar:

"Antalya'da 'Aynaroz Kadısı','Görücü' ve 'Mahcupluk imtihanı' (aynı gecede), 'Hızır Aleyhisselâm' piyeslerini oynadık. Umduğumuzdan fazla rağbet gördük. Beş gün kalarak, dört temsil vermiş olduk. Darülbedayi'nin ilk defa seyredildiği bir yerde böyle dört gece arka arkaya oyun oynayabilmek; şehir halkı için iyi bir not...

Birbirine yakın olan, yahut yol üstünde bulunan şehirler, "yol masrafını" karşılamakta faydalı olur. Turne programları yapılırken daima bu "sıraya" ve usule dikkat edilir.. Antalya; tren, kara ve deniz yollarının hangisiyle olursa olsun "sapa" yerdedir. Bir tarafı Mersin; öbür tarafı da İzmir. Aralarında temsil verilecek bir şehir daha yok. Ne yolla olursa olsun, Antalya'ya sadece Antalya için gidilir. Böylece, yüksek bir yol masrafına ihtiyaç gösterdiği halde, önümüzdeki yıllarda da buraya gelişimiz; fazla rağbet gördüğümüze; gişenin masrafı karşılayacak bir dolgunlukta olduğuna alâmettir."

Vasfi Rıza Zobu, hatıralarında “Ne yolla olursa olsun, Antalya'ya sadece Antalya için gidilir.” Bu da gösteriyor ki Antalyalı iyi bir tiyatro seyircisidir. Bu tür eğlencelere düşkündür. Bir tiyatro kumpanyası Antalya’ya gelmek için yaptığı büyük yolculuk masraflarını verdiği birkaç temsille çıkardığı gibi para da kazanabilmekteydi.

Ancak bugün o güzel sanatlara düşkün Antalyalı tiyatro seyircisi, şehir içi ulaşım araçlarının akşamları saat 9:00-9:30’dan sonra çalışmaması sonucu değil tiyatro seyretmek, akşamları bir başka semtte oturan aile dostunu ziyaretten bile çekiniyor.  Kentimizde kurulmakta olan hafif raylı sistem Avrupa ülkelerinde olduğu gibi geceleri sabaha kadar çalışır da, Antalya halkı yine o eski eğlenceli gece yaşamına ve akşam gezmelerine geri döner.

 

 

ANTALYALI SOKAĞA ÇIKTI

Tüm bu yazdıklarımdan anlaşılacağı gibi Ramazan ayı eskiden, akşamları bol bol eğlenilen bir aydı. Neyse ki dört yıldır Antalya Karaalioğlu Parkı’nda Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Sayın Menderes Türel tarafından, sonraki yıllarda da Kepez Belediye Başkanı Sayın. Erdal Öner ve Konyaaltı Belediye Başkanı Sayın Muhittin Böcek tarafından bölgelerinde düzenlenen Ramazan Eğlenceleri programları Antalya halkına Ramazan ayı içinde akşamları büyük bir hareket getirdi.

“Evinden çıkmaz” denilen on binlerce Antalyalı iftardan sonra artık, bu eğlence mekânlarına koşuyor. Ben de onlardan biriyim. Evim Karaalioğlu Parkı’na yakın olduğu için akşamları, bu eğlence yerini tercih ediyorum.  Çocukluluğumuzun en çok hatırladığımız ve artık nostalji olmuş macuncuyu, horoz şekerini, pamuk helvasını, elmalı şekerini çocuklarımıza tattırmak için bu şenlikler büyük bir fırsat. Çarpışan arabalar, oyuncak trenler ve diğer modern Luna Park eğlence araçları çocuk çığlıkları ile dolup taşıyor. Onları gördükçe insanın tekrar çocuk olası geliyor.  Gözlemeciler, künefeciler, diğer yiyecek içecek satıcılarının müşteri çekmek için bağırışları bu eğlence yerini bir bayram havasına sokuyor. Hele her akşam sunuculuğunu Mesut Aydın’ın yaptığı programda, Hayali Ali Uşaklığı’nın sunduğu Hacivat ve Karagöz gölge oyunu küçükleri olduğu kadar büyükleri de kahkahadan kırıp geçiriyor.

Konyaaltı ve Kepez belediyelerin organize ettiği Ramazan eğlencelerini yerel TV kanallarının haber programlarından izledim. O mekânların da Karaalioğlu Parkı’ndaki kadar Antalyalılar için bir eğlence mekânı oluşturduklarını büyük bir memnuniyetle gördüm. Belediye başkanlarımıza Antalya halkına bu eğlenceleri yaşattıkları için teşekkür ederim.   

Yayın Tarihi
14.09.2008
Bu makale 13998 kişi tarafından okunmuştur.
Bu Haber İçin Yorum Yapın
NOT: E-Mail adresiniz web sitemiz üzerinde yayınlanmayacaktır.
CAPTCHA Image
Bu makaleye ilk yorumu yazan siz olun.

Yazara Ait Diğer Makaleler

Çerez Kullanımı

Kullandığımız çerezler hakkında bilgi almak ve haklarınızı öğrenmek için Çerez Politikamıza bakabilirsiniz.

Daha Fazla

Arama Yap!