Yeter artık

Turgut isminde asker arkadaşım askerden sonra tezkere almamış ve uzman çavuş olarak askeriyede kalmıştı. Daha sonra ise Özel Harekat Polisi olmuştu ve Tunceli’de teröristlerle savaşıyordu.

Eşi ve çocuklarıyla yaşadığı Tunceli’de ki evi akşam yemeğinde taranmış ve eşi öldürülmüştü.

1990’lı yıllardı ve Turgut arkadaşım memleketi Antalya’ya gelmiş ve uzun yıllar sonra kendisini görmüştüm.

O yıllarda doğu ve güneydoğu bölgelerinde yaşananları anlattıkça tüylerim diken diken olmuştu ve demişti ki; “Sizler burada laylaylom yaparak yaşıyorsunuz ama doğu ve güneydoğu da savaş yaşanıyor.”

Önceki gün Dağlıca’da yaşanan hain saldırı haberini duyunca asker arkadaşım Turgut’un anlattıkları geldi.

Kaç şehit olduğu ise ben bu yazıyı yazdığım saatlerde bile belli değildi. Tek bildiğimiz şehit Tabur Komutanı Kurmay Yarbay İlker Çelikcan.

Şehit ve yaralı sayılarında internette farklı sayılar paylaşılıyor. Haber ajansları bile farklı sayılar veriyor.

Aslında terör örgütü PKK’nın sadece Dağlıca da hain saldırısı yaşanmadı. Daha öncede benzer saldırılar yaşandı ve şehitler verildi. Her gün bir yerlerden şehit haberleri geldi.

Dağlıca olayı Türkiye’yi ayağa kaldırdı. Ülkenin geldiği noktayı bir kez daha ortaya koydu.

Turgut arkadaşımın dediği gibi bizler belki Antalya’da, İzmir’de, İstanbul’da, Konya’da vs. bu terör olaylarını yaşamıyoruz ama her şehit haberi ile geldiğinde ciğerlerimiz bir kez daha yanıyor.

Terörle mücadelenin birlik ve beraberlikle olacağını aslında ülkeyi yönetenler ve siyasi liderlerde biliyor. Terör üzerinden siyaset yapılmayacağını ve siyasi rant elde edilemeyeceğini de biliyorlar.

Fakat nedense birlik ve beraberlik fotoğrafı vermiyorlar.

1 Kasım’da milletvekili genel seçimi olacak.  Daha şimdiden seçimin güvenliği sağlanamayacağı için seçimin iptal edileceği söylenerek algı yaratılmak isteniyor. Seçim ertelenirse terör bitecek mi?. Seçim olmazsa, çoğunluğu bürokrat olan ve hiçbir siyasi sorumluluğu bulunmayan bakanlar mı terörle mücadele edecek ve bitirecek?

Ülkenin geldiği noktada, demokrasi, düşünce özgürlüğü, yargı bağımsızlığı diye bir şey kalmadığı sürekli vurgulanıyor.

Türkiye Cumhuriyeti devleti öyle kolay kazanılmadı.

Bu ülke Kurtuluş Savaşı yaşadı.

Kurtuluş savaşı yalnızca bir kesime ait insanlar tarafından yapılmadı. Alevisi, sunnisi, sağcısı, solcusu, türkü, kürdü, lazı ve çerkezi ile hep birlikte aynı cephede savaşılarak kazanıldı.

Ülkenin dört bir yanında insanlar sokaklara çıkıyor ve “Yeter artık” diyerek terörün son bulmasını istiyor.

Diğer taraftan da bir gece yarısı Türkiye’nin en büyük gazetesine 200 kişi saldırıyor ya da AKP Antalya İl binası için bomba ihbarları yapılıyor.

Yeter artık. Sözün bittiği yerdeyiz. Yürekler yanıyor.

Gün artık çıkar hesaplarının yapılacağı gün değil.

Her kim olursa olsun, hangi siyasi parti olursa olsun sağduyu olunmalı ve  şehit anaların gözyaşlarının dinmesi için elini taşın altına almalı.

Yayın Tarihi
07.09.2015
Bu makale 431 kişi tarafından okunmuştur.
Bu Haber İçin Yorum Yapın
NOT: E-Mail adresiniz web sitemiz üzerinde yayınlanmayacaktır.
CAPTCHA Image
Bu makaleye ilk yorumu yazan siz olun.

Yazara Ait Diğer Makaleler

Çerez Kullanımı

Kullandığımız çerezler hakkında bilgi almak ve haklarınızı öğrenmek için Çerez Politikamıza bakabilirsiniz.

Daha Fazla

Arama Yap!