Siyaset hızlandı. Meclis üye liste krizleri de yavaş yavaş aşılıyor. İstifalar, kırılmalar, yerini siyasi bütünleşmeye bırakıyor.
Her şey güzel de bir de vatandaşı düşünseler, iyi olacak.
Her yer siyaset
Bilboardlara asılan afişlere alıştık.
Otobüslerdeki aday reklamlarına da sözümüz yok.
Ama bir de bizim yaşamımızı hiçe sayma gibi davranışlar var ki, bu yapılmamalı.
Örneğin dün Atatürk Caddesi, Dönerciler Çarşısı’ndan itibaren trafiğe kilitlenmiş vaziyetteydi.
Metre metre ilerleyerek giderken gördük ki bir adayın araçları resmen yolu kesmiş.
Spor salonu önüne vardığımızda aynı siyasetçinin araçlarının bu defa stad girişi bölgesindeki Öğretmen Evi kavşağında yolu kesmiş.
Bütün sürücüler bu adaya inanın köpürdü.
O partiye de o adaya da oy vermeyeceğiz diyen birkaç sürücü gördüm.
Yüksek ses
İkinci bir konu da siyasetçinin fotoğraflarının giydirildiği otobüs ve minibüsler, şehir içinde dolaşırken, müziğin sesini öylesine açıyorlar ki, hastası olan, çocuğu olanlar resmen nefretle bakıyor bu olaya.
Sizce böyle bir durumda hastası olan, çocuğu rahatsız edilen aileler rahatsız edenlere oy verir mi?
Seslerini sonuna kadar açtıkları gibi bir de trafiği aksatıyorlar.
Ne dedikleri, ne çaldıkları da anlaşılmıyor.
Resmen bir görültü kirliliği.
Hiç de hoş bir durum değil.
Belediye Başkan Adayları bu söylediklerimi yabana atmasın.
İnanın insanlar rahatsız oldukları siyasetçiye oy vermeyecektir. Verene de engel olmaya çalışacaktır.
Araçlarınızın sesini kıstırın, müziğin anlaşılması daha rahat olacaktır.
Şimdi bir görültüdür gidiyor.
Eğer bu millete biraz saygınız varsa görültü kirliliğinin önüne geçin.
Trafiğin engellenmesini önleyin.
Şoförlerinizi uyarın.
Vatandaşı rahatsız etmesinler.
Rahatsız olan her vatandaş faturayı saygı göstermeyen araçın ait olduğu siyasi partiye ve siyasetçiye oy vermeyecektir…