1947 (2)Akseki Ortaokulu?

Akseki Ortaokulu…

1947 Başlıklı yazımın birinci bölümünde, Akseki Ortaokulu’nun yapılışı ve açılışıyla ilgili anılarımı anlatmaya çalışmıştım. Bir bakıma, çocukluk anıları olarak da yansıttığım, mütevazı yazılarım üzerine, gösterilen yoğun ilgiye teşekkürlerimi sunarken, ilgilenen dostlar için yazdığım ve yazmakta olduğum küçük ayrıntıların, yaşanılan dönemlere ışık tutabileceği düşüncesiyle sürdürmeyi görev sayıyorum.

1947 yılının Kasım ayında öğrenime başlayan Akseki Ortaokulunda okuma imkânına kavuşan öğrenciler arasında, ilkokulu birkaç yıl önce bitirenlerden başka, komşu ilçelerden gelenlerin de bulunduğundan yazımın ilk bölümünde de söz etmiştim.

Okul, yetişkin öğrencilerinin kıyafetlerini tamamlayan şapkaları, ağır başlı davranışlarıyla, bir yüksek okul görünümündeydi. Ortaokulun açıldığı yıl, henüz ilkokul ikinci sınıf öğrencisiydim. Tüm ilkokul öğrencileri gibi, ben de ortaokul öğrencisi olma hayalleri kurmaktaydım. Kasabamızın orta yerinde bulunan eski ilkokul binası öğrenci yoğunluğu nedeniyle güç durumdaydı. Ortaokul’un ikinci katındaki dersliklerin kendileri için yeterli olunca, ilk kat ilkokula ayrıldı. Eski İlkokulda kalan öğrenciler “Devrim İlkokulu” benim de içinde bulunduğum “Kurtuluş İlkokulu” adıyla, Ortaokul’un yeni dersliklerine taşınmış olduk. Sınıf Öğretmenimiz Yümnü Gürcan, zaman zaman ortaokul öğretmenlerini sınıfımıza davet eder, bizlere sorular yöneltmelerini isterdi; bu konuklar arasında bazen, yetişkin ve zekâsını kanıtlamış ortaokul öğrencileri de olurdu. Bizler de, öğretmenimizi onurlandıracağını bildiğimiz, konuk sorularına doğru yanıtı vermeye can atar, parmak kaldırırdık.

Yıl 1950. Mayıs ayında, milletvekili seçimleri yapılacağı söylenmekte, ilçeye gelip-gidenler çoğalmaktaydı. Arasta sokak girişinde kiralanan bir dükkâna;  üstünde el resmi bulunan, “Yeter, Söz Milletindir.DP.” yazılı afişler asılmış, siyasi partilerin konuşmacıları “Park” dediğimiz, Belediye açık hava bahçesinde konuşuyorlardı. Bu arada, ortaokul öğretmenlerinin arkadaşları olarak okula gelen bazı kişiler de, sınıflarımızın konukları oluyorlar, demokrasi ve demokratikleşmenin gerekliliğini anlatırlarken, Demokrasinin, Demokrat Parti adıyla karıştırılmaması gerektiğini de söylüyorlar, batı ülkelerindeki seçimleri, uygulamaları anlatıyorlardı. 15.Mayıs.1950, DP seçimi kazanmış, Türkiye’de ilk kez, seçimle yönetim el değiştiriyor, öğretmenlerimiz tarihe ket vuran bu olaydan sürekli söz ediyorlardı. Ortaokul ilk mezununu verirken, bizler de ilkokulu bitirip ortaokul öğrencisi olmaya hak kazanmıştık.

Kazandıkları okuma ortamını en iyi şekilde değerlendirmeyi amaç edinen Akseki Ortaokul mezunları katıldıkları meslek liselerinin sınavlarını kazanmakla kalmadılar. Mezuniyetlerinden sonra, günümüzdeki gibi, yüksek okullara, üniversitelere gitme imkânlarının olamadığının bilinciyle, lise mezuniyeti sınavlarına  katıldılar. Sağlık Memurluğu ile yetinmeyip, Tıp Fakültesi öğrenimlerinden sonra, ana bilim dallarının Prof.ları olarak; Tapu Lisesinden mezun olan öğrencinin, Hukuk Fak. Dekanı görevindeki başarısını gördük ve o dönem mezunlarından yüksek öğrenimlerini tamamlayıp, başarılı olmayana da rastlamadık.

1950 ve 1960 yıllarda, çevredeki ilçeler ortaokuldan sonra liselerini de kurdular. Aksekimizin lise taleplerine ise, ilgili yasanın onbeş bin nüfus koşulu engel oluyordu. Halbuki, Akseki merkez nüfusunun yarısından az olanların liseleri vardı. Ortaokul mezunları, önceden olduğu gibi, Antalya, Konya Liselerinden başka, komşu ilçe liselerinde öğrenimlerini sürdürmek zorundaydılar.

