İflasın eşiğindeki hayat

Bütün değerlerin altüst olduğu bir düzen!

Yani güvenirliğin yok olduğu…

Özgürlüklerin siyasi çizgiye doğru planlandığı…

Hukukun yerle yeksan edildiği…

Katillerin falanca filanca yasalar yüzünden ya da zaman aşımına uğradığı için salıverildiği…

Hırsızların aklandığı…

Anayasal hak olan özgürlükçü eylemlerin gazla püskürtülüp, copla durdurulduğu…

Ve yani yapanın yaptığının yanına kâr kaldığı bir kara düzende Özgecan kızların ırzına geçilerek öldürülmesi karşısındaki bu feryadı figan nasıl ikiyüzlü bir topluma dönüştüğümüzün göstergesi olmuyor mu?

Hiç birimizin can güvenliğinin olmadığı bu genç kızın ölümüyle bir kez daha göremiyor muyuz?

Kaç genç sırf anayasal eylemlerin içinde bulunduğu için can verdi isimlerini sıralayabilir misiniz? Hem de koruması yasal sorumluluk olan güvenlik güçlerince yok edildiler. İşlediği cinayetlerin emrini verenler nasıl bir vicdan rahatlığı içine bulunabilirler hiç düşündünüz mü?

Genç bir kız…

Dağa kaldırılır gibi kaçırılıp ırzına geçiliyor ve konuşmasın diye hunharca öldürüldükten sonra yakılıyor?

Allah ve kitaptan söz eden bazı İslamcı kadın yazarlar da hiç utanmadan arlanmadan yok olan ahlaki değerleri görmezden gelerek:

“Bu tür suçlar Amerika’da bile işleniyor.” Diyerek var olan suçun görmezden gelinmesinin yorumunu yapıyor.

Yarın bu çürümüş zihniyetlerin sahipleri çıkıp da:

“Güzel olmasaymış o kız!” Derlerse sakın ama sakın şaşırmayın!

Eğer bir toplum ve halkın gerçek dostları yaşanan bu acımasız olaylar karşında Anayasal hakkını kullanıp, tavrını koyamıyorsa ve meclise giderek artan şiddet olgusunun nedenlerinin araştırılması yönünde önerge verilemiyorsa bittik demenin ve son noktayı koymanın zamanı çoktan gelip geçmemiş midir?

Özgecan’ın paramparça edilmesini sosyal bilimciler, psikologlar araştırmalıdır.

Ne diyordu geçen gün hükümetten önemli bir isim:

“Yüzde elliden fazla insan bizden nefret ediyor.”

Nefret ne kelime iğreniyor sözcüğünü kullansa kimse hayır diyemeyecek.

Dini değerleri arkasına almış ve oylarını dinsel değerler üzerinden kotarmış bir iktidarın sürecinde ahlaki değerlerin yüksek düzeye ulaşması gerekirken ortaya çıkan bu acı tablolar düşündürücüdür.

Hepimizin çocukları… Ama hepimizin kadınları, kızları, bacıları potansiyel şiddet ve ahlaksızlığın odak noktasındalar.

Çünkü bu ülkede katiller salıveriliyor.

Çünkü bu ülkede hırsızlar hiçbir şey çalmamış gibi aklanıyor. Hem de ayyuka çıkmış çalıp çırpma iddiaları bir kalemde silinip, el konan paraların faiziyle ödenmesine gidiliyor.

İşsizlik had safhada…

Kadına verilen değer sözde İslamcı soytarılar tarafından yozlaştırılarak yorumlara sunuluyor.

Diyor ki aklıevvel bir kadın yazar:

“Erkeğin, kadına şiddet uygulama hakkı vardır!”

Ve genç kızın biri kaçırılıp bedenine dokunularak zulüm çektirilerek öldürülüyor?

Yeni Türkiye’nin bu kapkara fotoğrafı yüzlerce haber ajansının raporlarıyla dünyanın dört bir yanında gündemin ilk önemli haberine dönüşüyor.

Neymiş efendim?

Milliyetçi, muhafazakâr erk! Hadi oradan martavallara karnımız tok!

Yazın bir tarafa…

Özgecan’a kıyan sapık birkaç yıl yatıp çıkar…

Ve siz yakındığınız, ağlaştığınız bugünlerin acılarıyla baş başa yaşamaya devam edersiniz.

Özgecan’ın ırzına geçen ve yakarak öldüren aslında o soysuz değil… Bunca yaşanan namussuzluklar karşısında üç maymunu oynayan topu metelik etmez kalabalıklardır…

Unutmayalım!
Aymazlıklarımız gün gelir kapımızı çalan suçluların kahreden zırhına dönüşür. Dizimiz döveriz ancak çoktan iş işten geçmiş olur…

Yayın Tarihi
15.02.2015
Bu makale 273 kişi tarafından okunmuştur.
Bu Haber İçin Yorum Yapın
NOT: E-Mail adresiniz web sitemiz üzerinde yayınlanmayacaktır.
CAPTCHA Image
Bu makaleye ilk yorumu yazan siz olun.

Yazara Ait Diğer Makaleler

Çerez Kullanımı

Kullandığımız çerezler hakkında bilgi almak ve haklarınızı öğrenmek için Çerez Politikamıza bakabilirsiniz.

Daha Fazla

Arama Yap!