Seçim öncesi siyasi fotoğraf

Fotoğraf Tarihçisi Helmut Gernsheim’in şöyle bir sözü vardır:  “Fotoğraf, dünyanın her köşesinde anlaşılan tek ‘dil’dir ve bütün ülkelerle kültürler arasında köprü kurarak insanlık ailesini birbirine bağlar. Siyasal etkilerden bağımsız olarak >insanların özgür yaşadıkları yerlerde< fotoğraf hayatı ve olayları doğrulukla yansıtır, başkalarının umutlarıyla çaresizliklerini paylaşmamıza imkân tanır, siyasal ve toplumsal koşulları aydınlatır. Böylece, insan türünün insani ve insani olmayan yönlerinin canlı şahitleri haline geliriz.”

Bizlerde mesleğimiz icabı fotoğraf çekeriz. Genel de haber için çektiğimiz fotoğraf karelerinde insanların yüz ifadesi her şeyi anlatabiliyor.

Zaman zaman sosyal paylaşım sitelerinde de özellikle siyasi liderler ve üst yönetim kadrolarında yer alan siyasetçilerin de fotoğrafları ‘ruh halleri’ni anlatıyor.

Bu tür fotoğraflar insanı bazen tebessüm ettirirken, bazen de korku salıyor.

Ülkenin genel fotoğrafına baktığımız zamanda bırakın siyasal ve toplumsal koşulları aydınlatmayı, aksine insanın içine bir karanlık düştüğü belirli kesim tarafından söyleniyor.

İktidar Partisi AKP, hem 13 yıllık iktidarlığını sürdürmek, hem de Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ‘Başkanlık Sistemi’ için Anayasa değişikliğini gerçekleştirebilecek sayıda milletvekili ya da Referandum kararı alabilecek yeterlilikte milletvekili çıkartmayı istiyor.

7 Haziran 2015 tarihinde yapılacak olan 25. Dönem Milletvekili Genel Seçimlerinde muhalefet partileri ise ‘ülkenin içinde düştüğü karanlık’tan kurtulmak istiyor ve yapılacak olan seçimin ülkenin rejimini ilgilendirdiğini söylüyor.

Bundan dolayı da özellikle CHP’nin açıkladığı ‘seçim beyannamesi’ ülkenin ve özellikle de iktidar partisinin ilk gündemi haline geldi.

Geçmişte iktidar partisi gündem oluşturur, muhalefet partileri de bu gündemin peşinden koşardı. Şimdi işin şekli değişti. Ahmet Hakan’ın sosyal paylaşım sitelerinde paylaştığı gibi bu seçimde; muhalefet partileri vaatte bulunuyor. İktidar partisi ise sadece ‘kaynak nerede’ diye soruyor. Bu soruldukça da bir dönem fotoğraf karesinde yer alan ve unutulmaya yüz tutmuş sarayların, ayakkabı kutuların, pahalı kol saatlerinin, uçakların bahsi açılıyor.

Siyaset; kimsenin kimseye aklına geleni söylediği, canın istediğini yaptığı bir alan olmamalı. Özellikle hem Savcı hem de Hâkim olunmamalı.

Özellikle genel seçimlere 42 gün kala seçim öncesi kirli siyaset yerine projeler yarışmalı.

Görevi hizmet üretmek olan seçilmiş yerel yöneticiler, seçildiği anda parti rozetini çıkartmalı ve kendisine oy verenin de vermeyenin de yöneticisi olmalı.

Yoksa bugüne kadar yaşanmış olan siyasetin kirliliği, siyasetçilere güvensizlik devam eder.

7 Haziran seçimlere de bu kirlilik ve güvensizlikle gidilir.

Bu durumda ne ‘Yeni Türkiye’ diyen iktidar partisinin işine yarar ne de geleceği ‘rejim tehlikesi’ olarak gören muhalefet partilerinin işine yarar.

 

Yayın Tarihi
25.04.2015
Bu makale 208 kişi tarafından okunmuştur.
Bu Haber İçin Yorum Yapın
NOT: E-Mail adresiniz web sitemiz üzerinde yayınlanmayacaktır.
CAPTCHA Image
Bu makaleye ilk yorumu yazan siz olun.

Yazara Ait Diğer Makaleler

Çerez Kullanımı

Kullandığımız çerezler hakkında bilgi almak ve haklarınızı öğrenmek için Çerez Politikamıza bakabilirsiniz.

Daha Fazla

Arama Yap!