Antalya'da İlk Futbol Okulu

[Çarşamba ve pazar günleri olmak üzere Haftada iki gün olan Futbol okulunda verilen derslerde kültür-fizik, uluslararası futbol kaideleri, futbol müsabaka talimatnamesi, ceza, hakem, profesyonellik talimatnameleri, futbolda taktik, teknik ve Antalya'da oynanan maçların kritikleri ile genel kültür bilgileri verilmekteydi]

Antalya'da ilk futbol okulunu önceki hafta kaybettiğimiz, Antalya bölgesi futbol hakemlerinden Aldemir Dindar kurmuştu. 1 Eylül 1968 tarihinde faaliyete geçirilen futbol okuluna devam edenler arasında bugün Antalya'nın günlük yaşamında ön plana çıkmış birçok simalar da vardı. CHP Antalya İl Başkanı Ömer Melli, Antalya Ticaret Borsası Başkanı İlhami Kaplan, Antalya Ticaret ve Sanayi Odası (ATSO)'da görevli Gazeteci Orhan Orhan Çakmur bu futbol okuluna devam etmiş onlarca Antalyalı çocuklardan ancak birkaçı.

ANTREMAN SAHASI DÜZLERÇAMI

Bir gün Aldemir Dindar arkadaşıma "Minikler Futbol Okulunun neden, nasıl ve niçin kurulduğunu" sorduğumda şöyle anlatmıştı:

" Minikler Futbol Okulu'nun kurulmasında spor camiasından birçok kişinin katkısı oldu. 1 eylül 1968'de açılan okulumuza 12 - 14 yaşları arasındaki ilkokulu bitirmiş olan çocukları aldık. Tam teşekküllü Devlet hastanesinde sağlık raporu almalarını; anne ve babalarından birlikte veli izin kâğıdı getirmelerini okula kayıt için ön koşul olarak belirledik. Çalışmalarımızı zaman zaman Atatürk Stadı'nda, zaman zaman da Düzlerçamı Ormanrnda sürdürüyorduk. Sözlü derslerimizde de Antalyaspor Lokali'ni dershane olarak kullanıyorduk. Daha ikinci yılımızda ikinci sınıfta 68, birinci sınıfta ise 30 öğrencimiz vardı."

Futbol Okulu öğrencileri her hafta antrenmana kente 16 km uzaklıktaki Düzlerçamı Ormanı'na veya Bahtılı Köyü'ne giderlerdi. Çocuklar o kadar hevesli ve heyecanlı idilerdi ki yolun bir an önce bitip, antrenmana başlamaya can atarlardı. Aldemir Hoca'nın çocuklara yaptırdığı çalışmalar klâsik, yorucu ve ağır futbol antrenmanından daha çok. çocuklara zevk verecek bir şekilde topla yapılan çeşitli oyunlar halinde olurdu. Antrenör Fevzi Büyükyıldırım da minik futbolculara çeşitli futbol hareketlerini gösterirdi. Çocuklar yine güle oynaya otobüse biner Antalya'ya dönerlerdi.

Aldemir Dindar Hoca Futbol Okulu'nda yaptıkları çalışmaları anlatmaya şöyle devam ediyor: "Okulda verilen derslere gelince, okulun haftada iki gün olan ders programı şöyleydi: Çarşamba ve pazar günleri yapılan derslerimizde çocuklar için oyunlarla birlikte kültür-fizik beynelmilel futbol kaideleri, futbol müsabaka talimatnamesi, ceza. hakem, profesyonellik talimatnameleri, futbolda taktik, teknikler öğretilmekteydi. Bu derslerden başka Antalya'da oynanan maçların kritikleri ile futbol ile ilgili genel bilgiler bölgemizde bu işlerde ustalaşmış olan Beden Terbiyesi Bölge Müdürü Süleyman Erol. millî futbol hakemlerinden Turgay Taylan, Bölge Futbol Antrenörü Feyzi Büyükyıldırım ve benim tarafımdan verilmekteydi. Ayrıca zaman zaman bölgemize görevli gelen futbol otoritelerinden de pazar sabahları yapılan derslerde kısa konferanslar vermeleri konusunda yardım istiyorduk. Ayrıca futbolda sakatlıklar, sporda beslenme gibi konularda da kentimizin kıymetli doktorları bazı haftalarda verdikleri sağlık dersleri ile çocuklarımızı bilgilendiriyorlardı.

DÖRT MİNİKLER TAKIMI

O zamanlar okul bünyesinde dört minikler takımı kurulmuştu. Dört takımın formasını da

Antalya'nın zengin sporseverleri yaptırmıştı. Bunların formaları Yıldırımspor (Sarı - Kırmızı);

Akdenizspor (Mavi - Beyaz); Torosspor (Kırmızı Beyaz); Güllükspor (Yeşil - Beyaz) di. Her

takımın ikişer kalecisi 16'şar oyuncusu, ikişer de İdarecisi olmak üzere 20'şer kişilik kadroları

vardı. Takımlar kendi aralarındaki maçlarını özel lisanslar ile yaparlardı. Her oyuncu futbol

ayakkabısını, forma, tozluk, çorap ve kilotlarını kendi paralarıyla almışlardı.

