Vay men ölem!

İçinde candan olan söylemler vardır. O söylemler öyle şak diye ortaya çıkmamıştır. Yaşanmışlıkların bir damla gibi birikip kültürle bütünleşmesi; aklın ve yüreğin içinde yer alan hoş sedalarıdır.

Öfkelenince bedduaya sarılsa da Anadolu insanı, kelepçesiz, zindansız gönlünün bir köşesinde merhamet ve acımak vardır. Sövse de, ilense de iç sesinin kurgusunda “Allah etmesin!”Dileği vardır.

Sosyal hayatın içinde fotoğraf makinesine dönüşenlerdenim. Gözlemlerim de zaptı rapt, yani kayıt altına almak saniyeler içindedir.

Geçen gün bir dinlenme mekânında sağa sola koşan yaramaz mı yaramaz ve ele avuca sığmaz küçük kız, annesinin elinden kurtulup, merdivenlere yönelip sonra takılıp düşünce, orada oturanlardan yaşlı bir kadın ağır kütlesine rağmen yerinden bir ok gibi fırlayıp:

“Vay men ölem!” Diyerek küçük kızı bir alıcı kuş gibi omuzlarından çekip aldı. Boncuk bocuk gözyaşları yanaklarında inci olup dizilen küçük kızın anne ve babası da yetişip yaşlı kadına teşekkür etti.

“Hele ellemeyin! Bir ağlasın da içinde düğüm olup kalmasın hıçkırığı.”Dedi anne ve babaya.

Yaşlı kadın şefkatle minik kızın kirlenen dizlerini masadakilerin uzattığı kâğıt mendille sildi,gözyaşlarını da cebinden çıkardığı tertemiz ve etrafı oya ile işlenmiş mendiliyle kuruladı.

“Menim bala nereye yetişacaktın. Bu ne telaş?” Diye küçük kıza gülümsedi.

Küçük kızın hıçkırıkları kesildi, dikkatlice yaşlı kadının dikti gözlerini.

“Adın ne?” Diye sordu küçük kıza.

Küçük kız omzunu bana ne dercesine silkti.

“Men biliyem adını… Bağ demesen men diyecağam.” Dedi.

Mırıldandı küçük kız:

“Su.” Diye yanıt verdi.

Yaşlı kadın masadakilerden su istedi. Uzatılan bardağı küçük kızın eline tutuşturdu. Kız yine omzunu oynattı.

“E balam su dedin ya.” Dedi yaşlı kadın.

Mırıldandı küçük kız:

“Adım su.” Dedi.

Yaşlı kadın küçük bir kahkaha attı sonra küçük kızı bağrına basıp:

“Vay balam men ölem zahar anlamamışam.”Diye saçlarını okşadı.

Kısa bir süre sonra Anne ve babasına işaret etti gelin alın anlamında. Genç anne ve baba teşekkür ederek kızlarını yaşlı kadının kucağından alıp masalarına döndüler.

Kim bilir kaç yaşındaydı yaşlı kadın. Ortalama yetmiş olabilirdi. Ya küçük kız? O da üç dört yaşında olabilirdi.

Zamanım dolsa da hemen ayrılmadım mekândan. Uzaktan küçük kızla yaşlı kadını izledim. Küçük kız bakışlarını yaşlı kadının üzerinde sabitlemişti. Yaşlı kadın eliyle işaretler yapıyor, küçük kız da ona sıcak gülümsemeler gönderiyordu.

“Vay men ölem!” Diye başlayan içten sesleniş, iki can arasında ölümsüz bir bağ oluşturmuştu. Küçük kız ileride bu anı hatırlar mı bilmem ama ben o duygusal anları hiç unutmayacağım.

Yayın Tarihi
21.04.2017
Bu makale 1112 kişi tarafından okunmuştur.
Bu Haber İçin Yorum Yapın
NOT: E-Mail adresiniz web sitemiz üzerinde yayınlanmayacaktır.
CAPTCHA Image
Bu makaleye ilk yorumu yazan siz olun.

Yazara Ait Diğer Makaleler

ÇOK OKUNAN

Çerez Kullanımı

Kullandığımız çerezler hakkında bilgi almak ve haklarınızı öğrenmek için Çerez Politikamıza bakabilirsiniz.

Daha Fazla

Arama Yap!