Söz Kile Kile

Aklımı toplamaya çalışıyorum. Pamuk değil ki sepet dolsun. En iyisi ne biliyor musun? Kağıda geçmek. İşte o zaman, ne kaçar, ne uçar?
Kim gider Mersin’e, kim gider tersine.
Ankara, İmralı, Diyarbakır, Kandil, hepsinde ayrı dil. Konuşmalar kile dolusu, kazılır ihanet kutusu.
Kulağım nöbette.
Açılım bomba, birisi pimini çekecek, ülke yangın yerine dönecek. Amaçbu, çizime geçilecek.
Ömür vadeye güverse.
Yad sözü, ince sızı. Dinleyen yüksek uçacak. Konmak için bölünme ağacında dal arayacak.
Sorunlar Arap saçı, tarak işlemiyor.
Dünden bugüne açık, kapalı anlaşmalar yapıldı. Sonucu herkes kendine göre yorumladı.
Ampul, Kandil arası, ışıklar kör, yaşananlar kalp yarası. Alacakaranlıkta İmralı’ya yol bulunur, Apo’ya sorulur.
Doğu karışıyor, konuşmalar yarışıyor.
Seçimle gideceklerin ayağı, tetik çekeceklerin eli kaşınıyor.
Ne sihirdir ne keramet, dışarıda kurgulanır hıyanet.
Dev cüceleşir, cüce devleşir. Güç eşitlenir.
Meydana salınır. Apo, cazgır olur.
*
Sayın Tayyip Bey!
Tarihte Oğuz Türkleri erkek çocuklarına bir kahramanlık göstermeden ad koymazlarmış.
Eşbaşkanlık, başkanlık, dünya liderliğinin size Dede Korkut’tan kaldığını sanmıyorum. Bulunduğun görevde Mustafa Kemal’den kalma yüce bir ünvanın var. Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan.
Arama, daha yukarısı yok.
Tanrıya tapar, iyilik yapar gibi görün, vermese de ürün.
Derler, satranç savaş oyunu, tavla siyaset.
Elinde kırıklar arttıkça, sonun mars olmak. Akıllı oyna, açık verme ve çevreni germe.
Yeni eski karıştı. Koyduğunuz yönü işareti Osmanlı’yı gösteriyor.
3 kıtaya yayılmış Osmanlı, 600 yılda 1200 cami yapmış. Şimdi Türkiye’de 350 kişiye bir cami düşüyor.
Ölçü bu mu? Gerçek, şekle kurban veriliyor.
Toplum yaşama değil, ölüme yönlendiriliyor.
Kese, kasada öncelik, millet de uyutuluyor. Fabrikalar ya kapatılıyor, ya satılıyor. Niyet işçi yorulmasın.
Tarımda, çiftçi tarlada, bağda, bahçede ömür tüketmesin, çoban yapan da hayvan gütmesin.
Üretim bizim neyimize? Millet bizim neyimize?
Buğdayı, eti, yağı dışarıdan alırız. İnsanımızın alacak gücü yoksa, Ramazan’da sofra açarız, artanı seçimde saçarız.
Bunların neyle alınacağını mı merak ediyorsunuz? Taş satarız taş. Ormanı kaldır, taşa saldır.
İlahlar, Ortadoğu'da güçlü devlet istemiyor.
Batının kotası, PKK’nın sopası. Çırpıyor, çırpıyor, güçler un gibi tozuyor.
Donanmayı çökerttik. Yunanistan, özellikle Kıbrıs Rum kesimi rahatladı. Hava gücünün kanatlarını koparttık. Süleyman Şah türbesini PYD’nin korumasında kaçırdık.
PKK yüreklendi, oraya çöreklendi.
Türk Silahlı kuvvetlerini neden siliyoruz? Elbet iyiliğimize. Şehitler olmasın, analar ağlamasın. Sonumuza birlikte ağlarız. Yasta birlik sağlarız.
Bilen bilir, sultanımız dünya lideri. Küçücük bir kusuru var, aldanıyor.
Biz devleti aldanmaz bilirdik. Yoksa aldanan devlet değil mi?
Yanlışlar, aldanmalar sanırım yorgunluktan.
Seçimlerde iktidarı dinlendirelim.