İkinci dönem için vize isteyen Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türel’in Cumartesi günü düzenlediği proje toplantısı, yerel siyasette çıtanın nereye geldiği yönünde iyi bir fikir verdi. Türel ve ekibi, Amerika’daki başkanlık seçimlerinde görmeye alıştığımız türden bir organizasyon hazırlamış. Salonun dışı ve içi davetlilerin ilgisini çekecek şekilde düzenlenmiş. Projeleri anlatan görsellerle duvarlar süslenmiş. İçeriye giren, toplantının başlamasına kadar, bu görselleri inceleyerek, hayalinde geleceğin Antalya’sını oluşturmaya başlıyor.
Müzik ve ışık sistemiyle, siyasetin soğukluğu giderilmiş, renklenmesi sağlanmış. Nükhet Duru’nun besteleyip seslendirdiği ve Menderes Türel’e hediye ettiği seçim şarkısı toplantının en güzel sürprizi oldu. Şimdiye kadar görmediğimiz tarzda bir çalışma olmuş. Türel, sanat camiasıyla olan sıcak dostluklarının sonucunu bu seçime yansıtmayı şimdiden başarmış. Önümüzdeki günlerde bu tür sürprizlerin devam edeceğini tahmin ediyorum.
Sahne dizaynından, davetlilere dağıtılan dökümanlara kadar her detay ince elenip sık dokunarak düşünülmüş. Milletvekilleri, parti yöneticileri ve diğer adaylarla birlikte salona gelen başkan Türel, bu görüntüsüyle, AKP’nin Antalya’daki patronu olduğunu net bir şekilde gösteriyor… Sadece Büyükşehir’in değil, merkez ilçelerin tamamının seçim stratejilerinde Türel’in etkin olacağı bu toplantıdan da ortaya çıkıyor. Bu seçimde bir ekip mantığıyla hareket edilmesinin büyük yarar sağlayacağı AKP cephesinde anlaşılmış…
Makyaj kısmını bu şekilde değerlendirdikten sonra gelelim toplantının özüne… Her şeyden önce hazırlanan projelerin yaşama geçirilmesi halinde Antalya’nın önümüzdeki 5 yıl sonunda tam bir dünya kentine dönüşeceğini rahatlıkla söyleyebilirim…
Zaten Türel’in “Hoş geldin Antalya” sloganı ile yola çıkması da bu hedefi ortaya koyuyor…
Başkan Menderes Türel, geride kalan 5 yılda uygulamaya koyduğu, bazısını tamamladığı, bazısının startını verdiği 17 projeye, yeni dönemde 10 proje daha ekliyor…
Bunların tamamı vizyon projelerden oluşuyor… Bu projeler içinde beni en çok kruvaziyer limanı, nehir marinası, eski çöplüğün golf alanına dönüştürülmesi ve hipodrom etkiledi. 100.Yıl’da inşaatı devam eden 10 binlik spor ve kongre merkezi ile 30 binlik stadı da bu projelere eklersek, Antalya’nın çehresinin önümüzdeki 5 yılda ne kadar değişeceği ortaya çıkar.
Antalya için ‘dünya kenti’ iddiasında bulunabilmek için vizyon projelerin yaşama geçirilmesi şarttır. Türel, bu vizyon projelerini net bir şekilde ortaya koydu. Dilerim aynı koltuğa talip olan diğer adaylar da, Antalya için yapmayı planladıklarını anlatırlar ve seçmenlerin tercihini somut kriterleri göz önünde bulundurarak yapma fırsatı verirler…
-------
Allah Digitürk’ün eline düşürmesin
Digitürk’ten başka ödediğim paranın karşılığında kötü hizmet aldığım, hatta hiç hizmet alamadığım başka bir kurum bulunmuyor. 3 yıldır işyerimde ve evimde televizyon yayınlarını Digitürk aracılığı ile alıyorum. Bu 3 yıl tam bir işkence gibi geçti. Yaşadığım sorunlarda karşımda çözüm getirecek bir muhatap bulamadığım gibi, yapılan yanlışlıklar ve teknik sorunların faturası da sürekli bana çıkarılıyor. Sırf bu işkenceye Antalyaspor’un maçlarını izleyebilmek için katlanıyorum. Bazen bıçak kemiğe dayanıyor, pes ediyorum. Aboneliklerimin iptal edilmesi için Digitürk’e başvuruyorum, ancak bunu da başaramıyorum. Hem hizmet vermiyorlar, hem sorunları çözmüyorlar, hem de aboneliğimi iptal ettirmemem için ellerinden geleni yapıyorlar.
Paranla rezil olmanın bir şekli de sanırım bu olsa gerek…
Allah Digitürk’ün eline düşürmesin… Ben düştüm, kurtulamıyorum…