GYDS

Üniversiteye girmenin ilk şartı aşağıdaki soruya doğru cevap verebilmekte...

“ÖSYM’nin açıkladığı sınav takvimine göre; Dün yapılan YGS’den sonra, Haziran ayında dört tane de LYS yapılacak. Bilindiği gibi 1974 yılında kurulan ÜSYM, tek ortak sınav yapıyordu. Sonra ÖSS ve ÖYS şeklinde çift aşamalı sınava geçilmişti. ÜSYM’nin 1999’da yerini ÖSS’ye bırakmasıyla sınav, tekrar tek aşamalı olarak yapılmaya başlanmıştı. YÖK, 2010 tarihinde ÖSS’nin eksikleri olduğu gerekçesiyle tek aşamalı ÖSS yerine YGS ve LGS adlı iki aşamalı sınav sistemini getirmişti. MEB’in, YÖK, ÖSYM ve TÜBİTAK’la eşgüdümlü bir çalışma yürüttüğü, 2016-2017 yılındaki sınav için TOEFL veya TEOG benzeri bir sistem düşünüldüğü, YGS ve LYS’nin tamamen tarihe karışacağı açıklandı.”

Yukarıdaki paragrafa göre, ülkemizde üniversite sınavları hangi isim ve hangi sistemle yapılmaktadır?

Doğru cevap: GYDS (Göç Yolda Düzelir Sistemi).

***

Bizim kadar üniversite sistemiyle oynayan ülke var mıdır bilmiyorum?

YÖK, bir süre önce de tıp, hukuk, mühendislik ve mimarlık programları için başarı sıralaması tabanı getirmişti. Önümüzdeki yıl, eğitim, eczacılık ve diş hekimliği fakültelerine de başarı sıralaması getirilmesi düşünülüyormuş.

Başarı tabanına göre, bir öğrenci tıp fakültesinde okuyabilmek için üniversite sınavında ilk 40 bin, hukuk için 150 bin, mühendislik için (ziraat, su ürünleri ve orman fakülteleri hariç) 240 bin, mimarlık için de 200 bin barajına girmek zorunda.

Sınava 2 milyon kişi girdiğine göre; İlk yüzde 2’ye girenler doktor, ilk yüzde 7,5’a girenler avukat, ilk yüzde 12’ye girenler mühendis, ilk yüzde 10’a girenler ise mimar olabilecekler!

Yetkililer, bu sınırlamayı üniversitelerdeki eğitimin ve mezunların kalitesini arttırmak için getirdiklerini söylüyorlar.

***

Sadece üniversiteye girişte başarı sınırlaması getirerek eğitimde kalitenin arttırılması mümkün mü?

Getirilen bu sınırlamadan sonra, her yıl üniversite sınavında sonlarda yer alan Mardin, Hakkâri, Şanlıurfa, Diyarbakır, Şırnak, Van, Muş, Ağrı, Bingöl, Kars, Iğdır, Adıyaman, Siirt, Batman, Bitlis gibi illerimizdeki liselerden mezun gençlerimizin doktor, avukat, mühendis ya da mimar olmaları artık çok zor!

Bu sistem, kim bilir kabiliyetli, zeki ve çalışkan kaç doğulu gencimizin umut ışıklarını söndürecek?

Doğuda ve batıda yaşayan insanlarımız arasındaki eşitsizlik uçurumu, gitgide artarak devam edecek!

***

Diğer taraftan, üniversite öncesi eğitimin kalitesi tüm yurtta genel olarak düşüş gösteriyor. Öğrencilerin üniversite sınavlarındaki net cevap ortalamaları gitgide azalıyor...

Türkçede 2010 yılında ortalama 21,5 olan net cevap sayısı, 2015’te 15,8’e...

Sosyal Bilimlerde 2010 yılında 12,4 olan net cevap sayısı, 2015’te 10,7’ye...

Fen Bilimlerinde 2010’da 4,6 olan net cevap sayısı 2015’te 3,9’a...

Matematik dersinde ise 2010’da 11,4 olan net cevap sayısı 2015’te 5,2’ye düşmüş. Yani 5 yılda matematik netleri yüzde yüzden fazla azalmış.

***

A.K.P. eğitim sistemimizi 11 yılda 13 defa değiştirdi. Hala değişiklik yapmayı düşünüyor...

Yukarıdaki rakamlar, yaptıkları her değişimin eğitimin kalitesini düşürdüğünü gösteriyor!

Bu kadar sistemle oynamaya ne isim verilirse verilsin, istenirse GYDS denilsin, bizim göç yol ilerledikçe bozuluyor...

Eğitime “dini bakış açısı” değişmedikçe, hangi baraj konulursa konulsun...

Türkiye’yi 2020’li yıllarda, daha az fen bilen doktorlar, daha az Türkçe bilen avukatlar ve daha az matematik bilen mühendisler bekliyor!

Yayın Tarihi
13.03.2016
Bu makale 1313 kişi tarafından okunmuştur.
Bu Haber İçin Yorum Yapın
NOT: E-Mail adresiniz web sitemiz üzerinde yayınlanmayacaktır.
CAPTCHA Image
Bu makaleye ilk yorumu yazan siz olun.

Yazara Ait Diğer Makaleler

Çerez Kullanımı

Kullandığımız çerezler hakkında bilgi almak ve haklarınızı öğrenmek için Çerez Politikamıza bakabilirsiniz.

Daha Fazla

Arama Yap!