Turizm yine çıtladı!

Turizm sezonu başlamadan önce Berlin’de ITB fuarından umutlu dönmüştüm ilk olarak…
Peşinden Rusya’da Moskova fuarını görmüştüm.
Her ikisinden edindiğim izlenim; ülke olarak yıldızıydık 2010 sezonunun…
Antalya’ya ve Alanya’ya turist yağacaktı adeta…
Yunanistan sıkıntılıydı.
İspanya ise kazıkçı…
Akdeniz Rivierası (Antalya bölgesi) ise pırıl pırıl, yepyeni lüks otelleri, lezzetli yemekleri ve ünlü Türk konukseverliğiyle avantajlıydı.
Yılın ilk 6 ayında gerçekleşen sayısal verilere bakılınca, gelen turist sayısında artış var.
Artış oranı bir patlamaya işaret edecek kadar değil ama geçen yılın yüzde 5-6 üstünde… Geçen yıla göre bu oranda bir artış için “patladı” demek anlamsız, “çıtladı” desek yeridir!
Ancak, turistik esnafın durumu vahim…
Kime sorsam, kiminle konuşsam,  hangi esnafın kapısından içeri kafayı uzatsam hep aynı nakarat; "İşler berbat..."
Doğru, işler kötü...
İşler tatsız...
Hiç kimse mutlu değil...
Çoğumuz yarınımızdan endişeliyiz hatta...
Sadece esnaf değil...
Otelcisi, acentacısı da öyle...
Özellikle Alanya’da Mayıs-Haziran’da otellerin doluluk oranları yüzde 50-60'ları bile bulmadı ortalamada...
“Patlıyor” edebiyatlarına artık karnımız tok ama...
Bu defa başkaydı, farklıydı sanki...
Her yıl aynı filmi tekrar tekrar izliyor gibiyiz...
Sektör büyüyor... Türkiye'de en hızlı büyüyen sektör turizm...
Her yıl 100 bin dolayında yeni yatak ilave oluyor... Bir o kadar da turizmin yan sanayi sayılan sektörlerde gelişme oluyor...
Esnaf sayısı artıyor örneğin...
Firmalar kıyasıya rekabet ediyorlar mal satmak için...
Yeni yatakları bırakın eskiler bile dolmayınca bir sezonda herkes aç...
Bugün yaşanan da bu işte...
Turistik tesislere toptan içecek ve gıda maddesi satan bir esnaf, "Mal satmıyorum, depomda duruyor. Böyle daha rahatım... Çünkü, malım bana ait... Diğer türlü satıp da parasını alamamak var..." diyor...
Bir başka esnaf, "Böyle kötü bir sezon geçirmedim... Allah'ın suyunu bile satamıyoruz... Geçen yıldan farkı yok sezonun..." diye feryat ediyor...
Beklentiler yüksek olunca bu normal tabii...
Patlama masalını fena halde yedik, yuttuk...
Önümüzde üç-dört ay var...
Temmuz ve Ağustos zaten en büyük krizlerde bile dolu geçer...
Eylül hep iyidir... Ekim, Haziran'dan da iyi olmaya başladı son bir kaç yıldır...
Alanya’nın havaalanına en uzak destinasyon olmasından kaynaklanan “ulaşım” sorununu çözmeden, 7-8 aylık uzun sezonları mumla arayacağız bilesiniz...
Gazipaşa’dan kısa sürede verim almak mümkün olmayacak…
Herkes ayağını yorganına göre uzatsın…
Hayal etmek iyidir, ama hayalle iş yapmak kötüdür.

Yayın Tarihi
09.07.2010
Bu makale 11582 kişi tarafından okunmuştur.
Bu Haber İçin Yorum Yapın
NOT: E-Mail adresiniz web sitemiz üzerinde yayınlanmayacaktır.
CAPTCHA Image
Bu makaleye ilk yorumu yazan siz olun.

Yazara Ait Diğer Makaleler

Çerez Kullanımı

Kullandığımız çerezler hakkında bilgi almak ve haklarınızı öğrenmek için Çerez Politikamıza bakabilirsiniz.

Daha Fazla

Arama Yap!