Gezi Parkı çevrecilerinden, Kocadağ'a çıkarılacak ders…

Taksim Gezi Parkı ve Atatürk Orman Çiftliği (AOÇ)  gibi kent merkezindeki, kültürel ve tarihi değeri olan yaşam alanlarının betonlaştırılması, Samsun Kocadağın “kelleştirilmesi” ile kentlerin yaşam alanları yok edilmektedir. Sayıları iki binleri bulan HES’ler aracılığıyla akarsularımız özelleştirilmekte yok edilmekte,  2B Yasası ile birlikte, ormanlarımız parsel olarak tescil edilerek, TOKİ eliyle yapılaşmaya açılmaktadır. Son bir aydır, ülkenin ekonomisinin durmasına, turizm rezervasyonlarının gerilemesine, kargaşa ve çatışmaya neden olan Gezi Parkı direnişi son on yılda çevre adına yaşanan ülkemizdeki en önemli hak talebi oldu. Bu arada “apolitik” denilen genç nüfusun vatan ve hak arama bilinci olduğunu da gördük. Bu inatçı ve “dik duran” genç nesil bana göre Taksim’i, AOÇ’ni, Samsun Kocadağ’ı kaybetse bile kendine yeni bir “yeşil mücadelesi”  yaratır.

Gezi parkındaki imar inatlaşmasından çıkan krizin büyümesi ve tüm ülkeyi etkileyen siyasi ve sosyal bir olaya dönüşmesi kimsenin beklediği bir şey değildi. Ama “gezi parkı” eylemi bundan sonra bu tür çevre direnişleri için sürekli gündemde olacak…

5 HAZİRAN 2013 DÜNYA ÇEVRE GÜNÜYDÜ…

Hani diyoruz ya, ”Kocadağ kelleşti”…Samsun önüne gökdelenler dikildi… Şehre hançer saplandı... Samsun’u neden sel alıyor? Bu soruların cevaplarını 5 Haziran 2013 Dünya çevre günü nedeniyle arayalım istedim…

5 Haziran Dünya Çevre Günü’nde Türkiye’de çevresel değerlerin korunması yaşadığımız günler itibariyle daha fazla önem kazanmış, izlenen politikaların çevre ile uyumunda gelinen noktada çıkarılan “cılız sesler” yapılan toplu eylemlerle yükseltilmiştir.

Doğal çevrenin korunarak, gelecek kuşaklara aktarılması doğrultusunda hükümet tarafından yapısal tedbirler alınmadığından, sorunlar daha da artmıştır… Çevreyi “rant” aracı olarak gören hükümet politikalarla, tarım alanları, doğal kaynaklar, ormanlar, hazine arazileri, kıyılar, sit alanları, milli parklar imara açılmaktadır…

Yapılan yeni düzenlemelerle ÇED uygulamalarının yok sayılması, mahkemelerin  “yürütmeyi durdurma kararlarının” dikkate alınmaması, Taksim Gezi Parkı’nda başlayan, halkımızın duyarlılıkla sahip çıkması sonucunda tüm yurda yayılan “Çevresine Sahip Çıkma Bilinci” umut etmek isterim ki kelleştirilen, yok edilen Samsun Kocadağ içinde oluşturulsun.

OMV'YE LİSANSI GERİ VERİLMİŞ!

Samsunumuzun çevre ile olan sıkıntısı sadece “Kocadağın kelleştirilmesi” ile sınırlı değil! Çevrecilik adına mücadele etmemiz gereken sellerimiz ve TOKİ miz var.

Bitmedi! Samsun turizm adına kumsala dikilen otelimiz var. İş alanı ve istihdam yaratacağız diye AVM olarak şehrin önüne çekilen setler var. Ulaşım adına ne olduğu ve niçin yapıldığı halen idrak edilemeyen “nur topu gibi yeni doğan viyadüğümüz” var.

 Bitmedi… Avusturyalı enerji şirketi OMV nin 870 MVV'lık Samsun Doğalgaz Santrali'nin daha önce iptal edilen lisansı "kamu yararı" gerekçesiyle geri verilmiş… Artık çevre adına, ne için izin verildiği bilinemeyen, doğalgaz santralimizde var…

Sorum şu, bunlarla mücadele edecek Samsun da  “19 Mayıs” ruhunu taşıyan gençlerin olduğunu biliyorum. Acaba STK’lar, dernekler, odalar, çevre kuruluşları neyi çevre adına neyi bekliyorlar? Merak ettim?         
Yayın Tarihi
18.06.2013
Bu makale 7686 kişi tarafından okunmuştur.
Bu Haber İçin Yorum Yapın
NOT: E-Mail adresiniz web sitemiz üzerinde yayınlanmayacaktır.
CAPTCHA Image
Bu makaleye ilk yorumu yazan siz olun.

Yazara Ait Diğer Makaleler

Çerez Kullanımı

Kullandığımız çerezler hakkında bilgi almak ve haklarınızı öğrenmek için Çerez Politikamıza bakabilirsiniz.

Daha Fazla

Arama Yap!