EĞİTİM-GENÇLİK

"KENTLERDE KENTSİZ İNSANLAR" KONULU KONFERANS

 Antalya Kent Konseyi'nin, insan haklarına dayalı bir yerel yönetim ve kent kültürünün oluşturulmasına katkıda bulunmak amacıyla Antalya'da kurulması planlanan İnsan Hakları Merkezi'nin hazırlık çalışmaları kapsamında 2013 yılında başlattığı konferanslar dizisinin sonuncusu gerçekleştirildi.  

  “Kentlerde Kentsiz İnsanlar” konulu 7’inci ve son konferansın konuşmacısı ise Maltepe Üniversitesi'nden Prof. Dr. Sevgi İyi oldu.  Maltepe Üniversitesi'nin destek verdiği proje kapsamında gerçekleştirilen ve moderatörlüğünü Kent Konseyi Yürütme Kurulu Üyesi Recep Esengil'in yaptığı konferansa konuşmacı olarak katılan Felsefe Profesörü Sevgi İyi, öncelikle günümüzde hızla gelişmekte olan kentlerde mimari yapılaşmalarda yaşanan değişiklikler üzerinde durdu. Bugünkü yapılanışıyla içinde yaşanılan kentlerin, kent olma özelliklerini ne ölçüde taşıdıklarının tartışılır olduğunu ifade eden Prof. Dr. İyi, günümüzde 'kent' anlayışının insanlar aleyhine giderek değişmekte olduğunu söyledi.
  Özellikle son 15-20 yılda yaşanan değişikliklere dikkat çekerek, akıllı daire ve siteler diye adlandırılan yapıların hızla çoğalmakta olduğunu ifade eden Prof. Dr. Sevgi İyi, şunları söyledi:
  "Bu yapılar hem mimari yönden hem de güvenlik bakımından son derece düşündürücü özellikler taşıyor. Bu akıllı siteler küresel bir kent anlayışıyla ki, bunun da temelinde belirleyici unsur olarak para yer alıyor. Bu anlayışla önceden tasarlanmış belirli, sınırlı, hiçte özgür olmayan bir yaşam tarzı hazır bir kalıp olarak sunuluyor. Bu yaşam tarzları da örneğin, 'Sizin için her şey düşünüldü, sizin için her şeyi düşündük' gibi takım özlü, etkileyici ifadelerle bizlerin yeni bir şey tasarlamamıza, yaratıcılığımıza gerek kalmadığı söylenerek sunulmakta. bizim hayal gücümüz kalmamakta, yaşam tarzımızla ilgili kendi tasarladığımız çerçeveler ortadan kalkmaktadır."
  İnsanların, adeta sınırlandırılmış ve özgürlüğü yok edilmiş bir yapılaşmanın içine hızla alınmakta olduklarını vurgulayan Prof. Dr. Sevgi İyi, "Güvenlik kaygısıyla dört yanı duvar, çeşitli örgülerle çevrilmiş, bahçe düzeni tümüyle yapaylaşmış, ne ölçüde gerçek ihtiyaç olduğu tartışılır olan konforu nedeniyle teknolojiye bağımlı hale gelmiş akıllı siteler, kürsel dünyanın kent tasarımıdır artık. 21’inci yüzyılda kent bambaşka bir yapıya dönüşmüştür. Bu duruma bir de yetersiz altyapı, doğal afetler karşısındaki güvenlik sorunu eklendiğinde bu yapılar bile kent olma ve insanca yaşama arasındaki ilişkinin ne olduğu sorusu önem kazanmaktadır" diye konuştu.
  Öte yandan yer yüzünden kopmuş yüksek binalarla  insanı doğal ortamı olan topraktan, genel olarak doğadan koparan bir yaşam tarzına iten yapıların hızla çoğaldığını ve belirli bir konfor anlayışıyla da cazip hale geldiğini belirten Prof. Dr. Sevgi İyi, "Belirli kentlerde ne toprağa dokunabiliyoruz ne de ağaçları, çiçekleri görebiliyoruz. Gökyüzünün rengi de kalmadı artık. Bu, günümüzde kent yaşamında insan için çok derin bir yabancılaşmadır. Böyle kentlerde doğaya, doğal olana, kendimize hızla yabancılaşıyoruz. Bu kentlerde kendi zamanımızı bile yaşayamıyoruz. Kendimiz için var olamıyoruz. Sanki kendimiz için var değiliz" ifadesini kullandı.
  Kentsel Dönüşüm uygulamalarına yönelik amacından saptırıldığı gerekçesiyle eleştirilerde de bulunan Prof. Dr. Sevgi İyi, şunları söyledi:
  "Kentsel dönüşüm çalışmaları acaba ne derece amaca uygun yapılmaktadır? Bunu sorgulamak için hepimizin yeterli gözlemleri olduğuna  inanıyorum. Kentsel dönüşüm sadece yeni binalar yapmaktan ibaret olmamalı. Ayrıca yapılan binaların mimari ve güvenlik açısından durumu nedir? İnsanın kentte yaşamaktan çok kentsiz kalmasına yol açan uygulamalar ne kadar amacına uygun düşmektedir. Kentsel dönüşümün amaçladığı şey, kentin dokusunu bozan yapılaşmaya engel olmak ve o kentin özelliğini koruyan bir yapı düzeni kurmak ise bugün yapılanlar buna ne kadar uygun düşüyor."
  Prof. Dr. İyi, bir kentin kente uygun yaşam tarzını sunmaya elverişli olabilmesi için sağlanması gerekli üç koşulu ise şöyle sıraladı.
  “Her bakımdan insanın güvenliğini sağlamaya ve sağlığını korumaya uygun, özenle oluşturulmuş bir altyapı, kamu hizmetlerinin insanın güvenliğine ve gelişimine uygun olarak düzenlenmesi, kentlerin genel olarak yaşamı kolaylaştırıcı ve insan için olacak şekilde düzenlenmesi ve uygulamaların olabildiğince bu amaca uyun şekilde yapılması”

Yayın Tarihi
28.06.2014
Bu haber 3495 kişi tarafından okunmuştur.
Bu Haber İçin Yorum Yapın
NOT: E-Mail adresiniz web sitemiz üzerinde yayınlanmayacaktır.
CAPTCHA Image
Bu habere ilk yorumu yazan siz olun.

Çerez Kullanımı

Kullandığımız çerezler hakkında bilgi almak ve haklarınızı öğrenmek için Çerez Politikamıza bakabilirsiniz.

Daha Fazla

Arama Yap!