İşgalciler ödüllendiriliyor

Geçtiğimiz gün Antalya Büyükşehir Belediye Meclisi’nde öyle bir konu gündeme geldi ki, insanın içinden işgalci olmak geliyor.

Büyükşehir Belediyesi’nin Düden Çayı’nın başladığı yerden denize dökülen yere kadar bir bütün olarak proje uygulayacak.

Bu konuyla ilgili daha önce alınmış bir karar vardı zaten.

Ancak, projenin bir bütün uygulanmasında bazı sorunlar çıktı. Bu sorun ise Düden Çayı’nın Kepez İlçe sınırında oluşmuş olan 900 adet gecekondu işgali.

Hem taşkın sel alanında hem de 1’nci derecede doğal sit alanına yapılmış olan bu gecekonduların varlığı projenin bir bütün olarak uygulanmasına engel oluyor.

Bu sorunun çözümü için Projenin Kepez tarafının yetkisi 3 yıllığına Kepez İlçe Belediyesi’ne meclis kararı ile verildi.

Sorunun çözümü ise evlere şenlik, çünkü sorunun çözümü trampa yolu ve başka yerden arsa tapisi verilerek çözülecek.

Adam gelmiş, hem devletin arazisine hem SİT alanına hem de taşkın sel alanına kaçak olarak ev yapmış ve ardından da ödüllendirilmek isteniyor.

Hazine Taşınmazların İdaresi Hakkındaki Yönetmelik özetle derki;

Eğer devletin hüküm ve tasarrufu altında olan her hangi bir taşınmaz işgal altındaysa ve bu işgal tespit edilirse, o zaman geriye dönük 5 yıllık ecrimisil bedeli alınır ve ardından da işgal beklemeksizin tahliye ettirilir.

Hoş, ülkemizde ecrimisili devletin bile farklı yorumlayarak, aylık kira gibi değerlendirip görevi kötüye kullanma alışkanlığı olduğu için bugüne kadar ne geriye dönük 5 yıllık ecrimisil uygulanmıştır, ne de işgal ortadan kaldırılmıştır.

Düden Çayı kenarına yapılmış olan 900 gecekondu da işgaldir ve devlet de bu işgali bilmektedir.

İlgili yönetmeliğin emrettiği maddeyi uygulama yerine başka bir yerden arsa tapusu vererek yani işgalciyi ödüllendirerek işgali ortadan kaldırıp, proje uygulamaya gidilmesi düşünülüyor.

Bu tür konular gündeme geldiği zaman hep kendime şöyle sorgulamışımdır; Bu ülkenin enayisi benmişim ki 30 yıldır kiralık evde oturup geçinmeye çalışıyorum. Elin adamı başka kentlerden geliyor ve parası olduğu halde devletin arazisini çevirip ev yapıyor, sonra da devlet onu ödüllendiriyor.

Tabi, Düden Çayı’nın kenarına kaçak yapılar sadece Kepez bölgesindeki 900 gecekondu ile sınırlı değil. Muratpaşa sınırında da yapılar bulunuyor. Bu yapılar işgal değil, tapulu. Ancak, hem SİT Alanında kalıyor hem de taşkın sel alanında kalıyor.

Kırcami’nin imar planı yapılırken, Büyükşehir Belediye Meclis Başkanlığına verilen bir dilekçe ile bu bölgelerinde plan onama sınırına alınması istenmişti.

Tabu bu talebin kabul edilir tarafı yok. Orada ki yapıların sorunu da muhakkak Düden Çayı Projesi kapsamında ya kamulaştırma ya da trampa yolu ile çözülmesi gerekecektir.

Sonuç olarak, turizm cenneti Antalya, aynı zamanda kaçaklar cenneti olarak ün yapmaya ve kaçak ev yapanlarında ödüllendirilmesine devam ediyor.

 

Yayın Tarihi
14.12.2016
Bu makale 1063 kişi tarafından okunmuştur.
Bu Haber İçin Yorum Yapın
NOT: E-Mail adresiniz web sitemiz üzerinde yayınlanmayacaktır.
CAPTCHA Image
Bu makaleye ilk yorumu yazan siz olun.

Yazara Ait Diğer Makaleler

ÇOK OKUNAN

Çerez Kullanımı

Kullandığımız çerezler hakkında bilgi almak ve haklarınızı öğrenmek için Çerez Politikamıza bakabilirsiniz.

Daha Fazla

Arama Yap!