Son Kurban Bayramlarını 2010 yılında Samsun,2011’de İstanbul ve 2012’de
Alanya da geçirdim. Gözlemledim yaşananları, için burkuldu. Utandım,
kurbanlıkların bir kısmına “Müslüman”
olduğundan şüphe ettiğim kişiler tarafından yapılan zülümü, işkenceyi,
yaşananları görünce utandım. İnsanlığımdan…
Bu Müslümanlık değil! Bunları yapanlar Müslüman da olamazlar! Yaradanın,
yarattığı canlıya eziyet! Nasıl mı? Anlatayım.
Kurbanlık, hayvan kaçmış. Nasıl oldu ise, ipi boşalmış. Hayvan bu adı üzerinde
ne yapacak. “Gelin beni ipim çözüldü bağlayın” mı diyecek. Tabii ki, kaçacak…
Yakalamaya çalışan, sahipleri, belediyeden yardım istemişler.
KAÇAK KURBANLIK YAKALAMA
TİMİ GÖREV BAŞINDA!
Hayvan, korkmuş çareyi kendine göre içgüdüsünde olan koşmada bulmuş.
İnsanlara gördü mü kaçıyor. Yakalama için görevli” insan müsvetteleri!”nin
elinde kalın sopalar acımasızca, ona vuruyorlar. Canı yanıyor. Hayvancağızın...
Savunmaya geçiyor hayvancık, içgüdüsel olarak. Kimseyi yanına yanaştırmıyor…
Hayvan, iki ayaklı bir kısım “hemcinsi olamayacak hayvanlardan” kaçıyor. Nerede
boşluk görürse oraya kaçıyor. Soluk, soluğa…
Müslüman sahipleri, hani dini vecibeleri yerine getirmek için onu kurban
edeceklerdi. Ona eziyet etmeyeceklerdi. Ne yapıyorlar?
KURBANLIK KENDİNE YAKLAŞTIRMAYINCA…
Arabayla onu duvara sıkıştırıyorlar. Hayvanın ağzında köpükler, nefes
alamıyor. Ayağına kovboy gibi, kement atıyorlar. Kaçtığı otoyolun kenarına yıkıyorlar,
onu asfaltın üzerinde boğazına bıçağı dayıyorlar… Sonuç kan ve asfalt…
Kurbanlık yanına yaklaştırmayınca, pompalı tüfekle arka ayaklarına ateş
acıyorlar. Vuruluyor, kurbanlık. Henüz acı çekerken boğazına bıçağı dayıyorlar.
Kurbanlık kaçıyor, ama sapık, katil kılıklı biri arka ayaklarının eklem
yerlerine bıçak atıyor. Hayvanın önce sağ sonra sol arka bacağı eklem
yerlerinden kırılıyor. Hayvan ön bacağı üzerinde sürünmeye çalışıyor. Takati
bitiyor hayvancağızın, bıçağı o acı çekerken boğazına dayıyorlar.
Kurbanlık, dayaktan kendini can havliyle dereye, denize atıyor. Sahilden
“yakalama timi” uyuşturucu iğne ile onu vurmaya çalışıyorlar. Sonunda uyuşuyor.
Hayvancık. Yakalanıyor. Fakat eziyet bitmiyor… Niye, kaçtın diye sopayla
dövüyorlar…
Kurban bayramında bu anlayışla hareket edenler dini vecibelerini yerine mi
getiriyorlar? Yoksa hayvan mı katlediyorlar? Ben anlayamadım! Birde bu hiçte
nazik olmayan, vahşi görüntüler televizyonda yayınlanıyor. Sonrada Avrupa
Birliğine üye olmaya çalışırız. Bana göre daha çok bekleriz!...
NELER YAPILABİLİR?
Hayvanlar, bacaklarından vinçlere, basketbol potalarına asılmakta,
kaçmasınlar diye bacaklarından bıçaklanmakta, uygun koşullarda taşınmadıkları
için kaçanlar ise taşlarla sopalarla dövülerek durdurulmaya çalışılmakta, uygun
olmayan yerlerde acemi kasaplar tarafından adeta işkence eder gibi
kesilmektedirler.
Toplum vicdanını da rahatsız eden bu tür vahşi görüntülerin önlenmesi
için, ilgili tüm kurumların ciddi biçimde önlem almaları, denetimlerin
göstermelik olarak değil, gerçekten zulmü önlemeye yönelik olmalı. Hayvanlara
yapılan kötü muamelelerde ağır cezalar getirecek düzenlemeler yapılmalıdır.
Diyanet işleri başkanlığınca, müftülükler kanalı ile camilerde vaazlerde
kurbanlık hayvanlara eziyet edilmemesi konusuna yer verilmeli ikazda bulunulmalıdır.
Konuyla ilgili olarak, Diyanet İşleri Başkanlığı, TBMM Çevre Komisyonu
Başkanlığı, T.C. Orman ve Su
İşleri Bakanlığı, İçişleri Bakanlığı,
Belediye Başkanlıkları, İlçe Belediye Başkanlıkları, Valilikler,
Kaymakamlıklar, Müftülükler, Basın Kuruluşları duyarlı olmalı. Hayvanlara
Kurbanlık bahanesiyle yapılan eziyet ve işkence önlenmelidir. Bu konuda ilgili
tüm kuruluşları göreve davet ediyorum.