Kültür ve Sanat

Ülkelerin çağdaşlaşmasının en önemli göstergelerinden biri kültür ve sanata verilen değerdir.

Çağdaşlaşmanın yanına kalkınma, gelişme ve uluslararası saygınlığı da koyabiliriz.

Antalya bu konuda şanslı kentlerden biridir.

Sinema, Tiyatro, Piyano, Opera ve Bale gibi sanatsal faaliyetlerinin neredeyse tamamıyla ilgili festivaller gerçekleştirilir.

Devletinde bu tür etkinliklere yönelik ödenekleri de oluyor.

Bu konuyu şunun için gündeme getirdi.

Uzun zaman, sinema, tiyatro ve opera gibi etkinlik ve gösterilere gitmemiştim. Ancak son aylarda gitmeye başladım.

Öyle “zaman buldukça” gibi değil. Zaman bile yaratarak gidiyorum.

Özellikle gittiğim Haşim İşcan Kültür Merkezi’nde ki gösterilerde gördüğüm kalabalık seyirci topluluğu beni mutlu da ediyor.

Mesela 8 Ekim’de gittiğim “Üstat Molıere Evleniyor” isimli operetin muhteşemliğinin yanı sıra Devlet Opera ve Bale’nin salonu, tabiri caiz ise iğne atsan yere düşmez gibiydi. Boş koltuk bulmak mümkün değildi.

Yine 21 Ekim’de Devlet Tiyatrosu’nda ki ‘Fare’ isimli oyunda öyleydi.

Yarın; dünya opera sahnelerinin aranılan ve ünlü İtalyan bestecisi Puccini'nin “La Boheme” operasını izleyeceğim.

Bunun için dün internet üzerinden bilet alayım dedim. İyi bir yerden boş koltuk bulmak zor oldu.

Yazımın başında da belirttiğim gibi; kültür ve sanat okumak, anlamak, görebilmek, görebildiğinden anlam çıkarmak, ders almak, düşünmek, anlama yeteneğini eğitmektir. Kültür bir ülkenin, çağdaş anlamda uluslararası değişimdeki saygınlığına kavuşabilmesi için, kültürlü bir toplum olmanın anlamı demektir.

Ne kadar çok kültür ve sanata insanlarımız değer verirse, hiç kimse devletin sosyal, ekonomik, siyasî veya hukukî temel düzenini kısmen de olsa, özellikle de din kurallarına dayandırma veya siyasî olarak kutsal şeyleri istismar edemez ve kötüye kullanamaz.

Dediğim gibi, geçmişte kültür ve sanat konularına fazla duyarlılık göstermiyordum. Son haftalarda sinema, tiyatro ve operaya gitmeye başlayınca kendimde de bir değişim hissettim.

Sonuç olarak, TV’lerde evlenme programları ya da ne olduğu belli olmayan ve bana göre de beyin yıkamaya yönelik diziler izleme yerine insanlarımızın sinema ve tiyatro gibi gösterilere gitmesini tavsiye ederim.