Enseyi karartabilirsiniz

Celal Bayar; “Yeter söz milletin” sloganıyla parti kurdu. İlk iş, ezanı tekrar Arapça okutturdu…

“Atatürk’ün arkadaşı” diye korkmadan inandınız. Enseyi karartmadınız!

*

Adnan Menderes; Vekillerine “Siz isterseniz hilafeti getirirsiniz” diye seslendi. “Millete mal olmamış inkılâpları tasfiye edeceğiz." diyerek gözünü Atatürk Devrimlerine dikti…

“Demokrasi ve İslam kahramanı” lakabı taktınız. Evliya diye taptınız. Enseyi karartmadınız!

*

Süleyman Demirel; Milliyetçi Cephe’leri kurdu. En fazla İmam-Hatip açan Başbakan oldu…

“Baba” diye bağırdınız. Devletin tepesine kadar taşıdınız. Enseyi karartmadınız!

*

Necmettin Erbakan; “İktidara ya kanlı ya kansız geleceğiz” dedi. Kendilerinden olmayanları patates dininden ilan etti. Başbakanlık konutunda tarikat liderlerine yemek verdi…

“Hoca çok esprili” diye gırgıra aldınız. O konuştukça kahkahalar attınız. Enseyi karartmadınız!

*

Kenan Evren; “Dindar insan teröre bulaşmaz” diyerek eğitimde din dersini mecbur etti. Diyanet görevlilerinin maaşını Suudi Arabistan merkezli Rabıta örgütüne ödetti. Sosyal demokratları ve solcuları yerle bir etti…

“Paşamız Atatürkçü” diye ellerine, ayaklarına sarıldınız. Anayasasına evet oyu bastınız. Enseyi karartmadınız!

*

Turgut Özal; Takunyalıları devlet kadrolarına taşıdı. “Benim memurum işini bilir” diyerek köşe dönücülüğü pompaladı. Orta direği sıfırladı…

“Tonton amca” diye hoşlandınız. Öve öve göklere çıkarttınız. Enseyi karartmadınız!

*

Tansu Çiller; Kurban yerine Ramazan Bayramı kutladı; Kuran kursu diyeceğine Ezan kursu dedi; Sela verilirken ezan okunuyor sanıp sustu. Uyaranlara “Sela da ne?” diye sordu; Cenab-ı Allah’ı halka emanet etti; Ezan sesine Ramazan sesi dedi; Sıvas’ta olayları önemsemeyip Madımak katliamını seyretti; Necmettin Erbakan’a Başbakanlığı hediye etti…

“Bacımız” diye bağrınıza bastınız. Gaflarına kulak asmadınız. Enseyi karartmadınız!

*

Bülent Ecevit; O bile son döneminde hidayete kavuştu. MGK’da askerlere karşı Fetullah Gülen’i kahramanca savundu…

“Karaoğlan” olduğu günleri hatırladınız. Geçmişine kandınız. Enseyi karartmadınız!...

***

Yukarıdakilerin hepsi, bir merdivenin aşağıya inen basamaklarıdır…

Şimdi soruyorsunuz; Bunlar nasıl geldiler? Yüzde 49’a nasıl yükseldiler? Nasıl gidecekler?

***

Tayyip Erdoğan; “Hem laik hem Müslüman olunmaz”, “Minareler süngü, kubbeler miğfer, camiler kışlamız.”, “Millet istedikten sonra laiklik tabii elden gidecek.”, ”Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir lafı yalan, egemenlik kayıtsız şartsız Allah’ındır.”, “Demokrasi hiçbir zaman amaç olamaz, araçtır”, “21. asırda İslam Medeniyeti öne geçecektir” dedi…

“Gömlek değiştirdi” dediler inandınız. İki ay dayanamaz gider diyenlere aldandınız. Enseyi karartmadınız!

Yetmedi. “Dindar nesil yetiştireceğiz.”, “Söz söyleme hakkı mahkemenin değil, din ulemasınındır.”, “Din dersi zorunlu olacak” dedi. Anayasa Mahkemesi partisini “Laiklik karşıtı eylemlerin odağı” ilan etti ama ceza olarak sadece hazine yardımının yarısını kesti…

“Usta” diye andınız. Adını dünya liderleri arasında saydınız. Yetmez ama evet deyip yolunu açtınız. Çaktırmadan oy verip, “verdik” demeye utandınız. O kadar da yapamaz sandınız. Enseyi karartmadınız!

*

Ahmet Davutoğlu; Seçim kampanyasını “Bismillah” şarkısıyla açtı. Tek başına iktidarı görünce “Elhamdülillah” diye mesaj attı…

***

Basamakları ine ine, karanlık bodrum katına kadar geldik…

Eee! Haliyle karanlığa girince…

Siz karartmasanız da, sizin ense artık kararmıştır sanırım?

Yayın Tarihi
03.11.2015
Bu makale 1447 kişi tarafından okunmuştur.
Bu Haber İçin Yorum Yapın
NOT: E-Mail adresiniz web sitemiz üzerinde yayınlanmayacaktır.
CAPTCHA Image
Bu makaleye ilk yorumu yazan siz olun.

Yazara Ait Diğer Makaleler

Çerez Kullanımı

Kullandığımız çerezler hakkında bilgi almak ve haklarınızı öğrenmek için Çerez Politikamıza bakabilirsiniz.

Daha Fazla

Arama Yap!