1967 ye gelindiğinde ise, 1960 Devrimini yapan, Milli Birlik Komitesi Üyelerinden, Tabii Senatör Kâmil Karavelioğlu’nun ilgilenmeleriyle Akseki’de Kız Enstitüsü açıldı. Okulun adı, daha sonra Kız Meslek Lisesi adını aldı ve daha sonra, zamanın Milli Eğitim Bakanı İlhami Ertem’in emirleriyle okul mezunlarına “Biçki-Dikiş Kursu Öğretmenliği” sıfatı da verildi. Öğrendiğimize göre, Bakanın memleketi Edirne’deki Kız Meslek Lisesi ile birlikte, öğretmen yetiştiren iki Kız Meslek Lisesinden birisisiymiş, bizim Akseki Kız Meslek Lisesi de. Okul, yurdun dört bir yanından yatılı kız öğrencilerini kendisine çekmiş, çevrede ün yapmıştı.  Ortaokulumuzun kurulduğu yıllarda, çevrede benzeri olmadığı gibi, bu kez, Kız Meslek Lisemiz de, dalında bölgenin tek okuluydu. Doğudan-batıdan gelip kaydını yaptıran öğrencilerin etkinlikleri, yıl sonu defileleri ilgi topluyor, siyasetçilerin de; “En yakın zamanda, lisemizin müsameresini de izleriz, Akseki’de...” Nutuklarına konu oluyordu. Ve hatta, Okul Müdiresi gördüğü ilgi nedeniyle, Milletvekilliği seçimlerinde aday, adayı oldu. Ama, Aksekide henüz lise yoktu…

Yıl 1927; Akseki Ticaret Bankası’nın Kuruluşu…

Yıl 1947; Akseki Ortaokulu’nun açılışı…

Yıl 1967; Akseki Kız Enstitüsünün açılışı…

5.Cumhurbaşkanımız Cevdet Sunay, 8.Yurt içi gezilerinde, beraberinde İmar İskan Bakanı Haldun Menteş ve Antalya Milletvekili, hemşerimiz Osman Yüksel ile Akseki’den geçtiler. Devletin en yüksek makamına sunulacak bülteni ve pankartları hazırlayan kişi olarak, en önde gelen isteği yansıtılanları; “Okuyanımız çok-Lisemiz Yok…”Akseki-Bozkır Yolu açılsın.” Olduğunu anımsıyorum. Cumhurbaşkanı, Orman İşletmesi Salonundaki  alabalık menülü yemek sırasında, “Liseniz yok mu?” sorularına yöneltilen maruzatımıza rağmen, bir gelişme olmadı.       (Bu pankartlar arasında, “Çimento Fabrikası kurulsun…” da vardı ki; “İyi ki isteklerimiz karşılanmamış.” Dedik; çünkü, doğamızı kirletecek bu girişimi def etmek için, çok uğraştık, iki binli yıllarda…

Bu arada, 1953 yılında, İstanbul’da kurulan “Aksekililer Yardımlaşma Derneği”nin düzenlediği toplantılardaki bağışlarla eski ilkokulun yerine yenisi yapılmış, Akseki’ye yaraşan hizmetler verilmeye başlanmıştı. Dışarıdan gelen öğrencileri, Kız öğrenciler gibi barındıracak erkek öğrenci yurdu ihtiyaçları, kiralık mekânlarda karşılanmaya çalışılırken, “Akseki kendi okullarını kendisi yapan ilçe…”  ününü de kazanma aşamasındaydı.

