Topal ördekler ve topal havaalanı!

Amerika’da görev süresinin son dönemine giren başkanlar için “topal ördek” deyimi kullanılır.
Başkanın görevi bırakacak olmasından dolayı siyasi iradesi olmadığı ve icraat yapamayacağı anlatılır bu deyimle...
Üzülerek ifade etmeliyim ki, Alanya’da “topal ördek”lerin sayısı bir hayli fazla…
Doğaldır ki, yıllar törpüler; insanlar kariyerini, heyecanını, gücünü ve etkinliğini yitirmiş olabilir.
Bu tipler, “hürmet” ve “himmet” ederek uzun süre koltukta kalmaya devam etseler bile üretemedikleri tek şey “hizmet”tir.
Moda deyimle, “inovasyon”a gereksinim vardır yönetim kadrolarında da…
Seçilmişlerde bunu halk yapar.
Atanmışlarda ise halkın seçtiği iktidar…
Bizde demokrasi de “topal” olduğundan, halkın ve seçilmiş iktidarın “topal ördek”lere teveccühü olabiliyor.
İşte bu durumda, alabileceğimiz hizmetlerden mahrum kalabiliyoruz.
“Topal ördek”ler ister bilerek ister bilmeyerek bir ülkenin ya da bir şehrin kaderini değiştirebilecek imkanları kullanamadıkları halde, kılları bile kıpırdamadan koltuklarında keyif çatmaya devam ederler!
…
Gazipaşa Havaalanı nihayet açıldı!
66 kişilik pervaneli uçaklarla İstanbul Sabiha Gökçen ve Ankara’ya günde birer sefer var şimdilik…
Bu bir başlangıç olarak kabul edilince elbette güzel bir gelişme…
Ancak, uçuşlar çok fazla ilgi görmüyor; dün İstanbul uçağı 22 yolcuyla gitti.
Ankara’nın ilk seferinde 3 kişi vardı.
Antalya’dan uçuşlar halen daha cazip…
Antalya’da alternatif fazla…
Üstelik İstanbul Atatürk’e uçmanın başka yolu yok…
Gazipaşa’da Borajet’e mahkum kalırsak, Antalya cazibesini asla kaybetmez.
Geçen gün Gazipaşa Havalimanı’na İstanbul’dan gelen iki yolcunun “trajikomik” hikayesini duydum ve üzüldüm.
Anamur’a tayin olan iki doktor Gazipaşa’ya inmişler.
Ellerinde valizleriyle dışarıya çıkmışlar ki, servis otobüsü yok, dolmuş yok, taksi yok…
Sormuşlar, soruşturmuşlar; araç yok…
Bu yaz sıcağında, ellerinde valizlerle anayola kadar yürümüşler.
Kan ter içinde anayola inince bu uçuşu seçtiklerinden dolayı nasıl pişman olduklarını anlattıkları bir bakkal onlara yardımcı olmuş…
Otostop yaparak onları önce Gazipaşa merkeze, ardından da Anamur’a yollamış…
Siz olsanız bir daha bu uçuşu tercih eder misiniz?
Ya da eşinize dostunuza bu uçuşu önerir misiniz?
Bu eksikliklerin bir an önce giderilmesi gerek…
Peşinden de uçak bileti satan acentelere havalimanında acilen bir kokteyl verilmeli…
Borajet’in İstanbul ve Ankara uçuşlarının devamı adına acentelerin bilet satışını teşvik etmelerinin yolları aranmalı…
Yoksa, 15-20 kişiyle bu uçuşlar kaç gün daha devam eder ki?
Bu havaalanı bu haliyle “topal”dır.
Pist uzamadığı sürece, bizim asıl beklentimiz olan charter uçuşlarının başlaması mümkün değil…
TAV, mevcut imkanlarının tamamını bu uğurda seferber etmiş durumda…
Siyasi iradenin harekete geçerek, TAV’ın ve bölge turizminin önünü açacak bu olayın gerçekleşmesini sağlamaktan başka bir seçeneği yok…
Bu arada, “Önce Havaalanı” diyenlere karşılık, “Önce il olmalıyız” demiştim hep…
Üniversite meselesinde de ortaya çıktı ki, “sihirli anahtar” Alanya İli…
İl olmadan kendi göbeğimizi kesemeyeceğimiz gün gibi meydanda…
Alanya’nın enerjisini, gücünü ve etkinliğini birleştirmesi ve Antalya’nın vesayetinden kurtulması gerek, hem de acilen…
Bu böyle biline…