Antalya'nın yüreğindeki hançer!

Kepez’i tırmanıp soluğu Kent Ormanında aldığınız ve seyir terasından kuşbakışı kenti seyrettiğinizde yeşille iç içe giren yapılaşmanın güney alanına yerleşen Akdeniz’in büyüleyen maviliğiyle karşı karşıya kalırsınız.

Geçen gün Kent Ormanında seyir terasına kurulu, madeni bir lirayı atıp ta çalışan dürbünlerden biriyle etrafı seyreyledim.

Antalya’nın panoramik görüntüsünün içinde yer alan Hurma mevkiinin Tünek Tepe yamaçlarındaki zümrüt ormanın kuzey yamaçlarının yok edildiğini irkilerek gördüm. Daha öncede çevreciler buradaki çalışmalar için eylem yapmış, doğaya karşı işlenen suçu protesto etmişlerdi.

Tünek Tepe yerleşkesi Bey Dağlarının eteklerindeki doğa harikası bir yer. Öyle olduğu içindir ki çok önceden yapılan döner gazino Antalya’nın turizmine önemli katkılarda bulunmuştu. Brezilya’nın Rio kentindeki gibi denize kartal bakışı konumdaki bu yamaçlar geliştirileceğine; Bursa’nın Uludağ, İzmir’in Balçova’sı gibi teleferik ile taçlandırılacağına tam tersi yapılarak mermer ocakları açılması kesinlikle bir akıl tutulması kararıdır.

Çıkın Kent Ormanına, seyir terasındaki dürbünlerden birine madeni bir liralık atarak bir seyreyleyin Tünek Tepenin kuzey yamaçlarını ve sonra da bu muhteşem güzelliğe indirilen kazmaların, iş makinelerinin yok ettiği yeşil alanlara tanık olup, nasıl bir yanılgı ve aymazlık yaşandığına sizde karar verin.

Bizde:

“Yapmak zor, yıkmak çok kolaydır.” Sözü bu durumlar için söylenmiştir.

Üstelik yapısallığı tümden doğaya ait bu görkemi belde, çevre değerleri bilinciyle ele alınacağı yerde sırf mermer çıkarmak için bağrı oyularak yok edilmesi, yıkmayı geçer yol olarak görenlerin aymazlığına bir kez daha suçüstü yapıyor.

Bacasız sanayi olarak adlandırılan turizmden ulusal gelirinin çok büyük getirisini

sağlayan Yunanistan, İspanya, Fransa, İtalya’da doğal güzelliklere yapılacak aykırı tek bir işlem yasalar karşısında suç sayılırken, bizde doğaya karşı bilinçsiz yaklaşımlar karşısında sessiz kalma, görmezden gelme nedense sadece çevrecilerin tepkilerinden öteye geçemiyor.

Siz tutup taş ocaklarıyla canım doğayı yok edenleri görmezden gelir sonra da ağaç bayramı gibi haftalarda davulla zurnayla fidan dikerseniz kimse size inanmaz.

Yolunuz Kent Ormanına düşerse lütfen elinizi vicdanına koyarak sözünü ettiğim yerdeki doğa tahribatına bir bakınız.

Antalya bir tane… Başkası yok… Doğasının yok edilmesine hiç kimse göz yummamalı. Antalya yerel basını bu yanlıştan dönülmesi için üzerine düşen kamusal bilinçlendirme görevini yerine getirmelidir.