1970 li yıllarda ortaokul mezunları için, lisenin gerekliliği daha çok duyulmaya başlamıştı. İstanbul’da, Bohemia Kristal Fabrikası sahibi ve yöneticileri; Nazmi-Hilmi-Sadık Şahin Kardeşler, Ortaokul Bahçesine Lise binası yaptırma girişiminde bulundular. Projesini Milli Eğitim Bakanlığından aldıkları yapı tamamlanınca, Antalya Valisi Hüseyin Öğütçen yapının açılışını yaptı. Lisenin, hizmete giriş tarihi 1973 oldu.  Ortaokul ile birlikte, aynı bahçe içindeki yapıların birlikte kullanılacağı okul; “Akseki Şahinler Lisesi” adıyla anılmaya başlandı. Vali, Ogütçen, Derneğimizin Dutluca yolu üzerinde yaptırmayı planladığı Endüstri Meslek Lisesinin de sembolik temelini attı. Temele atılan harcın, çimentosuz olduğunu fark eden Vali Öğütçen; “Aksekililer israfı sevmez.” esprisi ile Aksekililerin ticaretteki başarılarından söz etti. Açılış törenindeki pankartlarda, “Şahinler’e bin teşekkür…” benzeri mesajların yanındaki; “Sağlam kafa, sağlam vücutta bulunur. Spor tesislerimiz ne zaman kurulacak.” Pankartını küçük olarak yazmış da olsak, tek istek içermesinden olacak, Valimiz, Belediye Başkanımız Gani Şatıroğlu’ndan, Şehir İmar Planındaki Spor Sahası yerini sordular. Bugünkü Akseki Stadı mahalline gelindiğinde; “Belediyenizce arsanın kamulaştırılması durumunda, hiçbir ilçede bulunmayan bir stad yapımını gerçekleştirebiliriz.” Dediler. Gani Bey’in,”Emriniz olur.” Yanıtlarıyla, Akseki’ye görkemli bir tesis kazandırılmış oldu.

Ortaokulun ve yeni lisenin yatılı öğrencileri için yurt binası yaptırma girişiminde bulunan Dernek, okulun kuzeyinde, Hükümet Konağının doğusundaki Cadde üzerinde, eski Demirciler içindeki arsayı seçti. Yapı tamamlanınca Bakanlıkça, Akseki Şahinler Lisesinin kız öğrencilerine tahsis edildi. Yatılılığı kazanan orta ve liseli kız öğrencilerle, görev yerlerinde ortaokul-lise bulunmayan öğretmen çocukları yurttan yararlandılar. 150 ye yakın kız öğrenci, o günün koşullarında su sıkıntısıyla karşı karşıya kalarak da olsa, liseden sonra yüksek okullarda, üniversitelerde okuma fırsatını buldular, başarılı oldular. Ben de, bu kutsal mekân olan ortaokulda okuma şansını yakalayan ve daha sonra aynı okulda resim öğretmenliği görevimi yürütme fırsatını bulan bir Aksekili olarak, öğrencilerimin resim dalında, Türkiye genelinde katıldıkları yarışmalarda beş birincilik ve çok sayıda dereceler elde etmelerinin mutluluğunu yaşadım. Yöremizle ilgileri gelişmeleri izledim. Çeşitli yayın organları aracılığıyla, acı-tatlı gelişmeleri hemşerilerimle paylaşmayı, Akseki dışındaki hemşerilerimizle sıcak iletişimlerin sürdürülmesine katkıda bulunmayı görev saydım, üstlendim.

 Bu arada, komşu ilçe lisesine uyum sağlayamadığı için, ilçemize gönderilen genç Beden Eğitimi öğretmeninin; “Ben bu kızlardan kurulacak voleybol takımını şampiyon yaparım.” Vaadinin gerçekleşmesi ve  Antalya Şampiyonu kızlarımızın, Isparta’da yapılan, diğer il birinciliklerinin de katıldığı elemelerde grup birinciliğini kazanmaları da, unutamayacağımız anılar arasında yer aldı.

Ortaokulumuzun doğusunda kalan bahçesine, Değerli büyüğümüz Tüm General ve Danışma Meclisi Üyesi Fehmi Kuzuoğlu’nun anısını yaşatmakta olan, “Yabancı Dil ve Bilgisayar Laboratuvarı” nın kuruluşunun heyecanını değerli eşi Necla Hanımla ve Yeğeni İbrahim Özkaynak ile birlikte yaşadık. Hepimizi çok üzen yangının verdiği hasarın ölçüsünü araştırırken bu değerli emanetin zarar görmemiş olması, bir nebze tesellimiz oldu.

Bu güzel ve anlamlı bağışın öncesinde ve sonrası gelişmeler, Aksekimizi bir “Eğitim Kenti” konumuna getirmişti. Halkımızın “Sanat Okulu” olarak adlandırdığı, Endüstri Meslek Lisesi ve Ticaret Lisesi’nin açılışından önce, Halis Hoca’nın (Gündoğdu), çoğunluğu   İstanbul’daki hemşerilerimizden topladığı bağışlarla, Uzunyol üzerinde yaptırdığı yatılı İmam Hatip Lisesi,  hemşerimiz Gani Sınık’ın Sağlık Bakanlığındaki Şube Müdürlüğü ve İstanbul Milletvekili Hilmi Özen’in takipleriyle açılan, Akseki Sağlık Meslek Lisesi’nin yatılı öğrencileri ilçemizi canlandırıyor, çarşı esnafının da yüzünü güldürüyordu.

