Seçimin galibi HDP!

2015 Haziran seçimi sonuçları netleşmeye başlarken demokrasimizin ruhunun geri döndüğüne tanık olduk.

Ancak kim ne derse desin seçimin nihai zafer mührünü HDP vurdu.

Bütün dağları ben yarattım diyen egemen partinin de boyaları döküldü, beklenen erozyonu yaşadı, çözülmeye doğru yenilginin kapıları açılmaya başladı.

Ufukta koalisyon, ardından da kaçınılmaz olarak erken seçim görünüyor.

HDP aldığı sonucu çok iyi değerlendirmek zorundadır. Çünkü HDP’in barajı aşmasında en büyük desteği özellikle Doğu ve Güneydoğu Bölgesindeki sol oylar, C.H.P li oylar verdi. Bu somut realiteyi görmezden geldiği an HDP iç dinamiklerinde güven kaybeder, olası erken bir seçimde emanet oylarını yitirir.

CHP’nin yeni vizyonu AKP oylarının hızla erimesinin nedeni oldu. Kaybettiği güven, meydanlarda sahibinin sesi olmaktan kurtulamayan genel başkanlarının silik görüntüsü, saraydaki liderin meydanlardaki taraf tutan profili kitlelerin sarı kart göstermesini kaçınılmaz kıldı.

İşte burada Vatan Partisine de bir paragraf açmak gerekirse…

Partinin lideri Doğu Perinçek belli etmemeye çalışsa da arada bir Ecevit rolü oynadı. Ecevit’in kitlelerden aldığı sonsuz sinerjiyi taklide çalıştı. Ne var ki Perinçek’in geçmişteki politik atraksiyonlarının belleklerdeki izi inandırıcılığını sağlayamadı. Disiplinli örgütüne rağmen CHP’nin programındaki toplumsal yaklaşım gibi bir içtenliği kuramadı. İşte tam bu sırada CHP ile kol kola girmek yerine, hedefe C.H.P’yi koyması ve tek başına hareket etmesi bir kez daha baraj çelmesine takılmasına neden oldu.

Tekrar HDP’ne dönersek…

HDP partisel anlamda kendi içinde bir derim yaşayarak seçim sonuçlarını olağanüstü etkilemeyi başardı. Bunda muktedirin sırf saç çaldığı için bar sanatçısı nitelemesi yaptığı Selahattin Demirtaş’ın rolü yadsınamaz. Ve bence seçim öncesinin de meydanlardaki en başarılı lideriydi.

Demirtaş ve arkadaşları partisine gösterilen güven ve sempatiyi barışçıl çizgiden milim şaşmadan uygulamak zorunda ve icraatları boyunca halkın aklında ve yüreğinde yolsuzluklar, haksızlıklar bırakan yönetim erkine karşı mesafeli olmalıdır.

Yani yönetim erkinden yakınarak ve yanlışlarını sergileyerek seçim sandığında var olduğunu gösteren partilerin koalisyona dönük hükümet kurulmasında omurgalı olmaları ve dik durmaları gerek. Seçmen verdiği oyuyla bunun mesajını açıkça verdi. Mesajı görmezden gelecek partiler eski tas eski hamam günlerine yeniden dönmekten kurtulamaz.

Kısacası…

7 Haziran 2015 seçimleri, bir kez daha alıp başını gideceğini sanan iktidara:

“One munite! (Van munit) (Bir dakika!)” Demeyi başarmıştır.

İktidar ikinci yarıyı başlatacağız dediği bir sırada, küçümsediği halkımızdan ters köşeye yatıran golü yemiştir.

Seçim sonuçları, ülkemiz ve insanlarımız için hayırlı olsun.