Milyonlarca işsiz devlete borçlu

Başlıkta yazdığım gibi Türkiye’de işsiz ve iş bularak sigortalı çalışmaya başlayan milyonlarca insan devlete borçlu.

Nasıl mı?.

Hani “Sağlık’ta Reform” adı altında geliştirilerek uygulanan “Genel Sağlık Sigortası” (GSS) var ya, işte bu sigorta sayesinde haberi olmayan milyonlarca insan devlete faizi ile birlikte devlete borçlu.

GSS ilk uygulandığı andan itibaren sigortası olmayanlar başvuru (gelir tespiti beyanı) yapmasalar bile SGK’ya aylık prim borcu taahhüt ediliyor. Üstelik bu prim borcu en üst tavan olan aylık 288,36 TL’den oluyor.

Dün, bir arkadaşımı “Genel Sağlık Sigortası” olabilmesi Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) adına kayıtları alan Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı’na (SYDV) götürdüm.

Kendisi 2 yıldır çalışmıyor ve dolayısı ile sigortası da yok.

Memur arkadaş, Nüfus Cüzdanı kimlik numarası ile sistemdeki kayıtlara baktı ve arkadaşımın 2 yıl içinde SGK’ya 7 bin TL borcu olduğunu söyledi.

Elbette hepimiz şaşırdık. Çünkü hiçbir hizmet almadan borç çıkmıştı.

Bu konuyu SYDV’de ki görevli arkadaş ile konuşurken, “Öyleyse binlerce kişi haberi olmadan devlete borçlu” dedim.

Görevli arkadaş ise “Abi ne binlercesi, milyonlarca kişi bu şekilde devlete borçlu” diye söyledi.

Bunun üzerine internette bir araştırma yaptım ve karşıma 5 milyon 500 bin kişinin devlete borçlu olduğunu gördüm.

Bu yüzden AKP hükümeti prim borcu affı çıkarttı ve Eylül 2015 tarihinden sonra bu aftan yararlanmakta söz konusu değil.

Aftan yararlanmakta öyle kolay değil.

Şöyle ki; GSS’den faydalanmak için gelir tespiti yaptırmak için SYDV’ına gittiniz. İşsizsiniz ve evde 4 kişi yaşadığınızı söylüyorsunuz.

Memur da sistemi şöyle anlatıyor: “Evde eğer kişi başı gelir 400 TL’nin üzerinde ise üst tavandan olan prim borçlarınız gelir durumunuza göre küçülüyor. Ancak, kişi başı gelir durumunuz 400 TL’nin altında ise prim borcunuzu ve bundan sonra ki ödeyeceğiniz primleri devlet karşılıyor. Ancak o zamanda sadece Devlet Hastanesi’nden faydalanabilirsiniz”

Sizde diyorsunuz ki, “Ben işsizim, ilkokula giden iki çocuğum var. Birde Bağ-Kur’dan emekli olmuş rahmetli babamdan 900 lira maaş alan annem var. Oturduğumuz ev anneme ait. Birde hisseli yerlerimiz var ama geliri yok.”

Memur hesap yapıyor. “900 lira maaş, oturduğunuz evden dolayı 500 lira gelir. Hisseli yerlerinizden de 300 lira gelir. Toplamda bin 700 lira geliriniz var. 4 kişilik bir ailenin kişi başı geliri 400 lira olduğunuz için sizin geliriniz bin 600 lirayı geçtiğinden dolayı, hizmet almadan ve sizin haberiniz olmadan biriken 7 bin liralık borcunuzu alt prim olan aylık 48 liradan hesaplayacağız ve prim borcunuz bin 152 lira olacak. Bu borcu ödemek zorundasınız. Ayrıca aylık geliri bin 201,5 lira ile 2 bin 403 lira arasında olduğunuzdan dolayı da bundan sonra Genel Sağlık Sigortası’ndan faydalanmak için aylık 144 lira prim ödeyeceksiniz.”

Kısacası, Sağlıkta Dönüşüm Programı kapsamında ballandıra ballandıra anlatılan Genel Sağlık Sigortası’nın aslında vatandaşların haberi olmadan devlete borçlandırılma projesiymiş.

Borçlanan milyonlarca insanın tamamı ise turizm sektöründe kış aylarında işsiz kalan turizmciler, sokakta simit satan, ayakkabı boyayan, çöplerde kağıt toplayan, sosyal güvencesi olmayan köylülerimiz ve aileleri, eşi sigortası olmayan ve aileleri.

Kısacası; devlete borçlu olanlar gelir düzeye düşük vatandaşlar.