ATSO'DAN BİREYSEL EMEKLİLİKTE OTOMATİK KATILIM

Antalya Ticaret ve Sanayi Odası (ATSO) 40. Grup (Sigortacılık) Meslek Komitesi’nin öncülüğünde, sigortacılık sektörünü ve ATSO üyelerini bilgilendirmek amacıyla Türkiye Sigorta Birliği ile işbirliği düzenlenen “Bireysel Emeklilikte Otomatik Katılım” konulu bilgilendirme toplantısı ATSO Meclis Salonu’nda gerçekleşti. 

  Toplantının açılışında ATSO Meclis Başkanı Süleyman Özer, Bireysel Emeklilik Sistemine otomatik katılım sürecinin 1 Ocak 2017 tarihi itibariyle başladığını belirterek, “Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek tarafından bu düzenleme ile tasarruf oranlarını artırarak Türkiye'nin kalıcı zenginliği yakalamasının, yatırımların artırılmasının, cari açığı azaltılmasının hedeflendiği ifade edildi. Uzmanlar, sistemin hayata geçmesiyle 13 milyon kişinin BES’e katılmasını ve 10 yıllık dönemde 90 milyar TL'lik tasarruf oluşturulmasını bekliyorlar” dedi.

  Türkiye’de tasarruf oranı düşük

 Türkiye’de tüketimdeki artışa karşın tasarruf oranın düştüğüne dikkat çeken Özer, “Bir ülkede yeterli tasarruf olmayınca, yatırım da olmuyor. Yatırımın olmadığı yerde ekonomi de üretilen katma değer de büyümüyor, ülke zenginleşemiyor. Uluslararası kuruluşların (IMF), ülkelerin tasarruf oranı tahminlerine baktığımızda genel kanının Türkiye’de tasarrufun milli gelire oranının düşeceği yönünde olduğunu görüyoruz. Yüzde 52 ile Katar, yüzde 47 ile Singapur, yüzde 44 ile Çin’in başını çektiği tasarruf liginde TUİK’in yaptığı son revizyon çalışması öncesi Türkiye’nin tasarruf oranının yüzde 15 in altına düşeceği öngörülüyordu. Bu noktada tasarruf oranını artıracak, katılımcıların devlet desteği ise motive edildiği BES düzenlemesinin ülkemiz için son derece önemli bir adım olduğunu düşünüyorum” diye konuştu.

  BES sistemi avantajlı

 BES sisteminin bireysel olarak da önemli avantajlar sunduğunu ifade eden Özer şunları kaydetti;

  “Sigorta; en basit tabirle, risklerin gerçekleşmesi sonucu doğabilecek zararları gidermek için kullanılan mali araç olarak tanımlanıyor. Kazanımlarımızı, hayat standartlarımızı korumak, güvence altına almak için sigorta sistemine ihtiyaç duyuyoruz. Bakınız, eskiden emekli olanlar, emekli ikramiyesi ile bir konut sahibi olabiliyor, emekli maaşı ile de alışageldikleri standartlarda yaşamlarını sürdürebiliyordu. Zamanla yaşam şartları ağırlaşınca, emekli ikramiyesi ile konut sahibi olmak zorlaştı. Hatta emekli maaşı ile geçim sorunu yaşandığını hepimiz görüyoruz. İnsanlar artık emekli olunca yaşayacakları hayata dair endişe içerisindeler”