Çavuşoğlu ve Sipahioğlu

Ankara’ya sık sık gidip geldikçe, Ankara kulislerinden de taze haberler alıyorum ister istemez.
Herkesin beklentisi 2010 yılı içinde bir erken seçim…
Sadece muhalefet partilerinde değil, AK Parti zirvelerinde bile erken seçim beklentisi yükselen bir trend kazanıyor giderek…
Anayasa değişikliği paketinin referanduma götürülmesi ya da götürülememesinin ardından AK Parti’nin sandığı milletin önüne koyacağına inananlar çoğunlukta…
Seçim için Ekim-Kasım aylarına dikkat çekiliyor daha çok…
Eylül ve Aralık aylarına oranla bu iki ay daha favori…
Kamuoyu araştırmaları, AK Parti’nin oy kaybedeceğine işaret etse de, muhalefetteki partilerin beklendiği düzeyde oylarını arttıramayacaklarının da sinyallerini veriyor.
AK Parti’nin üçüncü dönem tek başına iktidarına şans verenler çoğunlukta…
AK Parti’nin birinci parti olacağına herkes ittifak ediyor.
AK Parti tek başına gelemezse,  CHP-MHP koalisyonuna inanlar da bir hayli var.
AK Parti-CHP koalisyonuna hiç şans verilmezken, AK Parti-MHP koalisyonunu ihtimallerden birisi olarak sayanlar da az değil…
Şurası bir gerçek ki, sandığın ucu görünmeden sağlıklı bir değerlendirme yapmak mümkün değil…
Gelelim Alanya politikasına…
Alanya’da siyaset sahnesi, Hasan Sipahioğlu’nun AK Parti’ye geçişiyle şekil değiştirdi önce…
Ardından, Mevlüt Çavuşoğlu’nun Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi Başkanı olmasıyla yerelde siyasi hesaplar yeniden yapılmaya başlandı.
“Çavuşoğlu bir daha listeye giremez” diyenler, sonraları “Çavuşoğlu’nu Ankara veya İstanbul’dan aday yaparlar” demeye başladılar.
Son zamanlarda, “Çavuşoğlu, Antalya birinci sıradan aday gösterilir” diyenler çoğunlukta…
Az da olsa, “Aday bile gösterilmez” diyenler de var.
Ancak, Mevlüt Çavuşoğlu, ister beğenin ister beğenmeyin, ister sevin ister sevmeyin, sadece Alanya’nın değil Türk siyaset tarihinin en önemli figürlerinden birisidir artık…
Avrupa’da tarih yazan bir milletvekilini, bırakınız aday göstermemeyi, adaylığıyla ilgili takdiri ve değerlendirmeyi kendisine bırakacaklardır ayrıca…
“Antalya mı istersiniz, Ankara veya İstanbul mu?” diye sormaları, Çavuşoğlu’nun bugüne kadar yüklendiği ve bundan sonra yükleneceği uluslar arası görevlerin getirdiği bir zorunluluktur bir bakıma…
Uzun yıllar Bakanlık koltuğunda oturan siyasetçileri, memleketini ihmal eder endişesiyle, büyük illerden aday yapma geleneğini her siyasi partide görmedik mi yıllar yılı…
Görevleri gereği o ülke senin, bu ülke benim, mütemadiyen dünyayı dolaşan Çavuşoğlu’nun Alanya’da ne kendisi ne de partisi adına siyaset yapabildiğini söylemek ne mümkün…
Bundan sonraki süreçte, kendi siyasi kaderini de kendisi çizecektir doğal olarak…
Alanya’da bir başka milletvekiline de “yol” verirse yine o verir.
Son zamanlarda bu kişinin Hasan Sipahioğlu olabileceğini söyleyenler çoğunlukta…
Ben farklı düşüncedeyim.
AK Parti’de belediye başkanlığından istifa ederek milletvekili adayı olabilmiş bir kişi bile yok…
Bırakınız belediye başkanını, istifa eden il ve ilçe başkanlarını bile aday yapmıyor, yapsa da seçilecek yerlere koymuyor AK Parti…
AK Parti’de yazılı olmayan kurallar, yazılı olanlardan çok daha katı uygulanıyor.
Sipahioğlu’nun milletvekilliği için Belediye Başkanlığı görevinin bitimini beklemesi gerek bu yüzden…

Yayın Tarihi
09.04.2010
Bu makale 11476 kişi tarafından okunmuştur.
Bu Haber İçin Yorum Yapın
NOT: E-Mail adresiniz web sitemiz üzerinde yayınlanmayacaktır.
CAPTCHA Image
Bu makaleye ilk yorumu yazan siz olun.

Yazara Ait Diğer Makaleler

Çerez Kullanımı

Kullandığımız çerezler hakkında bilgi almak ve haklarınızı öğrenmek için Çerez Politikamıza bakabilirsiniz.

Daha Fazla

Arama Yap!