Cehennem ateşi

"Allah'ım bu senin ateşin! İçeriye gönder!... Cehennem ateşi bu...!"

Sıvas Madımak Oteli'nin yangın görüntülerini ne zaman izlesem, gözü dönmüş canilerin bu çığlıkları tüylerimi ürpertir!...

O çığlıkları atanlar, bir taraftan insanları yakıp öldürerek Allah'a olan inançlarını gösterdiklerini sanıyorlar...

Diğer taraftan aslında Allah'ın adaletine inanmadıklarını haykırıyorlar!...

Öbür dünyada verilecek cezaya bırakmak istemiyorlar işi...

"Dinsiz" ve "imansız"ların öldükten sonra, Allah tarafından cehennemde yakılmalarını beklemek istemiyorlar...

"İnançsız" saydıklarının cezasını, cehennemi bu dünyaya getirerek kendileri veriyorlar!

***

Kıldıkları günde beş vakit namaz...

Tuttukları, yılda otuz gün oruç...

Hayatlarında belki bir defa gittikleri hac...

Arada sırada verdikleri üç-beş kuruş zekât...

Mırıldandıkları birkaç kelime dua...

Ölmeden son anda etmiş oldukları Şahadet...

Lüzumlu lüzumsuz her an kullandıkları Allah'ın adı...

Tüm bir yaşamı başkalarına zehir edenleri ve cehennem ateşini bu dünyada yakarak insan öldürenleri affettirir mi?

***

Koray Kaya (12), Asuman Sivri (16), Menekşe Kaya (17), Özlem Şahin (17), Yasemin Sivri (17), Nurcan Şahin (18), Belkıs Çakır (18), Serpil Çanik (19), Serkan Doğan (19), Yeşim Özkan (20), Handan Metin (20), Ahmet Özyurt (21), Ahmet Öztürk (21), Kenan Yılmaz (21), Huriye Özkan (22), İnci Türk (22), Murat Gündüz (22 ), Carina Cuanna (23), Sait Metin (23), Hasret Gültekin (23), Mehmet Atay (25), Gülender Akça (25), Gülsün Karababa (25), Muammer Çiçek (26), Sehergül Ateş (30), Asaf Koçak (35), Erdal Ayrancı (35), Uğur Kaynar (37), Edibe Sulari (40), Behçet Sefa Aysan (44), Muhlis Akarsu (45), Muhibe Akarsu (45), Metin Altıok (52), Asım Bezirci (67), Nesimi Çimen (67).

...

İkisi otel çalışanı, 22 yıl önce Sivas'ta katledilen 35 can!...

Yaşasalardı bugün kimisi torununu, kimisi çocuğunu seviyor olacaklardı...

Keyifle söyleyeceğimiz yeni türküler besteleyip, beğenerek okuyacağımız yeni şiirler yazacaklardı...

Belki içlerinden birisi kansere çare bulacak, bir diğeri doktor olup canlar kurtaracak, bir başkası politikaya atılıp ülkeyi güzel günlere taşıyacaktı...

Vakitleri gelip bu dünyadan göçtüklerinde, kendilerini bekleyen adalet neyse, ona teslim olacaklardı...

Vakitsiz yakılan bedenleri, isimlerini ölümsüzleştirdi!...

Şimdi hepsi hüzün, güzellik, sevgi, saygı ve utanç ile anılıyorlar...

Ancak onların ölümleri, kalanlara alması gereken dersleri vermedi, veremedi...

Bilmiyoruz, o dersin alınması için daha kaç can yitirilecek?...

İnsanlar inançları yüzünden birbirlerini daha ne kadar ötekileştirecek?...

Allah'ın, dinlerin ve peygamberlerin adları, daha kaç cinayete alet edilecek?...

İnsanlar birbirlerine Tanrı rolü oynamaya daha ne kadar devam edecek?...

Daha kaç defa cehennem ateşi bir insanın eli, sözü veya düşüncesiyle bu dünyada alevlendirilecek?...

Ne yazık ki; İnsanoğlu, kandan, nefretten, ilkellikten, bencillikten, kandırılmaktan, kullanılmaktan bıkarak, aklını kullanmayı ve gelişmeyi kendisi istemediği sürece, bu vahşet böyle sürüp gidecek!