Önemli olan büyüklüğü değil!

Fesatlık yapmayın!

Ekonomiden bahsediyorum.

***

Hani ekonomik büyümede yılın son çeyreğinde yüzde 11,1 büyüyerek dünya rekoru kırdığımız açıklandı ya…

Hani iktidar bu büyüme rakamını kullanarak böbürlenip duruyor ya…

Hani büyümede Çin’i bile geçmişiz ya…

İşte ondan bahsediyorum.

***

Ekonomiden anlamam.

Çarşıya, pazara bakarım…

Sokaklar devren kiralık veya satılık boş dükkânlarla, kapanmış iş yerleriyle dolu.

Çarşıda, pazarda yiyecek almak isteyen insanlara her mikrofon uzatılışında bin ah işitiyoruz…

İşsizlik çığ gibi büyüdü…

Geçen gün televizyon haberlerinde vardı; Tarım sektörü 2,8 büyüdü diyorlar ama tarımla ve hayvancılıkla uğraşanlar kazançları masraflarını karşılamadığı için hayvanlarını ve çiftliklerini satışa çıkarıyorlarmış…

Bundan 20 yıl önce tarımda kendi kendine yeten nadir ülkelerden birisi olan ülkemiz, bugün her türlü tarım ürününü dışarıdan alır hale geldi…

İnşaat sektöründe, on binlerce ev satılık veya kiralık, müşteri bekliyor. Birkaç yıl önce konut değerlenmesinde dünya birincisi olan ülkemiz, şimdi altıncı sıraya gerilemiş…

Turizm sektörü ancak fiyatları ve kaliteyi aşağıya çekerek ayakta kalmaya çalışıyor…

Otomotiv sektörü, ancak kampanyalar yaparak, ÖTV’sini falan üstlenerek araba satmaya çalışıyor…

Sabit gelirlinin, asgari ücretlinin durumu zaten ortada!

***

Bir şeyin büyük ya da küçük olması sanıldığı kadar önemli değil.

Örneğin zekânın beynin büyüklüğüyle ilgisi olmadığı biliniyor…

Dahi Einstein'in beyni sadece 1.21 kg ağırlığındaymış. Bu, ortalama ağırlığın epey altında…

İnsan beyni, evrimleştikçe küçülüyor ancak zekâmız artıyormuş…

Bu da demek oluyor ki, birisine “fındık beyinli” dediğinizde, ona hakaret değil, iltifat etmiş oluyorsunuz!

Fındık beyinli bir farenin kendisinden yüzlerce kat büyük beyinli birçok hayvandan kurnaz olması, da zekâsı sayesinde değil mi?

***

Devletlerde de böyle değil mi?

Ortadoğu’daki minicik İsrail, tüm bir İslam dünyasına kafa tutabiliyor…

Dünya ülkelerinin nüfuslarına baktığımız zaman, en kalabalık nüfusa sahip olan ülkelerin hepsi, en gelişmiş ülkeler arasına giremiyor...

Bu büyüklük ve küçüklük konusunda başka örnekler de var ama yazının konusunu sulandırmayalım!

Ekonominin rekor kıran rakamsal büyüklüğü de önemli değil…

O büyüklüğün halkın cebine, çarşıya, pazara nasıl yansıdığı önemli.

***

Bir uzman ekonomist, iktidarın böbürlendiği büyümeyi şöyle tanımladı…

“İrileşiyoruz belki ama vücut kas değil yağ yapıyor!”

Bu da “şişmanlık” demek!

Şişmanlığın ve vücuttaki yağın zararları; Motivasyon eksikliği; Ağrılar; Hareket azlığı; Sürekli yorgunluk; Erken yaşlanma ve ölüme kadar uzanır…

***

Ne zaman rakamlardan bahsedilse, üniversitedeki asistanlığımın ilk yıllarında, bilimsel bir kongrede iki akademisyenin şu tartışmasını hatırlarım…

Birisi, sunduğu vakanın sonuçlarını biraz abartılmış rakamlarla verdiğinde, diğeri şöyle söylemişti;

“Rakamlar yalan söylemezler ancak yalan söyleyenler hep rakamlardan yararlanırlar.”

***

Bu rakamlarla ekonomimiz yakında şişmanlığı da aşar, obeziteye kadar gider!

Keşke ekonomimiz o kadar büyüyeceğine, beynimiz küçülse!

Yayın Tarihi
13.12.2017
Bu makale 2663 kişi tarafından okunmuştur.
Bu Haber İçin Yorum Yapın
NOT: E-Mail adresiniz web sitemiz üzerinde yayınlanmayacaktır.
CAPTCHA Image
Bu makaleye ilk yorumu yazan siz olun.

Yazara Ait Diğer Makaleler

Çerez Kullanımı

Kullandığımız çerezler hakkında bilgi almak ve haklarınızı öğrenmek için Çerez Politikamıza bakabilirsiniz.

Daha Fazla

Arama Yap!