Aldemir Dindar'in kurduğu Antalya'nın ilk Minikler Futbol Okulu'na yıllar önce devam etmiş

gazeteci dostum Orhan Çakmur'a o günlerden aklında kalan izlenimlerini soruyorum. Çakmur

şöyle anlatıyor:

ORHAN ÇAKMUR'UN ANLATIKLARI

"Antalyaspor Futbol Okulu ile tanışmam 1980'li yılların başında oldu. Futbol eğitmenimiz Aldemir Dindar Hocaydı. Dersler ikiye ayrılıyordu. Kondisyon ve teknik antrenmanların yanı sıra, teorik eğitim alıyorduk. Teorik dersleri bugünkü Atatürk Stadı'nın altında bir salonda yapardık. Sık sık sınav olurduk. Aldemir Hoca'nın düşük notlara tahammülü yoktu. Sert ve disiplinli bir hoca görüntüsüne rağmen, bir baba gibiydi. Muammer Demirel (Cımbız), Beşiktaşlı Milli Futbolculardan Fevzi Büyükyıldırım bizlere antrenman yaptıran tanınmış hocalardı. Formasını giymeyi hayal ettiğimiz Antalyaspor'un kullandığı Atatürk Stadyumu'nda antrenman yapmak ise hepimizi çok mutlu ederdi.

Bir gün Antalyaspor maçından önce gösteri maçı yapacağımız söylendi. Çok heyecanlandık. İlk maçı bugün gibi hatırlıyorum. Tribünler tıklım tıklımdı. Heyecandan ayaklarım titriyordu. Maçı izlemeye gelenler arasında çok sayıda tanıdık vardı. Zaten tanıdıklarımıza el sallamaktan, selam vermekten doğru dürüst oynayamamıştık. Ondan sonra da bu gösteri amaçlı maçlar devam etti. Zaman zaman Denizlispor, Manisaspor, Aydınspor gibi yakın illerden gelen minik ve yıldız takımlarıyla maçlar yapıyorduk.

Bir gün Antalyaspor maçından önce gösteri maçı yapacağımız söylendi. Çok heyecanlandık. İlk maçı bugün gibi hatırlıyorum. Tribünler tıklım tıklımdı. Heyecandan ayaklarım titriyordu. Maçı izlemeye gelenler arasında çok sayıda tanıdık vardı. Zaten tanıdıklarımıza el sallamaktan, selam vermekten doğru dürüst oynayamamıştık. Ondan sonra da bu gösteri amaçlı maçlar devam etti.  Zaman zaman Denizlispor, Manisaspor, Aydınspor gibi yakın illerden gelen minik ve yıldız takımlarıyla maçlar yapıyorduk.”

Önceki hafta kaybettiğimiz Aldemir Dindar'in kurduğu bu Antalya Minikler Futbol Okulu, 1968 Eylül ayından 1989 yılı Eylül ayına kadar 1125 öğrenci yetiştirdi. Bu Türkiye'de kurulan ve 21 yıl gibi uzun bir süre varlığını sürdüren ilk Minikler Futbol Okulu'dur. Aldemir Dindar'ı Antalya Antalya Futbolu'na yaptığı bu katkılarla her zaman hatırlayacaktır.

"SÜNNET OLMAYAN OYNAYAMAZ"

Minikler Futbol Okulu ile ilgili o yılların Futbol Hakemi Yekta Başeğmez'in de burada anlatmadan geçemeyeceğim bir anekdotu var. Antalyaspor maçları öncesinde minikler futbol takımları arasında maç yaparlardı. Çocuklarını seyretmek isteyen aileler de tam takım orada olurlardı. Yine bir maç öncesi minikler futbol maçı yapılacaktır. Maçın hakemi Yekta

Başeğmez'dir. Her iki çocuk takımı maça başlamak üzere santrafor çizgisinde toplanırlar. Hakem Başeğmez çocuklara: "Ben sünnet olmayanları asla oynatmam. Aranızda sünnet olmayanlar varsa söylesin. Yedek kulübesindekilerle değiştirelim."

Çocuklar birbirlerinin yüzlerine bakarlar. İçlerinden Bülent Bozdoğan isimli çocuk bir taraftan hüngür hüngür ağlarken, bir taraftan da Aldemir Dündar Hoca'ya koşarak dert yanar: "Aldemir Hocam, 'Hakem sünnet olmayanları oynatmam" diyor. "Bütün ailem bugün buraya beni seyretmeye geldi. Ben şimdi ne yaparım?" Aldemir Hoca, Yekta Başeğmez'in yaptığı muzipliği anlar. Çocuğu da yanına alarak Yekta Başeğmez'e gider. "Hakem Bey! Bu çocuk söz verdi. Maçtan sonra hemen sünnet olacak. Lütfen, izin verin de bu seferlik sünnetsiz oynasın." Hakem Yekta Başeğmez çocuğa "Söz mü? Maçtan sonra hemen sünnet olacak mısın?" Çocuk üç kez "söz" demek zorunda bırakıldıktan sonra ancak futbol maçı başlatılır. Bu olaydan çok etkilenen ve her aklına geldikçe kahkahalara boğulan Bülent Bozdoğan yıllar sonra, doğan ilk erkek çocuğuna o günkü Hakemin adını, yani "Yekta" ismini koyacaktır.