AKP'nin farklı başarısı

Milletvekili genel seçimi bitti ve AKP, 5 ay önce aldığı oyun 9 puan fazlasını alarak tek başına iktidar olmayı başardı.

Bu başarının gelişinde birçok şeyler söylendi ve söylenmeye de devam edecektir.

Kimileri, AKP’nin devletin tüm imkânlarını kullandığını söylüyor. Kimileri, tehditlerle neticeyi elde ettiği söylüyor. Kimileri, algı operasyonları yaptığını, kimileri terörü yaratarak milliyetçilik söylemi üzerinden hedefine ulaştığını söylüyor. Kimileri de seçimin olağanüstü bir ortamda yapıldığı için AKP tek başına iktidar olduğunu söylüyor.

Öyle veya böyle bir şekilde milletin iradesi sandığa yansıdı ve AKP hedefine ulaştı.

Benim merak ettiğim farklı bir konu var.

Hatırlayanlar bilirler, 7 Haziran seçiminden sonra CHP eski Genel Başkanı Deniz Baykal, TBMM Başkan adayı olduğunda MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, HDP’nin Baykal’a oy vermesi halinde kendilerinin oy vermeyeceğini açıklamıştı. Öyle yaptı.

24. dönem TBMM’de aynı meclis sıralarında HDP ile oturan, komisyonlarda aynı masa etrafında HDP ile oturan MHP’nin bu tavrı çok eleştirildi.

Eleştirilerin yanı sıra her iki siyasi partiyi iki ayrı uçta olduğu, MHP’nin Türk Milliyetçisi, HDP’nin ise Kürt Milliyetçisi olduğu belirtilerek, “Her iki partinin yan yana gelmesinin söz konusu olamaz” yorumları da hep yapıldı.

Ancak, kazın ayağının öyle olmadığını AKP’nin en büyük başarısı ile ortaya çıktı.

O başarı; AKP, her iki uç tarafta bulunan hem MHP’yi hem de HDP’yi saflarına katabiliyor.

Yani normalde yan yana gelmek istemeyen bu iki ideoloji, AKP aracılığı ile yan yana gelebiliyor.

Bunu 1 Kasım seçiminde de gördük. AKP, hem MHP’den hem de HDP’den oy alabildi.

Antalya’da bile MHP’den ve HDP’den birer milletvekilini aldı.

Siyaset senin gibi düşünmeyenleri ikna etme sanatıdır ve AKP bunu çok iyi başarmıştır. Sadece iki ayrı uçta bulunan ve yan yana gelmeyi bile istemeyen farklı ideolojiden AKP oy alabiliyorsa muhakkak sosyolojik olarak da incelenmelidir.

Bu gelişmeden dolayı şöyle bir sonuçta ortaya çıkıyor.

MHP’de yer alan ya da her seçimde MHP’ye oy verip de 1 Kasım seçiminde AKP’ye oy verenler gerçek Türk Milliyetçisi değildi.

Ayrıca MHP’nin 7 Haziran’da ki seçimde aldığı oyların bir kısmı emanet oylardı ve bu oylar AKP’ye gidince MHP’nin gerçek oyu ortaya çıktı.

Aynı şeyi HDP içinde söyleyebiliriz.  HDP’ye oy verip de 1 Kasım seçiminde AKP’ye oy verenler de gerçek Kürt Milliyetçisi değildi. Dolayısı ile 1 Kasım seçiminde HDP’nin gerçek taban oyu ortaya çıktı.

Eğer bunların hiç biri değil ise ve AKP,  her iki sivri uçta bulunan ideolojileri kendi sayfalarına katabiliyorsa o zaman dediğim gibi AKP’nin başarısı sosyolojik olarak incelenmelidir.

 

 

Yayın Tarihi
02.11.2015
Bu makale 305 kişi tarafından okunmuştur.
Bu Haber İçin Yorum Yapın
NOT: E-Mail adresiniz web sitemiz üzerinde yayınlanmayacaktır.
CAPTCHA Image
Bu makaleye ilk yorumu yazan siz olun.

Yazara Ait Diğer Makaleler

Çerez Kullanımı

Kullandığımız çerezler hakkında bilgi almak ve haklarınızı öğrenmek için Çerez Politikamıza bakabilirsiniz.

Daha Fazla

Arama Yap!