Eşek bulundu!

Turizmciler, Erdoğan'ın Rusya Devlet Başkanı Putin'e mektup yazarak özür dilemesini mutlulukla karşılamışlar...

İsrail konusundaki gelişmeleri de sevinçle izliyorlarmış. Oradan da 1 milyon turist geleceğini tahmin ediyorlarmış!

***.

Turizmci arkadaş, istikrar dediğin bu muydu?

Hikâyedeki eşeğini önce kaybedip sonra bulan gariban köylüye döndün!

***

A.K.P.'li Belediye Başkanı yurtdışına gidip geliyor. Gazetelerde boy boy fotoğraflar, açıklamalar; “Krize karşı savaş açtı.”, “Evde oturup turist bekleyemeyiz” dedi falan, filan...

Turizmciler “Helal olsun başkana, bizim için canla başla çalışıyor” diye sevinç içerisindeler!

Sanırsın turizmi krize sokan Belediye Başkanının partisi değil de CHP!

Zaten Antalya’nın A.K.P.’li kadın milletvekili “Turizm kötü diye konuşup moral bozuyor” diyerek CHP’li meslektaşını suçlamadı mı?

Turizm Bakanı da, “Antalya afet bölgesi ilan edilsin” diyen turizmcilere “Afet tabirini kullanmak doğru değil. Hoş bir tabir değil. Şimdi kaybediyor gibi görünüyoruz ama bundan kazançlı çıkacağız” dedikten sonra...

Yanlarına Müftü’yü alıp “turist duasına” çıkan turizm esnafı, bakanın bu sözlerine inanıp sevinmiştir kesin! Dua ile turist çağırdıklarına göre turizmin kötü gitmesinin sebebini de Allah’tan biliyorlar.

(Madem dua ederek turist getirebiliyorduk; ülke olarak yıllarca tanıtım filmlerine, reklamlara, kampanyalara, acentelere, boşuna para ödemişiz.)

***

Aslında milletin yüzde ellisini sevindirmek çok kolay!

Onlar "cemaat cici" dendiğinde de seviniyorlar, "İnlerine gireceğiz" dendiğinde de...

Barış getireceğiz diye terör örgütüyle görüşüldüğünde hemen barış şarkıları söylüyorlar. Köklerini kazıyacağız diye şehirler yerle bir edildiğinde anında savaş naraları atıyorlar!

Askerler, gazeteciler, bilim insanları sahte delillerle hapis yatarken çok mutlulardı. Yıllar sonra deliller sahteymiş diye hapisten çıkarılırlarken de mutlu oldular!

Reislerini, kükrerse “aslan yürekli” diye seviyorlar, ağlarsa “yufka yürekli” diye...

Davutoğlu başbakan atandığında da doğru buldular, görevden alındığında da...

Başbakan Fenerliyim dediğinde de hoşlarına gitti, Fenere operasyon yaptığında da...

Esad dostum dediğinde de alkışladılar, Esed gitmeli dediğinde de...

“Avrupa’ya gireceğiz” dendiğinde havai fişekler attılar. “Girmeyiz” dendiğinde davul zurnayla kutladılar!

“Asgari ücrete zam devleti batırır” denildiğinde de inandılar; Örtülü ödeneğin artması, milyar dolarlık saraylar, lüks uçaklar, son model arabalar devletin itibarı için denildiğinde de...

Hatırlarsanız; “İsrailli turiste ihtiyacımız yok” diye nutuklar atılıp, Rus uçağı düşürüldüğünde de sevinmişlerdi. Şimdi İsrail’den turist gelecek, Rusya’yla barıştık dendiğinde de seviniyorlar!

***

En güzelini kendi milletvekilleri söyledi...

Biat’sa biat!

Bu dünyayı reisine bırak, öbür dünyayı Allah'a...

Düşünmeden yan gelip yat!

***

Eşekten bahsedip de Nasreddin Hoca fıkrası anlatmadan olmaz!

Hoca bir gün eşeğini kaybetmiş...

"Ah ulan! Seni bulamazsam ben bilirim yapacağımı" diye söylenerek aranıp duruyormuş...

Eşek birkaç saat sonra bulununca Hocaya merakla sormuşlar; "Hocam, bulamasaydın ne yapacaktın?"...

Nasreddin Hoca gülümsemiş; "Ne yapayım? Gidip yenisini alacaktım."

***

Her seçimde oyunu “istikrar” için verdiğini söyleyen sayın vatandaş...

Ülken aradığın istikrarı bir türlü bulamıyorsa...

Bari Nasreddin Hoca’dan ders al!

Yayın Tarihi
29.06.2016
Bu makale 2641 kişi tarafından okunmuştur.
Bu Haber İçin Yorum Yapın
NOT: E-Mail adresiniz web sitemiz üzerinde yayınlanmayacaktır.
CAPTCHA Image
Bu makaleye ilk yorumu yazan siz olun.

Yazara Ait Diğer Makaleler

ÇOK OKUNAN

Çerez Kullanımı

Kullandığımız çerezler hakkında bilgi almak ve haklarınızı öğrenmek için Çerez Politikamıza bakabilirsiniz.

Daha Fazla

Arama Yap!