Otuz yıllık öğretmenlik görevimden sonra 1990 da, Nüfus Sayımı işlemlerinden sonra Antalya Anadolu Lisesine atanmış, Akseki ile iletişimimi sürdürmeme rağmen ayrılmak durumunda kalmıştım Bu zaman içinde, önemli gelişmelerin yaşandığını izledim. Tüm liselerin, “Çok Programlı Lise” başlığı altında, Şahinler Lisesine bağlandığını, Dutluca yolu üzerindeki Sanat Okulu yapısının, “Atatürk Anadolu Lisesi” adıyla öğrenimlerini sürdürdüklerini, Şahinler Lisesi Kız Öğrenci yurdunun tadilat geçirerek, İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü ve Öğretmen Evi olarak hizmet vermeye başladığını gördük.

Okulların tek çatı altında birleşmeleri, öğrenci sayılarını azalttı, yatılı öğrenci sayılarını da… Altı lise arasında, her dalda oluşan rekabet ve iletişim, liseler arasındaki yarışmalar ilçeye hareket getiriyordu. Yeni uygulama pek de iyi olmadı.

Bu geriye gidişe bir alternatif olarak düşünülebilecek gelişme, Akdeniz Üniversitesine bağlı, “Akseki Meslek Yüksek Okulu”nun Kayabaşındaki Ömer Duruk Parkı-Atatürk Anıtı yanındaki yapılarda öğrenime başlaması oldu. Dört dalda öğrenim veren, iki yıllık Meslek Yüksek okullarına 600 öğrenci kayıt yaptırarak, öğrenim yılları boyunca Aksekide barınmaktalar. Öğrenci Yurdu olarak kullanılan yapıların ihtiyacı yeterince karşılamadığından yakınılıyorken,  eski İmam Hatip Lisesi binası, tadilatlarla Yüksek Okul Kampusü konumuna getirilmiş oldu.   Bu arada, komşu ilçe Alanya’da yeni kurulan “Hamdullah Eminpaşa Üniversitesi” ilgililerinin, Akdeniz Üniversitesine bağlı, Akseki Meslek Yüksek Okulunun kendilerine bağlanması önerisinin benimsendiği görülmektedir. Yeni Üniversitenin, Akseki’de dört yıllık “Orman Fakültesi” ve daha çok sayıda Yüksek Okul vaadinde bulunduğu söyleniyor. Umarız, vaadler gerçekleşir.

Günümüzde, spor kulüplerinin stadlarını “mabet” olarak tanımlayan taraftarlar gibi, binlerce öğrenciyi yaşama hazırlayan, yüzlerce öğretmene mesleğini yapma ortamı hazırlayan ortaokulumuz da, bizler için, bir “kutsal mekân” olmuştur.  İnternet ortamında gruplar kurarak, okulumuz adı altında, “aidiyet duygusu içinde kenetlenen” bizlerin sembolü, Aksekimizin ilk göz ağrısı okulumuz, onarılmalı, anılarımız yaşatılmalı,  yok edilmemelidir…

 Aksekimize ve Milli Eğitimine “geçmiş olsun” dileklerimle, bundan böyle benzeri olayların yaşanmaması ve Hürriyet Gazetesinde yayınlanan ve bu konuda teknik bilgi de içeren Alper Beyaz’ın uyarıcı yazılarından yararlanılması beklentimizdir.

Saygı ve sevgilerle…

Yayın Tarihi
01.08.2016
Bu makale 4327 kişi tarafından okunmuştur.
Bu Haber İçin Yorum Yapın
NOT: E-Mail adresiniz web sitemiz üzerinde yayınlanmayacaktır.
CAPTCHA Image
Kayıtlı Yorumlar
Ortaokul ve Lise eğitimini Aksekide tamamlamış yüzlerce kız öğrenciden bir tanesiyim. 1993 yılında Şahinler Lisesinden mezun oldum. Eğitimimin ve kişiliğimin temelleri bu şirin ilçede ve okulda atıldı. Üzerimizde emeği geçen tüm öğretmenlerimize Resim Öğretmenim İbrahim Ekmekçi nezdinde teşekkürlerimi sunar saygıyla ellerinden öpüyorum.

Gülşen Erdoğan 06.08.2016

Sevgili İbrahim Ekmekçi'ye aynı yıllarda Akseki Devrim İlkokulu ve Akseki Ortaokulunda aynı nitelikte hatıraları olan bir kişi olarak teşekkürlerim ve sağlıklı uzun ömür dileklerimi sunarım.

Tahir Alp 04.08.2016

Çerez Kullanımı

Kullandığımız çerezler hakkında bilgi almak ve haklarınızı öğrenmek için Çerez Politikamıza bakabilirsiniz.

Daha Fazla

Arama Yap!