Türkiye?nin vakti yok!

Seçim bitti…

Seçmen iradesini gösterdi. Ortaya çıkan tabloya on üç yıllık karabasan yönetiminin hezimeti yansıdı.

Partilerin aldığı oy oranı ne olursa olsun görünürde koalisyon var.

Koalisyon için ayak direten partileri kısa gelecekte yapılacak erken seçimde seçmen affetmez, üstünü çizer geçer.

İktidarın gösterdiği pembe tablonun her gün biraz daha kararmaması için hiç zaman yitirilmeksizin partiler arası görüşmelere geçilmelidir.

“O şöyle!”, “Bu böyle!” Bahanelerine yatanların işi sürüncemede bırakmaları zaman kaybına yol açar ki bu ülke ekonomisinde dalgalanmalara neden olur ve akabinde sosyal sıkıntılara kapı aralar.

Özellikle hükümeti elinde tutanların koalisyon için ayak sürümeleri halinde bunalım büyür. Bunun getirisi:

“Bakın biz yönetirken ortak hükümet iradesi oluştu, bu yüzden bunalımlar arttı.” Suç atması da kimsenin işine yaramaz. Çünkü artık seçmen her şeyin bilincinde…

Türkiye artık yüzde onluk seçim barajını istemiyor. Zaten baraj halkın özgür iradesinde yerle yeksan oldu. Partilerin ortak bir kararla yüzde onluk barajı kaldırarak erken seçime doğru yelken açması gerekiyor. Halkın rüzgârı verilecek mantıklı kararlarla yelkenleri şişirecek, harekete geçirecektir. Bu önemli adım, seçimde dalları budakları budanmış partilere canlılık kazandıracak ve oy kullanma oranı en yüksek seviyeye ulaşacaktır.

İlkeli koalisyon seçeneğinde nazlanan, işi yokuşa süren, uzlaşmaz tavır takınan partiler hızla gelişecek bunalımın suçlusu olacaktır.

Sosyal ve ekonomik anlamlarda reformlar hayata geçirilmeli. Yargı başta olmak üzere birçok kamu kuruluşundaki partizan kadrolaşmalar giderilmeli. Halkın vicdanında yankılanan yolsuzluk iddialarıyla ilgili dosyalar yeniden açılmalı, suçluları yargılanmalıdır.

Seçim meydanlarında alt gelir kurumlarıyla ilgili vaat edilenler yerine getirilmelidir. Aksi takdirde verilen sözlerin birer sabun köpüğüne dönüştüğünü gören seçmenin güveni kaybolur. Seçmen güveninin kaybı da bir sonraki seçimlerde sandık küslüğüne dönüşür ki siyasetin kurmayları için bu sonun başlangıcı olur.

Evet, vakit yok!

İvedi kararlar alacak yeni bir hükümet için günleri aşan görüşmeler bir kenara bırakılmalıdır. Bir ülkenin istikbali için bir gün bile bir asır kadar değerli ve önemlidir.