İçinde bulunduğumuz Yerel Seçim döneminde, Başkan Adaylarının gözetmesi gereken çok önemli konu, şartların güçlüğü ve görevin ağırlığıdır; Belediye Hizmetlerinde başarı için zihniyet değiştirerek Çağdaş Yönetim Yöntemlerinin üzerinde çalışılması gerekmektedir…
Herhangi bir Beldede Belediye Başkanlığı görevini üstlenen kişi, görevde olduğu sürece görev alanındaki nüfusun tüm sosyal ve ekonomik sorumluluklarını büyük oranda yükümlenmektedir. Zira, görev tarifi prensip olarak “Yerel Yönetim”in Liderliğidir ve genelde Beldenin altyapısını oluşturan tüm gerekli hizmetlerin organize edilmesi ve gerçekleştirilmesini içermektedir. Bu tarif ve kapsam ise, geniş bir Kent Ailesinin Reisliğinin üstlenilmesi kadar ağır bir görev ve yetki kullanımı sorumluluğu getirmektedir. Kentin tüm Altyapı ve hatta spor, sosyal ve kültür alanlarındaki faaliyetlerini organize etmek düzenlemek durumunda olan Belediye örgütlenmesi, çok geniş bir hizmetler yelpazesi oluşturmaktadır.
Kentin büyüme ve gelişmesinde geleceğin şekillendirilmesi ve planlanması, sosyal huzur ve ekonomik barışın sağlanması gibi geniş ufuklu sorumlulukları üstlenen Belediyelerde, bugün için Yasal yetkiler ne yazık ki aynı boyutlarda değildir. Yani, görev büyük, sorumluluklar geniş olmasına rağmen Belediyelerimizin uygulama yetkileri dar alanlarda sıkışmıştır. Üstüne üstlük, Şehir ve Belediye Meclislerinden onay almak gibi politika engelleri ve parasal yönden kaynak darboğazları içinde mahkum kalmak gibi “mevcut şartlar” cenderesinden başarıyla çıkabilmek gerçekten güç. Fakat diğer yönden de, soyunulan işin ciddiyeti ve Aile Reisliği sorumluluğu gibi ağır bir sosyal yükün altından “alnının akıyla” çıkılabilme zorunluluğu var. Bu ikilemli durum, hem çaresizlik hem de başarı zorunluluğu gibi çok ağır bir çelişkiyi su yüzüne çıkarmaktadır. Söz konusu şartlar içerisinde, Belediyelerimizin uygulamak zorunda oldukları Politikaların genel adı, Organizasyon literatüründe “Kriz Yönetimi”dir. Yani, üstesinden gelinmesi gereken olağan dışı şartlarda, sıra dışı yönetim tarzları kullanılarak “tüm zorluklara rağmen sonuç alabilmek” yöntemleri ile hedefe kilitlenmek gerekmektedir. Günümüzde gelişen teknolojinin paralelinde Organizasyon ve Yönetim tarz ve yöntemleri de Çağdaş şartlara uygun bir şekilde gelişmektedir. Aranan çözüm modeli de işte bu çok kritik konuda yatmakta olup, mevcut ve bilinen sıradan yöntemleri bir kenara bırakıp yeni yönetim tarzlarının devreye sokulması, aranan ilaçtır.
Özetle, bugün için yaygın olarak yaşanan “Sancılı Belediyecilik ve Başarısız Hizmetler” yazgısı kısır döngüsünden çıkılarak kefeni yırtmanın yolu, “zihniyet değiştirmek” ve mevcut yöntemleri terk ederek yeni çareler üretmekten geçmektedir. Özel durumlarda başarılı Belediye hizmetleri sergileyebilen nadir örnekler incelendiğinde de, bu teşhisimizin izleri ve ip uçları görülebilir. Bugün için aktif gündemde olan Yerel Seçimlerde hizmete soyunan Başkan Adaylarımızın bu konuda ciddi çalışmalar yaparak tedbir almalarını şiddetle tavsiye ederiz. Zira, hızlı gelişime ayak uydurarak topluma hizmette başarı şansının yükseltilebilmesi için, Yaratıcı Yenilikler ve Modern Yönetim Tekniklerinin acil ve etkin kullanımı çok kritik. Gelişen Ülkemizin Turizmin etkisiyle daha da hızlı gelişen Antalya’sı, Çağdaş Başkanlar ve Başarılı Hizmetleri heyecanla beklemektedir.