Anadolu Partisinin rotası

Yıllar önce yazdığım Anadolu Kardeşliği başlıklı yazımda Anadolu bilgelerinin imbiğinden süzülüp gelen duygularla büyük ve bir o kadar acılı coğrafyamızdaki ayrımların kayırmaların sonun getirecek çözüme küçükte olsa bir ışık huzmesi tutmak istemiştim.

Olumlu eleştiriler de almıştım:

“Bölünmeye ve parçalanmaya götürür.”Diyen olumsuz eleştiriler de.

Bizim siyasilerin gözünden kaçırdığı iki Anadolu gerçeği vardır.

Birisi Anadolu’da yaşayan insanların engin sabrı…

İkincisi de sabrın sonuna kadar sürdürülecek eşsiz hoşgörüsü…

Anadolu Kardeşliğinin temeline bırakılan fitili her an ateşlenmeye hazır iki tehlike vardı.

Birisi dinci örgütlenmeleri hareketlendiren din tacirlerinin deşifre edilmesi…

İkincisi de aşırı milliyetçi ve varış noktaları ırkçılık olan tehdide karşı üretim ilişkilerinin bütün ülkede etkin hale getirilmesi işsizliğin yok edilmesiydi.

Bu iki tehditle mücadele edemeyenler günü geldiğinde siyasi arenanın mağlupları tarafında kaldılar… Tehdit unsurları ise galip geldi.

Muhalefetteki partilerin bu hassas noktaları yığınların dikkatinde odaklayamadığına tanık olduk. Halkını inandırılamadıkları için de yenilgileri peş peşe geldi.

Unutmasınlar ki seçmenin kafasında ve yüreğindeki güvensizlik korkusunu yok edemeyen hiçbir muhalefet iktidarın kapısını açamaz.

Anadolu Partisi bakalım Anadolu Kardeşliğine rotasını çevirebilecek mi?

Söylemleri ve parti tüzüğü ile kayıp güveni yeniden inşa edebilecek mi?

Seçmen ile birebir görüşmelerde üstün bir performans sağlayabilecek mi?

Yenilgilerden küçülmüş yüreklere cesareti aşılayabilecek mi?

Nazım’ın Bu Memleket bizim…

Nazım Hikmet’in Bu Memleket Bizim ve Bülent Ecevit’in Pülümürlü Yaşsız Kadın şiirlerindeki özü tahlile ederek politik çalışmaları içinde stratejiye dönüştürebilecek mi?

“Bana küstüler ben de onlara küserim.” Tuzağından uzak durabilecek mi?

Ne dersiniz?

Emine Ülker Tarhan’dan haber var…                     

C.H.P’den ayrılan ve Anadolu Partisini kuran Emine Ülker Tarhan’la ilgili yazdıklarımın sonucunda dağ taş ses verdi ama C.H.P’den tek bir Allah’ın kulundan tık çıkmadı.

Ne demiştim o heyecan var ya o heyecan!

O heyecan yerine her şeyi küçümseme var… Bütün dağları ben yarattım algısı var…

Emine Ülker Tarhan ses verdi:

“Linç kampanyalarının başlatıldığı bir sırada yapıcı bir yazıyla gelişmelere katkı sağladığınız için teşekkür ederim. Önerilerinizi dikkate alacağım.”Dedi.

İşte bu!

 

Her kımıltıyı dikkate almak bu işte…

Emine Ülker Tarhan’a duyarlı yaklaşımı için ben de teşekkür ediyorum.

Koca C.H.P. çınarının kökleri elbette ki sürgünler verecek. Kimi filizken kuruyacak kimi de gür ve yemyeşil serpilip büyüyecek.

Farklı yollar oluşacak. Ama yolların tümü halkın yüreğindeki güneşe doğru akıp gidecek.

“Emine Ülker TARHAN oyları bölecek.” Diyenler politikada rüzgârı arkaya alma kuralını bilmiyorlar.

C.H.P bu tip ayrılıklar sonucunda hemen bölünüp parçalanacak duruma geldiyse demek ki partinin dinamizminde büyük sıkıntılar var… Demek ki Tarhan’ın eleştirilerinde ve baş kaldırışında bir gerçek payı var.

Özgürlüklerin en doğal ortamı olan bir büyük partide özeleştiri mekanizmasını harekete geçirilemiyorsa o halde tıkanan noktalar da mevcut.

Emine Ülker Tarhan’ın partiden ayrılması ve yeni bir parti oluşturmasından sarsıcı bir özeleştiri yapmaktan korkanlar nasıl iktidara talibiz diyebilirler?

Gözlemlerimde önemli bir ayrıntıyı daha yazmak istiyorum.

C.H.P kadroları içinde çalışıyor görünenler profesyonelce davranmaya çalışsalar da amatör ruhunu kaybettikleri için bir adım ileriye iki adım geriye yürüme refleksinden sıyrılamıyorlar.

“Aman benim içinde olduğu yere bir şey olmasın. Öndekiler menzile erişir.” Düşünce saplantısı partiyi kitlelerin uzağına düşürür.

Emine Ülker Tarhan’ın koyduğu tavrın ciddiye alınmaması iktidarı çantada keklik görme yanılgısına neden olur ki bu rakip küçümsemeye yol açar ve iktidar hayalleri suya düşer. İşte o zaman boynunu büktüğünüz taraftarınız hep ofsayda düştüğünüz için sonunda sizi bir kalemde siler.

C.H.P ve Emine Ülker Tarhan ikilemi sosyal demokrat hareketi için sert bir virajdır! Bakalım her iki partinin strateji uzmanları neler yapacak ve kimler savrulup şarampole yuvarlanacak kimler ayakta kalıp yola devam edecek.

Bazen de ayrılıklar uzun sürmeyebilir… İlkeli birlik ve beraberlikler mutlu sona doğru sağlam adımlar attırabilir.

Kısacası…

Emine Ülker Tarhan ayrılığı C.H.P için silkinip, toparlanması adına bir şans olarak düşünülmeli ve yola bu bilinçle devam edilmelidir.

Yayın Tarihi
19.11.2014
Bu makale 2740 kişi tarafından okunmuştur.
Bu Haber İçin Yorum Yapın
NOT: E-Mail adresiniz web sitemiz üzerinde yayınlanmayacaktır.
CAPTCHA Image
Bu makaleye ilk yorumu yazan siz olun.

Yazara Ait Diğer Makaleler

Çerez Kullanımı

Kullandığımız çerezler hakkında bilgi almak ve haklarınızı öğrenmek için Çerez Politikamıza bakabilirsiniz.

Daha Fazla

Arama Yap!