Dünya Su Günü ve HES

“Dünya üzerindeki mevcut tatlı su kaynaklarının ihtiyaçları karşılayamayacak hale gelmesi üzerine tatlı su kaynaklarını (akarsular) paylaşan devletlerarasında yaşanan soruna " su sorunu" denmektedir. Genellikle iki veya daha fazla devletin topraklarından geçen akarsular (sınır aşan sular) üzerinde yaşanmaktadır. Su sorunu uluslararası ilişkiler açısından özellikle gelecek yıllarda kriz ve kimilerine göre çatışma potansiyeli içeren bir sorundur.

Türkiye dış politikasında suyu bir araç olarak kullanmayı ve su politikası oluşturmayı uzun süre düşünmezken, 1980’lerde PKK arasındaki bağlantının ortaya çıkması Ankara’nın giderek su ve terörü bağlantılandırmasına ve suyu Ortadoğu politikasında bir faktör olarak kullanmasına yol açmıştır.”

Yukarıda yazdığım bilginin tamamı Türk Asya Stratejik Araştırmalar Birliği Merkezi’nin (ASAM) internet sitesinde yer alan “Yaşamın Ana Unsuru Ve Su Sorunu” makalesinin bir bölümünden alınmıştır.

*****

Bugün Dünya Su Günü.

3.Dünya Savaşı’nın da su yüzünden çıkacağı hep söylenir gelmiştir.

Söylenen başka bir şey ise yeraltı su kaynaklarının giderek azaldığı, akarsularda suların azaldığıdır.

İnşaat Mühendisleri Odası (İMO) eski Başkanı Yrd. Doç. Dr. Cem Oğuz’un geçtiğimiz hafta gazetemiz Hürses’e yaptığı açıklamaya göre, Antalya 2019 yılında ciddi anlamda su sıkıntısı çekecek,

Bu su sıkıntısının giderilmesi için Karacaören II Barajı’ndan Antalya’ya su getirilmek istenmiş, bunun için ihale bile yapılmıştı. Ancak bu suyunda kirli olduğu gerekçesiyle bu kez gündeme Manavgat Barajı gündeme gelmişti.

Ülkemizde ne yazık ki su ile birlikte çevremizi iyi kullanamıyoruz.

Bugün itibari ile Antalya’da 20 ayrı Hidroelektrik Santrali (HES) elektrik üretiyor.

Oymapınar, Manavgat ve Dim Barajlarını saymazsak eğer diğer 17 HES akarsular üzerine kurulu ve hem su sorunu hem de çevre sorunu yaratıyor.

Şöyle bir araştırma yaptım Antalya’da kurulu bulunan 17 HES’in elektrik üretim gücü nedir? diye.

Yıldızardıç HES’in 32MW, Kepez HES’in 26 MW, Kızıldüz HES’in 16 MW, Şahmallar HES’in 14 MW, Kürce HES’in 12 MW, Kozdere HES’in 9.27 MW, Yaprak HES’in 8.97 MW, Bucakköy HES’in 8.70 MW, Tınaztepe HES’in 7.69 MW, Değirmen Regüratörü ve HES’in 6.82 MW, Kepez 2 HES’in 6.00 MW, Çenger Regüratörü ve HES’in 5.69 MW, Tocak 1 HES’in 4.76 MW, Anak HES’in 3.76, Eskiköy Regüratör ve HES’in 2.63 MW, Alakır HES’in 2.06 MW ve Turunçova-Finike HES’in 0.53 MW.

Bu HES’lerin toplamının elektrik gücü 167.08 MW. Hadi bunların yanına Oymapınar Barajı HES’in 540 MW, Manavgat Barajı HES’in 48 MW ve Dim Barajı HES’in 38 MW kurulu gücünü de ilave edelim. Ortaya toplam 893.08 MW elektrik üretimi için kurulu güç çıkıyor.

Çevreyi ve su sorunu yaratan HES’lere karşılık sadece Antalya’da bulunan ve kuruluşunda benim karşı çıkıp ısrarla üzerine gittiğim doğalgazdan elektrik üretimi yapan AKSA Enerji A.Ş’nin elektrik üretim için kurulu gücü bin 150MW.

Bir taraftan yeraltı su kaynaklarımız ile dereler ve akarsularımızın giderek azaldığı söylenecek, diğer taraftan da dere ve akarsular ile çevre kirliliği yaratan ve de bir AKSA kadar olamayan 17 HES’e izin verilecek ve hala izin verilmeye çalışılıyor. Böyle devlet politikası her halde başka ülkelerde yoktur.

22 Mart 2016 Dünya Su Günü kutlu olsun…

Yayın Tarihi
22.03.2016
Bu makale 311 kişi tarafından okunmuştur.
Bu Haber İçin Yorum Yapın
NOT: E-Mail adresiniz web sitemiz üzerinde yayınlanmayacaktır.
CAPTCHA Image
Bu makaleye ilk yorumu yazan siz olun.

Yazara Ait Diğer Makaleler

Çerez Kullanımı

Kullandığımız çerezler hakkında bilgi almak ve haklarınızı öğrenmek için Çerez Politikamıza bakabilirsiniz.

Daha Fazla

Arama Yap!