Antalya'nın unuttuğu ''Kırmızı kot''

Bugüne kadar Antalya’nın çarpık yapılaşmadan, alt yapı sorunundan bahsederiz.

Yapıların kentin estetiğini bozmasından tutunda, yağmur yağdığında cadde ve sokakların sel altında kalmasından şikayet ederiz.

Planlı Alanlar Tip İmar Yönetmeliği’nde olmasına karşılık Antalya gibi turizm kentinde hiçbir yöneticinin aklına gelmediği ya da uygulamak istemediği ‘Kırmızı kot’ konusu vardır ve bugüne kadar Antalya bu ‘Kırmızı kot’ uygulamasını hiç aklına getirmemiştir.

“Müteahhidin ya da mülkiyet sahibinin talebi doğrultusunda yapılara kot veriyoruz” yerel yönetimler tarafından söylendiğini düşünmüyorum. Ancak, örnek vermek gerekirse, Güllük caddesinde bile yapılar arasında ciddi kot farkları vardır. Işıklar Caddesi’nde bu örneği daha fazla görebiliriz.

Kırmızı kotun Planlı Alanlar Tip İmar Yönetmeliği’nde ki tanımı; imar planında gösterilen yolun gerekli hesaplar yapıldıktan sonra kullanıma hazır halini ifade eder.

Bir yapı yapılacak ve yapının kat adedi bu kota göre belirlenmesi gerekiyor.

‘Altyapı ve kırmızı kot’ konusu benimde üyesi olduğum Kent Konseyi İmar Çalışma Grubu’nun gündemindeydi.

Kırmızı kot uygulaması olmadığı için altyapıda da ciddi sıkıntılar yaşanabiliyor.

Özellikle ASAT’ın kanalizasyon ve yağmur suyu drenaj çalışmalarında sorun yaşadığını, bu yüzden de zaman zaman maliyet artışlarında bile karşılaştıklarını biliyoruz. Altyapı olmadan kentleşme yaşandığı için ardından yapılan alt yapı çalışmalarında sorunlar yaşanabiliyor.

Düşünebiliyor musunuz, ASAT, kanalizasyon çalışması yapıyor ama güzergahında bulunan yapıların (Işıklar Caddesi gibi) kot farkları çok düşük ve yarın bir gün bu tür yapılara kanalizasyon baskınları yaşanıyor. Böyle bir şeyin olmasını elbette hiçbirimiz istemeyiz.

‘Kırmızı Kot’ uygulaması, yeni açılacak yerleşim yerlerinde Büyükşehir Belediyesi, ilçe belediyeleri ve ilgili kurumların eşgüdüm içinde koordineli çalışması gerekiyor.

En önemlisi ise Antalya’nın ‘Kentsel Altyapı Bilgi Sistemi’ olması gerekiyor.

Aslında her kurumun, yani yağmur suyu drenajı ve kanalizasyon sistemi döşeyen ASAT’ın, doğalgaz döşeyen ENERYA firmasının, elektrik kablolarının yer altına alınmasından dolayı CLK’nın elinde kendi altyapı çalışmaları ile ilgili bilgi sistemi olduğunu düşünüyorum. Ancak, ortada koordinasyon olmadığı için bu bilgiler bir araya getirilip ‘Kentsel Altyapı Bilgi Sistemi’ oluşturulmamış. Kurumların, kentin altında hangi derinlikte ve nerede nesi var bilinmiyor.

Antalya, Bütünşehir olduğundan bugüne kadar sürekli olarak 19 ilçeyi kapsayan 1/25 bin ölçekli Çevre Düzeni Planı olması gerektiğini sürekli vurguladım. Bu planlarla birlikte kentin genelini kapsayan bütüncül bir yaklaşımla ‘kırmızı kot’ uygulaması yapılması gerekiyor.

Mevcut yapılaşmaların olduğu yerleşim yerlerinde bunu uygulamak belki mümkün değil ama yeni yerleşime açılacak olan yerlerde uygulanması gerekiyor. Yine ileride kent merkezinde kentsel dönüşüm uygulanacağı zamanda ‘kırmızı kot’ unutulmamalıdır.

 

 

Yayın Tarihi
20.04.2016
Bu makale 300 kişi tarafından okunmuştur.
Bu Haber İçin Yorum Yapın
NOT: E-Mail adresiniz web sitemiz üzerinde yayınlanmayacaktır.
CAPTCHA Image
Kayıtlı Yorumlar
Konuyu gündeme taşıyan ve çalışmaları ile emek veren Harita ve Kadastro Mühendisleri Odası'na yazınızda yer vermemiş olmanız muhtemel gözünüzden kaçmış olsa gerek...

Okan Hançer 09.06.2016

Yazara Ait Diğer Makaleler

Çerez Kullanımı

Kullandığımız çerezler hakkında bilgi almak ve haklarınızı öğrenmek için Çerez Politikamıza bakabilirsiniz.

Daha Fazla

Arama Yap!