Falezler ve Heyelan

Antalya’da yaşanan aşırı yağışlar ve fırtına bir çok bölgede heyelanlara neden oldu.

Yaşanan bu durum bana ilk önce 2003 yılında Konyaaltı İlçesi’nde yaşanan bir felaketi hatırlattı.
Hani Çandır Çayı ile karaman Çayı arasında ki 160 hektar ve hemen akabinde de Boğaçayı ile Çandır Çayı arasında ki 94 hektar alan imara açılmıştı ya, işte bu bölgede 2003 yılında yaşanan benzer felaket ile birlikte 13 kişi hayatını kaybetmiş, Karayollarının Boğaçay’ı köprüsü de yıkılmıştı.
Yine yaşanan bu felaket bana Antalya’nın gerdanlığı olarak tanımlanan ve uzmanlara göre 5 milyon yılda oluşmuş olan falezlerde ki heyelanları hatırlattı.
Geçmiş yakın tarihte Yat Limanı, Bambus Plajı ve en son Konserve Koyu’nda çöküntüler ve kaymalar yaşanmıştı.
Geçmişte ranta dönük imar planları ve özellikle de yanlış kıyı kenar çizgisi kararları Falezleri hala tehdit ediyor.
Sadece falezleri değil, falezler üzerinde var olan yapıları da tehdit ediyor. 2010 yılında Konserve Koyu’nda yaşanan kayma ve çökme olayından 3 yıl sonra, yani 2013 yılında Falezlerin tamamını ilgilendiren İmar Planına Esas Jeoloji-Jeoteknik Etüt Raporu hazırlandı ve bu rapor 14 Ağustos 2014 tarihinde Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Mekansal Planlama Genel Müdürlüğü tarafından onaylandı.
Edindiğim biliye göre bu rapor, Yıldız Teknik Üniversite (YTÜ) tarafından hazırlandı.
Raporun son bölümünde yer alan yerleşime uygunluk değerlendirmesinde; kıyı bandından ortalama 50 metrelik mesafenin ‘heyelan ve kaya düşmesi riskli bölge’ olarak tanımlandı. 5-60 metrelik ikinci bant ise ‘önlem alınabilecek nitelikte şişme-oturma açısından sorunlu alanlar’ olarak tanımlandı. Uygun alan ise üçüncü yani yola yakın bölge olarak tanımlandı.
Yine falezlerle ilgili hazırlanan raporda; dalgaların (son iki gün benzerini yaşadık) kayalıkları eritmesi nedeniyle bölgedeki ev ve turistik tesislerde kalan binlerce kişinin tehlike altında olduğu vurgulandı.
Zaten, YTÜ Geoteknik Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mustafa Yıldırım da, yağmur sularının asfalttan akarak falezlerdeki çatlakların arasına sızacağını ve bunun da falezlerde kaymalara neden olabileceğini başka bir raporda da vurgulamıştı.
Dolayısı ile bugün falezlerde bulunan ve büyük bir ihtimal ile kıyı kenar çizgisi içinde yer aldığını düşündüğüm (ilk 50 metre içinde) 4-3-4 ve 5 yıldızlı oteller ile konut olarak kullanılan bazı yüksek yapılar ve yapılarda kalanlar gerçekten tehlike içinde.
Bu arada; Bambus plajından itibaren eski Lara yolu üzerinde ki falezler için hazırlanan ve Genel Müdürlük tarafından onaylanan Jeoloji-Jeoteknik Etüt Raporu’nun gereği yapılması için Antalya Valiliğine gönderildiğini, ancak gizli tutulduğunu öğrendim.
Bu bilgi doğru ise gizli tutulmasının gerekçesi acaba falezler üzerinde bulunan ve tehlike arz eden bazı turistik tesis sahipleri ile konut için kullanılan yapılarda oturan ve siyasi gücü olan insanlardan mı kaynaklanıyor?.
Eğer öyle ise etkili ve yetkili kimler ise onlara sormak istiyorum; falezler üzerinde yaşanabilecek olası bir heyelan olur ve turistik tesislerden ya da konut yapılardan biri çöker ise Antalya turizmi ne olur?. Bu çökmeden kaynaklı olarak yaşamını yitirecek insanların vebali ne olur?.
Önlemlerin alınması için illa falezlerde bir heyelan, bir felaketin yaşanması mı bekleniyor?

Yayın Tarihi
15.01.2015
Bu makale 525 kişi tarafından okunmuştur.
Bu Haber İçin Yorum Yapın
NOT: E-Mail adresiniz web sitemiz üzerinde yayınlanmayacaktır.
CAPTCHA Image
Bu makaleye ilk yorumu yazan siz olun.

Yazara Ait Diğer Makaleler

Çerez Kullanımı

Kullandığımız çerezler hakkında bilgi almak ve haklarınızı öğrenmek için Çerez Politikamıza bakabilirsiniz.

Daha Fazla

Arama Yap!