CHP’yi bir organizasyonel yapı olarak ele alınca, neden sürekli kaybettiğinin yapısal sorunlarını farkedebiliyorsunuz.
Öncelikle monark bir yapıdalar. Var olan yönetimin bulunduğu “tanrısal kat” öylesine yukarıda ki; tabandan gelen ses ve talepleri işitemiyorlar.
CHP’de son derece yetkin, iyi eğitimli ve alanlarında uzman insan var. Ancak eksik olan; bunların politika üretmesini sağlayacak mekanizmaların mevcut olmayışıdır.
Bugün CHP’nin arşivleri, ülke sorunlarına cevap oluşturan fakat kapağı açılmamış raporlarla dolu.
Ak Parti’nin tutumu ise, kendi hazırladıkları dışında, hangi düşünceden olursa olsun yetkin insanların hazırladığı bu raporları raftan indirip hayata geçirmek şeklinde.
Karar süreçlerindeki bu katı hiyerarşik yapı ve dikey organizasyon; hangi kurumda olursa olsun, onun sonunu getiriyor.
Günümüz, hiyerarşi yerine ağ yapılarının yer aldığı, daha yatay organizasyonlara şans tanıyor. Şirketlerden kurumlara dek bütün yapılar, karar süreçlerini hızlandıran, taban ile tavan arasındaki iletişimi “diri ve duru” tutan yapıları kuruyor.
CHP, yalnızca söylemlerini değil, bunları eyleme dönüştürecek ve hayata geçirecek organizasyonel yapısını da gözden geçirmek zorunda.
Her seçim sonrası ; Neden hep CHP kaybediyor? sorusundan önce belki de sorulması gereken şuydu “neden hep o kazanıyor?”