Lara Kent Parkı hassasiyeti

Değerlerimize sahip çıkabiliyor muyuz?

Bu soruya yanıt verirken öncelikli olarak kent yöneticilerine, kentin dinamiklerine, kentin sivil toplum örgütlerine, kentin meslek örgütlerine ve diğer örgütler ile kamuoyuna bakmak lazım.

Antalya’nın bazı değerleri var. Bu değerlerin korunması adına yukarıda saydığım kurumlar bugüne kadar hassasiyet göstermiştir.

Değerlerin korunması adına yeri gelmiş eylemler yapılmış, yeri gelmiş davalar açılmış.

Korunamamış değerlerimizde var elbette.

Bunların başında da 5 milyon yılda oluştuğu söylenen ve Antalya’nın gerdanlı olan Falezler.

Antalya 1980’li yıllarda turizm ile tanıştıktan sonra Falez kıyı bandında turizm teşvikleriyle yapılan beton yığınları turistik tesis ruhsatı ile inşaata başlanmış, o dönemlerde imar plan değişiklikleri merkezi yönetimin yetkisinde de olduğu için kat ilavesi almış, sonradan tekrar konut alanına dönüştürülerek falez ekosistemi yerle bir olmuş. Yerle bir olmayan yerler ise 1. Derecede Doğal SİT Alanı yapılarak korunmaya çalışılıyor.

Antalya’nın değerlerinden biri de kumul ekosistemi, florası, faunası, endemik türleri ve alana özgü bozuk formlu kızılçamları ve çeşitli kuş türlerini de içerisinde barındıran 3 milyon 632 bin 784 m2 yüzölçümlü 1. Derecede Doğal SİT Alanı olan Lara Kent Parkı.

Lara Kent Parkı konusu, siyaset üstü bir konuma gelmiş ve ben dahil yüzlerce hassasiyet gösteren siyasiler, meslek örgütleri, sivil toplum örgütleri ve kent dinamikleri “Lara bizimdir bizim kalacaktır” sloganı ile Ankara’ya yürümüş, Kültür ve Turizm Bakanlığı önünde de eylemini gerçekleştirmiştir.

Böyle değerli ve kentinde oksijeni olan Lara Kent Parkı’nın da turizm adı altında beton yığını olmaması adına ne yapılması gerekiyorsa Antalya hassasiyet göstermiştir.

Son olarak Danıştay 13.Dairesi’nin Esas No: 2011/4577 ve Karar No:2014/2609 sayılı kararı ile SİT Alanı olan bu orman alanının imar plan değişikliği olmadan birilerine verilemeyeceği kararı çıkmıştır.

Ancak, Lara Kent Parkı yıllarca olduğu gibi yine birilerinin gündeminde olmuş olacak ki, bu kez de öncelikli olarak SİT derecesinin değiştirilerek turizm tesisi alanına dönüştürme çabasına girildi.

Antalya Meslek Odaları Eşgüdüm Kurulu, düzenlediği basın toplantısıyla Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türel’i seslenerek, Lara Kent Parkı’nın acilen belediyeye tahsis alınmasını ve meslek odaları ile birlikte proje yarışması yapılarak kente kazandırılmasını istemiştir.

Meslek Odalarının bu sesine Başkan Türel kulak vermiş ve SİT derecesini değiştirip, re’sen planlama yapma yetkisine sahip Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü Antalya Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Komisyonu’na (ATVKBK) olumsuz görüş vererek, Lara Kent Parkı’nın belediye tahsis alınacağını bildirmiştir.

Tüm bu bilgileri yazmamın sebebi, ATVKBK geçtiğimiz hafta içinde yaptığı toplantıda, Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın talebini ret etti. Gerekçe ise Bakanlığın bu alanı özel bir şirkete ihale yolu ile vermek istemesi.

Dolayısı ile Büyükşehir Belediyesi, Lara Kent Parkı’nı talep ettiği zaman ATVKBK’da 1. Derecede Doğal SİT Alanı içerisindeki Etkileme Geçiş Alanı olan 2. Derecede Doğal SİT Alanı (yaklaşık 72 dönüm) şehircilik ilkeleri, planlama esasları ve kamu yararı doğrultusunda olumlu yaklaşım gösterebilir.

Yazımın başında belirttiğim kurumların ve kent dinamiklerinin Lara Kent Parkı ile ilgili gösterdiği hassasiyeti Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türel’in de zaman kaybetmeden göstereceğine inanıyorum.

Çünkü Başkan Türel ile bire bir yaptığım görüşmelerin tamamında Lara Kent Parkı hakkında olumlu yanıtlar aldım.

Yapılması gereken, belediye olarak Kültür ve Turizm Bakanlığı’na tahsis talebinde bulunulması…