Bu köşenin adı

Fettah Tamince’nin “Her şey dahil sistemden vazgeçiyoruz” açıklaması yeni bir tartışma yarattı.

Ulusal medyamız bile konuya sayfa ayırdı ve önem verip, inceledi.

Ancak konuyu yakından bilenler, biraz zaman ayırıp satır aralarını okuyanlar Rixos Grubu’nun aslında radikal bir karar almadığını ve değişen bir şey olmadığını fark ettiler. Yazılanlara, söylenenlere uzaktan bakıp benim gibi gülümsemeyi tercih ettiler.

Ancak çevremdeki “Rixos doğru yaptı, siz ne zaman bırakacaksınız bu lanet sistemi!” diyenler öyle çoğalmaya başladı ki, bugün ucundan dokunmaya karar verdim “sözde” değişime.

Öncelikle herkes bilmeli, Antalya Sheraton her şey dahil sistemden çıkmıyor, zaten hiç girmedi!!!

Rixos Ankara, Rixos Konya gibi şehir oteli olarak çalıştı ve sanırım böyle devam edecek, yani Antalya’da değişen sistem - mistem yok!!!

Bodrum’a gelince, “Her şey dahil”in az kullanıldığı ve tatil yöresi olarak müşterisinin bu sistemden hoşlanmadığı bir yöremiz.

Rixos da bunu şimdi anladı, her akıllı yatırımcı, işletmeci gibi, arz - talep dengesine yeniden baktı, bir değişimi Bodrum’da yaptı.

Yani kararı veren işin özünde Tamince değil. Müşteri öyle istediği için, Bodrum’da Rixos’un bir otelinde sunulan ürün-hizmet değişecek.  

Biz dönelim Antalya’ya ve soralım, “Var mı değişen otel sistemi Belek’te, Kundu’da, Kemer’de?

Siz buralarda gördünüz mü, “Kaldırdım!” diyen her şey dahil sistemi?

Yaaa , İşte gerçek bu. Şimdi anladınız mı?

Nedeni çok açık, bu bölgenin müşterisinde aileler çoğunlukta, bütçeler kısıtlı ve 10 milyon yabancı, 2 milyon yerli turist hedefi öyle “Haydi!” denince yakalanmıyor. Bodrum’un toplam turisti 1 milyon olmadı daha, sezonu 3, bilemedin 4 ay. 

Antalya’da “Ben vazgeçtim sizin istediğinizi yapmaktan” demek o kadar kolay değil.

Şimdi dönelim bu açıklamalardan sonra işin özüne.

Önce herkes umarım anladı, Rixos sistemi değiştirmiyor. Belki yakın bir gelecekte yapar ama bugün aynen durduğu yerde. Yakın geleceği de açalım, benim görüşüm en az 5 yıl daha sisteminin geneline dokunamazlar. Elbette kendi bilecekleri bir iş, karara saygı duymak,  bize uzaktan gazel düşer ancak.

Rixos ekibi de eminim kabul eder, her şey dahil kötü bir sistem değil.

Uygulamada yanlışlıklar olabilir, eksiklik mutlaka vardır ama bu kimin suçudur, nedenleri nedir? İnceleyip bakmak lazım. İstanbul’dan akıllı binalardan sallamakla cevap aranmaz, çözüm bulunmaz.

Antalya’da 10 milyon yabancı, 2 milyon yerli turist bu otellerde ortalama 8-9 gün  kalıyor, büyük bölümü ailelerden ve orta yaşın üstündeki turistlerden oluşan bu kitle, bugün Antalya’da fiyatla ürün ve hizmet kalitesi dengesi sağlandığı için oluştu. Krizlerde ve dengesiz büyüme kararlarıyla zaman zaman gerileme oldu ama turizm işini doğru ve dengeli yapan için her zaman kalıcı bir ekmek kapısı olarak kaldı. Bu sektörden mega zengin çıkmaz, turizmde yaşayan paraya boğulmaz ama şımarmaz, kontrolsüz hırslanmaz ve çalışıp, çabalayıp ekmek teknesini beklerse de iyi yaşar.

Bugün “her şey dahil”i eleştirmeye Antalya turizminde kimsenin hakkı yoktur. Bu sistem olmasaydı bu bölgede 2 milyar doları geçen otel yatırımları olmazdı, havalimanları çalışmazdı, otobüsler hareket etmezdi, domates elde kalırdı, Kapalıçarşı altınını pırlantasını nereye satacağını düşünürdü ve 300 binden fazla işsizimiz daha olurdu.

Kısa keselim, her şey dahil bu bölgenin bugüne gelmesindeki en büyük kahramandır.

Kimse nankörlük etmesin, kusura bakmayın sert oldu ama rekor diye çığlık atanlar lütfen biraz daha saygılı ve dikkatli eleştirilerde bulunsun.

Konuyu kapatmadan, ekleyelim, 10 milyon turistten ekmek bulamayan ve sürekli yakınanların da önce kendine bakması, sonra gelen turiste kızması gerekir.

“Biz nerede yanlış yaptık?” sorusuyla yüzleşemeyenlere benim cevap aramak gibi bir görevim yok.

Her şey dahil bugün Antalya için vazgeçilmezdir. En az 5 yıl daha bu arz talep dengesi böyle devam edecektir.

Eğer bir gün kaliteli bir stat, bir arena, bir konferans ve sergi  merkezi, Lara Temalı Park projesi tamamlanırsa ve kumarhaneler yeniden dağ başında değil ama doğru yerde, burada Antalya’da açılırsa,  hep beraber her şey dahilden oda kahvaltıya, yarım pansiyona geçişi alkışlarız.

Öyle yerinde durup, benim malım güzel çığırtkanlığıyla bu işler yürümez.

Kendimizce kahramanlar yaratıp, sonra da “Bakın yapan yapıyor” havasını pompalamakta işe yaramaz.

Lütfen işimize bakalım. Hayatın pratiği diyor ki: “Seneye 12 milyon yabancı, 3 milyon yerli  turist gelecek bu bölgeye. Kur politikasını, içkideki fazla vergilendirmeyi, kış aylarında beklenen prim indirimlerini, yeni alt yapı ve çevre yatırımlarını, pazarlama bütçelerini  konuşalım, lütfen içi boş haberlerin peşinden koşup zaman kaybetmeyelim.

Hadi biz işimize bakalım, daha yapmamız gereken çok şey var!!!

SABAH AKDENİZ’DEN ALINMIŞTIR

Yayın Tarihi
09.08.2010
Bu makale 9307 kişi tarafından okunmuştur.
Bu Haber İçin Yorum Yapın
NOT: E-Mail adresiniz web sitemiz üzerinde yayınlanmayacaktır.
CAPTCHA Image
Bu makaleye ilk yorumu yazan siz olun.

Yazara Ait Diğer Makaleler

Çerez Kullanımı

Kullandığımız çerezler hakkında bilgi almak ve haklarınızı öğrenmek için Çerez Politikamıza bakabilirsiniz.

Daha Fazla

Arama Yap!