ANSAN ve hayal kırıklığı

Antalya Sanatçılar Derneği’nin yıllardan beri sanatçıların buluştuğu mekâna dönüştürdüğü küçük bahçesinde yaşananlar Antalya’da sanata gönül verenleri ve sanatçıların toplumsal hayatımızdaki öneminin bilincinde olanları derinden yaraladı.

Mekânın boşaltılması sırasında yaşananlar ise deyim yerindeyse tam bir kepazelikti. Genç bir ressam hanımefendinin küçük salonda sergilediği resimlerini etrafa saçılan sandalyelerden korumaya çalışması esnasında olup bitenler ise yüz kızartıcı, utanç vericiydi.

Bir iki hafta önce yazdan kalan güneşli bir sonbahar gününde Antalya kent merkezini turlarken Özel İdare eski binasının yıkılıp, etrafının çepeçevre kuşatıldığı alanın yeşil parka dönüştürülmesiyle ilgili afişlere tanık olmuş ve sevinçle Antalya Büyükşehir Belediye Başkanına övgüler yağdırmış, kutlamıştım.

Ancak ANSAN’ın mahkeme kararının ardından polis desteğinde zabıtalar tarafından hoyratça boşaltılmasına tanık olunca nasıl hayal kırıklığı yaşadığımı anlatamam…

Mahkeme kararının üzerinden henüz daha bir saat geçmemişken ve mahkeme kararına itiraz hakkı doğmuşken yangından mal kurtarırcasına ANSAN’ın tahliye edilmesine gidildiğini belirten ANSAN Başkanı Cahit Çakçıl’ın derin üzüntüsünün vicdani hesabını bakalım kimler yapacaklar?

Türkiye’nin ve dünyanın neresine giderseniz gidin sanatçıların toplandığı odak noktası mekânlar vardır. ANSAN’ın Kale kapısındaki mekânı da bunlardan biriydi. Şimdi yok!

Bu yerle ilgili yeni bir düzenleme yapılabilirdi ve geçici olarak sanatçılara bu güzergâhlardaki yerlerden biri önerilebilinirdi.

Ancak bu yöntem yerine mahkeme kararları geçer yol seçildi ve boşaltma kararı, ardından karara doğal olarak gösterilen isyancı tavır sonuçta Antalya’nın kötü ve olumsuz iz düşümü olarak ülkemiz ve dünya sanat çevrelerine kapkara bir fotoğraf olarak düştü.

Yazık olan ne biliyor musunuz? Antalya’daki sanatçıların gözbebeği olan bir yerleşkenin böylesine bir eylemler zinciriyle ele geçirilmesi.

Sanatçılar ve sanat evleri kentlerin yaşananları yansıttıkları karartılamayacak aynalardır. O aynanın yansıttığından geriye kalan havada uçuşan sandalyeler, masalar, biber gazı ve sanatçıların yankılanan çığlıklarıdır.

Bu hiç de iyi olmadı…

Türkiye’nin dünyaya açılan pencerelerinden biri olan Antalya’da sanatçıların ve sanatseverlerin kalbi kırıldı ve aşiyanları tarumar edildi.

Antalya’yı yönetenler bu kötü imajın altından nasıl kalkacaklar, doğrusu çok merak ediyorum.

İlgililer bu konuda düşüncelerini bildirirlerse köşemizde yayınlamak boynumuzun borcu olur.

Yok, eğer bu olay da unutulur gider denilirse yanılırlar. Tanrı affetse bile sanatçılar affetmez! 

Yayın Tarihi
03.12.2014
Bu makale 384 kişi tarafından okunmuştur.
Bu Haber İçin Yorum Yapın
NOT: E-Mail adresiniz web sitemiz üzerinde yayınlanmayacaktır.
CAPTCHA Image
Bu makaleye ilk yorumu yazan siz olun.

Yazara Ait Diğer Makaleler

Çerez Kullanımı

Kullandığımız çerezler hakkında bilgi almak ve haklarınızı öğrenmek için Çerez Politikamıza bakabilirsiniz.

Daha Fazla

Arama Yap!